Girişimciliğin ruhunu üniversitesine taşıyan Dekan

7 / 9

---

SWISSOTEL’DE BİZİM BİR EĞİTİM SÜİTİMİZ VAR

-Eğitim programlarınızdan bahseder misiniz?

Meltem Denizel:  Bir işletmede olmazsa olmazlar var. Birincisi istatistik. İkincisi temel muhasebe. Üçüncüsü de ekonomi. Bu üç alanın bir araya getirilmiş modülü var. Bunları bir araya getiriyoruz. Öğrenciler online olarak bağlanıp bu dersi alabiliyorlar. Hardvard ile işbirliği çerçevesinde yapılıyor. Tek başına online ders almak olarak değil. Bir grup var. Tartışarak ders alınıyor. Bu farklı bir format. Bu Exiguti MBA programı. Yöneticiler için eğitim programlarımız var. Bunu da en az 5 yıl iş deneyimi olanlara, yönetici seviyesine yükselmiş ya da yükselmek üzere olanlara veriyoruz. Bizim katılımcılarımızın ortalama 10 yıllık iş deneyimleri var. Bunlar da kendi deneyimlerini sınıfa getiriyorlar. Biri pazarlamayı biliyor bu konu konuşulurken daha aktif oluyor. Diğeri de operasyonu biliyor o konularda daha aktif oluyor. Dışardan konuklarımız da geliyor. Profesyoneller geliyor. Bu programda uluslararası bir gezimiz var. Daha önce ABD ve Almanya’ya gittik. Çeşitli şirketlere ve okullara gidildi. Bu programı şehir merkezinde yapıyoruz. Swissotel’de bizim bir eğitim süitimiz var orada yapıyoruz.

Dördüncü programımız ise Finans Mühendisliği Masterı. Bu programı kuran hocamız Emrah Şener, Finans Mühendisliği Merkezini hayata geçirerek bu işe başladı. Türkiye’deki en saygın finans kurumlarıyla yakın ilişkiler içerisinde yürüyor. Çok uygulamalı projeler yapıyorlar.

-Herkes girişimcilikten bahsediyor. Teknolojik işler üretim anlamındaki girişimi öldürmüyor mu?

Meltem Denizel:  Üretim derken hem hizmet hem mal üretimi olarak düşünün. İstihdamın yüzde 70’i üretimden geliyor. Ekonominin lokomotifi imalat sanayi. Onun içindeki yenilikçilik çok önemli.  Tasarım önemli, mobil uygulamalar önemli. Türkiye araba yapsın deniliyor ya, yapsın ama farklı bir şey yapsın. Hibriti yapsın, ya da alternatif enerji ile çalışan bir araba yapsın. Yenilikçi ürün stratejileri çok önemli ve hepsini birlikte düşünelim. Üretimden çıkmak mümkün değil. Endüstri mühendisliğinin içinde üretim yani mal üretimiyle ilgilenen biri olarak şunu söyleyebilirim; Uzakdoğu’ya kayan üretim trendi de tersine dönmeye başladı. Oralarda da iş gücü de pahalanmaya başladı. Ya ucuzunu bulacaklar ya da memleketlerinde üretim yaptıracakları hale geldi.