Şekerbank ( http://www.sekerbank.com.tr ) Tarafından Hazırlanan Analiz Bülteni:
"TCMB Para Politikası Kurulu para politikası parametrelerini genel olarak korudu ve haftalık repo faizini %10,0'da, gecelik borç verme faizini %12,0'da bıraktı fakat gerek Geç Likidite Penceresi borç verme faiz oranını "teknik bir indirimle" 1,5 puan düşürerek %13,50'ye çekti, gerekse küresel sermaye seyrindeki ve risk primindeki iyileşmeye değinip, enflasyonun yüksek seyrine değinmeyerek söylemini yumuşattı. Dolayısıyla, bugünkü kararın, önümüzdeki dönemde imkan görüldüğünde para politikasının gevşetileceği yönündeki açıklamaları pekiştirdiğini düşünüyoruz. Bu kararın, kısa vadede, tahvil faizlerindeki etkisinin oldukça sınırlı kalması, kurlarda ise hafif aşağı yönlü etkide bulunması mümkün.
İlgili açıklamada, "teknik bir indirim" olarak nitelenen karar, ihmal edilebilir haller dışında piyasada etkili olmayan bir oran
yani, sadece, önümüzdeki dönemde para politikasının gevşetilmesinin mümkün olduğu yönünde sınırlı bir sinyal değeri taşıyor ve bu yöndeki ifadeleri biraz güçlendiriyor. Buna karşılık, gecelik borç verme faizi olan %12,0'ın değiştirilmemesi, kurların günlük seyrine karşı TCMB'nin elini hala güçlü tutması anlamına geliyor.
Bugün, gecelik faiz oranı düşürülerek para politikasının gevşetilmesi yönünde daha net bir mesaj verilmesini mümkün gördüğümüzü fakat enflasyonun endişe kaynağı olduğunu vurgulamıştık. Bu açıdan, bugünkü kararın özellikle enflasyon ve buna bağlı olarak kredibilite açısından olumlu olduğu görüşüne katılıyoruz.
22 Mayıs'taki toplantıda para politikasının bir miktar gevşetilmesini mümkün görüyoruz %10,0 olan politika faizi sabit tutulurken, piyasanın seyrine bağlı olarak, %12,0 olan gecelik borç verme faizinin düşürülmesini mümkün görüyoruz. Keza, zorunlu
karşılıklarla ilgili olarak da gevşetici bir karar alınması mümkün.
TCMB'den gelen bu yöndeki sinyaller sürüyor: Başkan Başçı'nın 7 Nisan'daki sunumu yanında bugünkü karardaki üstte değinilen unsurlar, önümüzdeki aylarda imkan görülürse faiz indirimi yapılacağına işaret ediyor. Küresel fon akımlarının gelişen piyasalar aleyhinde olmamasının kurların yükselmesi baskısını epey hafifletmiş olması ve Türkiye'de enflasyon beklentilerindeki bozulmanın durmuş olması ve siyasetin gündemdeki ağırlığının azalmış olması da buna imkan tanıyor ki bugünkü metinde de bunlara işaret ediliyor.
Bu açıdan kredilerin seyriyle ilgili olarak şu özet yapılabilir: Öncelikle, kredilerin hızının istenen %15 seviyesine yaklaşması,
ekonomi politikalarını hedefi. İkincisi, kredilerin kompozisyonunun tüketici kredileri aleyhinde olması da böyle. Üçüncüsü, bu iki olumlu gelişmeye karşın, tüketici kredilerinin aşırı yavaşlamasının önümüzdeki dönemdeki büyümeyi ciddi düzeyde olumsuz etkilemesi olasılığı var fakat buna karşı atılacak adımların ne kadarının para politikası desteğine ne kadarının bankacılığa özgü düzenlemelere işaret ettiği net değil dolayısıyla, toplamda kredi koşullarıyla ilgili gevşetme beklemek daha uygun görünüyor. Dördüncüsü, kredilerin ve büyümenin seyri ile cari açık ilişkisine daha yakında bakmakta yarar olabilir zira 2013'te büyümenin hızlanması ve cari açığın artmasına karşın, ekonomik aktiviteyle ilişkisi zayıf olan altın ticareti dışarıda bırakıldığında cari açığın oldukça sınırlı da olsa azalması söz konusu.
Ancak, halihazırdaki yüksek enflasyon ve beklentilerin %5 hedefinden uzak olması, politika faizi indirimi gibi net bir gevşemeyi olukça güçleştiriyor. Yani, böylesi bir adımın, ancak dezenflasyonun gözlenmeye başlamasının ardından gelebileceğini düşünüyoruz.
Nisanda tüketici enflasyonunun %0,9 olmasını, böylece, mart itibarıyla %8,4 olan yıllık enflasyonun %8,9'a yükselmesini
bekliyoruz. Yılın kalanında ise mayıs itibarıyla %9,5 zirvesinin görülmesini, bunun ardından gelecek sınırlı dezenflasyonla yıl sonunda %8,1 olmasını beklentimizi koruyoruz. Mart itibarıyla %9,3 olan yıllık çekirdek enflasyonun (TÜFE-I) da yılın son aylarında hafif gerilemesini bekliyoruz.
Para Politikası Kurulu kararının ekonomik değerlendirmesi şöyle özetlenebilir:
Enflasyonun yüksek seyrinin veya yükseleceğinin vurgulanması yerine, görünümde iyileşme sağlanana kadar sıkı para politikasının sürdürüleceği ifade edildi.
Kredilerdeki yavaşlamanın sebeplerinden biri olarak son aylarda vurgulanan sermaye akımlarının zayıflığına değinilmezken, sıkı para politikası ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun sıkı duruşu yinelendi.
İç talebin ivme kaybına karşılık net ihracatın toparlanmasının büyümeyi desteklediği ve cari açıkta "belirgin bir iyileşme gözleneceği" tahmini yinelendi.
Ek olarak, TCMB'nin faiz oranları:
Bir hafta vadeli repo faiz oranı (politika faizi): %10,00
Marjinal Fonlama Oranı: %12,00
Piyasa Yapıcı bankalara gecelik fonlama faiz oranı: %11,50
TCMB gecelik borçlanma faiz oranı: %8,00
Geç Likidite borç verme faiz oranı: %13,50."
merkez bankasının faiz indirme kararı siyasi iradenin almış olduğu bir kararın devamı.
Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|
Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
Finansgundem.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansgundem.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansgundem.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.