BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaLeasing-FaktoringFAKTORİNGDE HEDEF YÜZDE 15 BÜYÜME----

FAKTORİNGDE HEDEF YÜZDE 15 BÜYÜME

FAKTORİNGDE HEDEF YÜZDE 15 BÜYÜME
24 Nisan 2009 - 10:38 www.finansgundem.com

Faktoring sektörü, 2008’de olduğu gibi bu yıl da planlarını yüzde 15 ciro artışı üzerine kuruyor. Kriz dönemlerinde büyümesini sürdürebilen nadir sektörlerden olan faktoringin bu yıl yasasına kavuşması ve BDDK’ya bağlanması bekleniyor...

HER yıl ortalama yüzde 30’nin üzerinde büyüyen faktoring sektörü geçen yıl biraz frene bastı ve toplam cirosunu TL bazında yüzde 15 artırdı. Yani sektör kriz döneminde de büyümesini sürdürdü. Evet, Faktoring Derneği’ne üye şirketlerin 2008 yılında elde ettiği toplam ciro 25 milyar 11 milyon dolara ulaştı. Bu cironun 21.2 milyar doları yurtiçi faktoring işlemlerinden, 3.5 milyar doları ise ihracat faktoringinden elde edildi. İthalat faktoringinin cirosu ise 248 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2007 yılına göre yurtiçi faktoring işlemlerinde yüzde 15, ihracat faktoringinde ise yüzde 14.4 büyüme sağlandı. BDDK (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu) verileriyle, Faktoring Derneği’ne üye olmayan şirketlerin ciroları da eklendiğinde sektörün toplam cirosu ise 27 milyar 223 milyon dolar oldu. Bu cironun 23 milyar 770 milyon dolarını yurtiçi, 3 milyar 454 milyon dolarını ise yurtdışı faktoring işlemlerinin oluşturduğu görülüyor. Bu rakamlara göre, Faktoring Derneği üyesi şirketlerin gerçekleştirdiği işlemler, sektörün toplam cirosunun yüzde 86.23’ünü oluşturuyor. Aslında 2008’in ilk 3 çeyreğinde de faktoring sektörü hızlı büyüme trendini korumuştu. Eylül ayından itibaren krizin etkileri Türkiye’de de hissedilmeye başlayınca faktoring işlemleri yavaşladı ve yıllık bazda büyüme yüzde 15’le sınırlı kaldı. Bankacılıktan sonra en yaygın finansman modeli olarak bilinen faktoring, 2008 yılında reel sektörün 19 milyar doları yurtiçi işlemlerinden olmak üzere toplam 21 milyar dolarını fonladı. Böylece geçen yıl borçları kayıt altına tutulan şirketlerin sayısı ise 100 bine ulaştı. 2008 sonu itibariyle, dolaylı vergiler hariç olmak üzere sektör toplam 52 milyon TL kurumlar vergisi ödedi. SEKTÖRE YABANCI İLGİSİ ARTABİLİR Peki geçen yıl TL bazında yüzde 15 büyüyen sektörün bu yılki beklentileri nasıl? Faktoring Derneği Başkanı Zafer Ataman, 2009’da küresel ekonomik krizin etkilerini de göz önünde bulundurarak yüzde 10-15 civarında bir büyüme öngördüklerini söylüyor. Ardından da bu öngörünün gerekçesini ve diğer beklentileri şöyle özetliyor: “Tüm sektörlerde 2009’un ikinci yarısından itibaren toparlanma beklentisi hakim. Bu beklentiler doğal olarak faktoring sektörüne de yansıyor. Özellikle Eylül 2009’dan sonra işlem hacmi açısından daha olumlu bir tabloyla karşılaşabiliriz. Sektörün çok büyük bir potansiyeli var. Bu nedenle 2009 yılında yabancı yatırımcının faktoring sektörüne de ilgi göstermesini bekliyoruz. Bu yıl içinde faktoring sektöründe yabancı şirket evlilikleri görebiliriz.” 2009 yılının tamamına yönelik büyüme beklentisi sürse de ilk çeyrek verileri pek iç açıcı değil. Gerçi henüz resmi rakamlar açıklanmadı. Ancak bu yılın ilk üç aylık sonuçlarıyla 2008’in aynı dönemi karşılaştırıldığında faktoring işlem hacminde TL bazında yüzde 15 düşüş olduğu gözleniyor. Aynı dönemde dolar/TL paritesindeki değişiklik sebebiyle de yüzde 25 kur farkı düşüşü dikkat çekiyor. KRİZİN ETKİSİ SÜRÜYOR 2008 yılı eylül ayından itibaren küresel krizin etkilerini faktoring sektörü de hissediyor. Kaynak sıkıntısına bağlı olarak vadelerde 60 günlerden 90 hatta 120 günlere kadar uzamalar görüldü. Vadesi gelen ödemelerde de ötelemeler yapıldığı söyleniyor. Faktoring sektörünün kaynaklarını büyük ölçüde bankacılık sisteminden aldığını hatırlatan Zafer Ataman, değerlendirmelerini şöyle sürdürüyor: “Bankalara bağlı olarak yılın son aylarında faktoring sektöründe de faizlerde bir miktar artış gözlendi. 2008 yılını 36 milyar ciroyla kapatmayı öngörüyorduk. Bu rakamı yılın son aylarında 32 milyar dolar olarak revize ettik. Ancak sektör 2008’i 27 milyar dolar ciroyla kapattı. Ciroların düşük olması piyasa koşullarının yanı sıra dolar kurundaki artıştan kaynaklanıyor.” Ataman’ın önümüzdeki döneme ilişkin beklentileri ise şöyle: “Ocak ayından itibaren sektörün likitide sıkıntısında belirgin bir azalma var. Buna bağlı olarak taleplerde de artış söz konusu. Bu da ticaretin hareketlendiğinin bir göstergesi sayılabilir. Vadeler de yavaş yavaş açılmaya başladı. 2009’un ilk altı ayı bittiğinde gidişatla ilgili daha detaylı bilgilere sahip olabiliriz.” YENİ MÜŞTERİLER KAZANILACAK İş Faktoring Genel Müdürü Orhan Erdoğan, global krizin olumsuz etkilerinden korunmak amacıyla özellikle kurumsal firmaların alacak ve risk yönetimiyle ilgili yeni stratejiler belirlediklerini, bunu da faktoringi diğer finansal enstrümanlara göre ön plana çıkarmaya başladığını vurguluyor. Erdoğan, “Tedarikçi finansmanı gibi işlemlere yönelik talep artışı, faktoringde önümüzdeki yıllarda hizmet kalitesinin ve ürün çeşitliliğinin artacağının göstergesi olarak yorumlanabilir” diyor. Orhan Erdoğan, kolay ve ucuz bir fonlama yöntemi olan faktoringin bu yıldan itibaren şirketler tarafından daha çok tercih edileceğine inanıyor: “Hatta daha önce faktoringle hiç tanışmamış firmalar da bizi alternatif olarak dikkate alacaklar ve böylece işletme sermayesi ihtiyaçlarını en sağlıklı, en az maliyetli şekilde karşılayabilecekler.” YENİ YASAYLA GELECEK FIRSATLAR 2009’da faktoring sektörünü yakından ilgilendiren bir diğer gelişme ise 2008’in son aylarında meclise gönderilen ve finansal kiralama (leasing), faktoring ile finansman şirketlerinin faaliyetlerini düzenleyen yasa tasarısının kanunlaşması olacak. Söz konusu kanun öncelikle faktoring piyasasının sağlıklı işleyişini ve denetimini sağlayacak. Sektörün en önemli beklentisi ise faktoring şirketlerinin hizmetlerini borçlar hukukundaki “alacağın temliki” hükümlerine göre yürütmeleri; teşebbüs hukukuna ilişkin faaliyetlerini ise diğer anonim şirketler gibi Türk Ticaret Kanunu’nun tacir ve anonim şirketler hükümlerine uygun olarak sürdürmeleri yönünde. Böyle bir hukuksal çerçeveyi oluşturmak, hem faktoring sektörünün gelişimine hem de şirketlerin reel piyasaya katkısına olumlu etki yapacak uluslararası normlara da uyum sağlayacak. Bu yasayla birlikte faktoring şirketlerinin çalışma şekli BDDK tarafından düzenlenecek. Faktoring Derneği üyesi 48 şirketin tamamı BDDK’ya bağlanacak. Dernek birliğe dönüşecek ve üye olmayan diğer faktoring şirketleri de birliğe katılmak zorunda kalacak. Zafer Ataman, bu yıl içinde yasalaşması beklenen “Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Konulu Yasa Taslağı”nın sektörün hukuksal bir platforma oturarak daha sağlıklı bir işleyişe kavuşması açısından büyük önem taşıdığını vurguluyor: “Yasa sektörümüze ivme kazandırarak orta vadede uluslararası platformlarda da güçlenmemizi sağlayabilir. Ancak bunun için taslak metinde yurtdışındaki uygulamalara paralel düzenlemeler yapılmasının son derece önemli olduğunu düşünüyoruz.” Orhan Erdoğan, birçok yabancı şirketin faaliyet gösterdiği sektöre yabancı yatırımcı ilgisinin de piyasaların normalleşmesine bağlı olarak artacağını düşünüyor. Erdoğan, bir yandan da finansal piyasalardaki değişim ve sektör çalışma koşullarının disipline olmasına bağlı olarak sektörde konsolidasyonun artacağını öngörüyor. TEKSTİL İLK SIRADA Geçen yıl gerçekleştirilen faktoring işlemlerinin sektörel dağılımına bakıldığında, ilk sırayı yüzde 13.3 payla tekstilin aldığı görülüyor. İkinci sırada yüzde 10.7’yle inşaat, üçüncü sırada ise yüzde 9.1’ile ulaşım araçları sanayisi yer alıyor. 2008’in son çeyreğinde, tüm ana sektörlerde gerçekleşen faktoring işlemlerinde yılın 9 aylık dönemine oranla düşüş gözleniyor. Enerji üreten ve üretmeyen madenlerin çıkarılması, elektrikli ve optik aletler sanayisi ve diğer hizmet sektörlerinde artış görülmesi ise dikkat çekici. TEB Faktoring Genel Müdürü Çağaday Baydar, reel sektör ve faktoringin ayrılmaz bir bütün olarak bu küresel dalgalanmayı beraberce aşacağına inanıyor. “Karşılıklı anlayış ve destekle ortak çözümler bulacağız” diyen Baydar, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ekonomik durgunluğun aşılması gerekli. Ancak reel sektörün nakit ihtiyacının giderilmesi de çok büyük önem taşıyor. Ticarette risk arttıkça şirketler için maliyetler yükseliyor. Ancak bu yükseliş geçici. Yeni denge noktası bulununca faizler tekrar aşağı inecektir. Böylece reel sektör işletme sermayesi açığını daha uygun maliyetlerle sağlayacak ve üretimine devam edebilecektir.” SEKTÖRÜN BÜYÜKLERİ Faktoring sektöründe etkin olan şirketlerin genelde banka iştiraki olduğu görülüyor. Yapı Kredi, Garanti, Deniz, TEB ve İş Faktoring sektörün önde gelen şirketleri arasında yer alıyor. 2008 yılını 19.1 milyon TL net karla kapatan Yapı Kredi Faktoring, yüzde 20.25 pazar payıyla sektör lideri konumunda. Şirketin aktif büyüklüğü 1 milyar 90 milyon TL, toplam cirosu ise 5 milyar dolar. Bu cironun 3.4 milyar doları yurtiçi faktoring işlemlerinden sağlanmış. Şirketin ihracat işlemlerindeki pazar payı ise yüzde 46.59. Hatırlanacağı gibi Yapı Kredi Faktoring, 2006 ve 2007 yıllarında, uluslararası faktoring zinciri Factors Chain International tarafından “dünyanın en başarılı ihracat faktoring şirketi” seçilmişti. GÖRÜŞLER Orhan ERDOĞAN / İş Faktoring Genel Müdürü “Yüzde 20 büyüme hedefliyoruz” 2008’in özellikle son aylarında oluşan belirsizlik ve güven eksikliği, 2009 yılının ilk üç ayında temkinli ve muhafazakar bir anlayışla işlerin yürütülmesine neden oldu. Bu dönemde işlem hacimlerinde nispi bir azalma görüldü. Ancak 2009’un tamamında işlem hacimlerinde geçen yılki seviyelere ulaşacağını tahmin ediyoruz. İş Factoring olarak bu dönemde geçen yıla göre yüzde 20 büyüme hedefimizi koruyoruz. Faturaya dayalı çekli satışlarda vadelerin uzadığı bir gerçek. Ancak faktoring işlemlerinde 90 güne kadar vadeli çekler tercih ediliyor. Tabii 180 güne kadar olanlar da firma kredibilitesine göre faktoringe konu edilebiliyor. İş Factoring, 2008’de 294 milyon dolar ciro elde etti. Küresel krizin etkisini hissettireceği 2009 için tahmin yapmak güç. Ancak yüzde 20 büyüme hedeflediğimizi söyleyebilirim. Türkiye İş Bankası kuruluşu olmanın sağladığı avantajlardan da yararlanarak, güçlü sermaye yapımız, uzman personel kadromuz ve çözüm odaklı çalışmalarımızla müşterilerimize en üst düzeyde hizmet vermeye çalışıyoruz. Zafer ATAMAN / Faktoring Derneği Başkanı “Portföy birleşmeleri olacak” Faktoring sektörünün en büyük sıkıntısı, ne yazık ki yeterince tanınmaması ve yanlış algılanması. Sistemin şirketlere sağladığı avantajlar yeterince bilinmiyor. Dolayısıyla Anadolu’daki kullanım oranları henüz istenen düzeye ulaşmadı. Sektörün cirosunun büyük bir bölümünü büyük şehirler ve ticaretin yoğun olduğu kıyı şeridindeki işlemler oluşturuyor. Aslında faktoring, ticaretin olduğu her yerde uygulanabilecek bir finansman modeli. Bu açıdan bakıldığında, Anadolu’da ithalat-ihracat yapan, gelişme, potansiyeline sahip birçok şirketin sektör için potansiyel oluşturduğunu söyleyebiliriz. Bu potansiyeli değerlendirebilmek için kendimizi birçok noktada etkin bir şekilde tanıtıyor olmamız gerekiyor. İlerleyen dönemlerde konsolidasyondan ziyade portföy birleşmelerinin olacağını düşünüyorum. Kriz öncesinde faktoring sektörüne yabancı yatırımcının yoğun ilgisi vardı. Krizin etkilerinin hafiflemesiyle birlikte bu ilginin tekrar canlanacağını düşünüyorum. Türkiye ticaret potansiyeliyle faktoring için önemli fırsatlar barındıran bir ülke. Bu yüzden finans sektöründe yabancı yatırımcının geleceği ilk sektör faktoring olacaktır. Çağatay BAYDAR / TEB Faktoring Genel Müdürü “Faktoringi ayağınıza getiriyoruz” TEB Faktoring olarak, Türkiye’de ilk olarak “Cep Faktoring”i uygulamaya koyduk. KOBİ’ler bir mesajla hızlı faktoring hizmeti alabilecek. Bu yolla bürokrasiyi minimuma indirmeyi, faktoring sektörünün daha fazla tanınmasını sağlamayı amaçlıyoruz. Cep telefonundan 4455’e mesaj atanlar, sadece 20 dakikada cevap alabiliyor. Bu yolla 5 bin yeni müşteriye ulaşmayı hedefliyoruz. Cep Faktoring uygulaması için gerekli olan altyapımızı güçlendirdik. Bir banka gibi hizmet verebiliyoruz. Şirketinin ve ortağının vergi numarasını gönderen kişilerin faturaya ve müşteri çekine dayalı alacaklarına karşı faktoring hizmeti sunuyoruz. Bu sayede artık Türkiye’nin her yerindeki ihtiyaç sahiplerine ulaşabiliyor, küçük müşterileri de faktoring şemsiyesi altına alabiliyoruz. Cep Faktoring’in uygulamaya girdiği tarihten bugüne kadar 37 bin 633 başvuru aldık ve küçük işlemlerle müşteri tabanını geliştirdik. Öte yandan, daha hızlı hareket edebilmek ve her yere ulaşabilmek için 4 adet minivan araç tahsis ettik. Bu yolla da fazla müşteriye ulaşma imkanına kavuştuk. Özellikle organize sanayi bölgelerine giden minivanlarımız sokak sokak gezerek küçük büyük tüm firmalara ulaşabiliyor. Cengiz ÜÇBAŞARAN / Garanti Faktoring Genel Müdürü “30 milyar doları bu yıl yakalarız” Faktoring sektörü, son yıllarda yakaladığı büyüme trendini 2008’de de devam ettirdi. Özellikle 2008’in ilk dokuz ayında yüzde 30-40 seviyelerinde büyüme sağlandı. Yılın son çeyreğinde ise global finansal krizin Türkiye’de yarattığı etkiyle büyüme hızı yavaşladı ve sektörün cirosu 27.2 milyar dolarda kaldı. 2009’da da sektörün büyüyeceğini öngörüyorum. Genel ekonomik koşullardan etkilenileceği için elbette bu büyüme düşük olacak. Bu yılı da yüzde 10-15 büyümeyle kapatarak, geçen yıl için planladığımız 30 milyar dolarlık hacme ulaşabileceğimizi düşünüyorum. Öte yandan, ekonomik gelişmelere bağlı olarak faktoringe geçen yıllarda başlayan yabancı yatırımcı ilgisinin bu yıl da devam edeceğini tahmin ediyorum. Türkiye’nin konumu, özellikle ihracat faktoringi açısından oldukça iyi. Factors Chain International verilerine göre Türkiye, muhabirli ihracat faktoringinde hacim açısından yıllardır ilk üç sırada yer alıyor. 2009 ilk çeyrek rakamları henüz açıklanmadı. Ancak sektörün tekrar canlandığını düşünüyorum. Nakit akışında ve alacak kalitesinin takibinde zorlanan şirketlerin faktoringe talebi artıyor. Sektör de artan bu talebi gerekli değerlendirme ve analizleri yaparak karşılamaya devam ediyor. Fikret ÖZDEMİR / Deniz Faktoring Genel Müdürü “Karlılıkta iyiyiz” Faktoring sektörü, 2008’in ilk dokuz ayında dünyadaki ve ülkedeki olumlu gelişmelere paralel olarak iyi bir performans sergiledi. Faktoring Derneği’ne kayıtlı üyelerin yıllık büyüme beklentisi yüzde 30’du. Ancak krizle birlikte son çeyrekte büyüme yavaşladı ve yüzde 15’le sınırlı kaldı. 2007 yılında 6.1 milyar YTL olan faktoring alacakları ise 2008’de yüzde 7 düşüşle 5.7 milyar YTL’ye geriledi. Krizin belki de en büyük etkisi, BDDK verilerine göre sorunlu kredilerde 2007 yılına göre yüzde 100 civarında artış yaşanması oldu. 2009’un ilk çeyreği için talepte yüzde 30 civarında daralmadan bahsedebiliriz. Elbette sektörün 2009 performansını piyasa gelişimi ve ekonomik koşullar belirleyecek. Eğer mevcut seyir sürerse sektör 2008 yılı rakamlarına ulaşabilir. İlk çeyrekteki faiz düşüşü sektörü olumlu etkiledi. Ancak talepteki daralma olumsuzluk yaratıyor. Sektörde ciroların büyük kısmı büyük illerde yapılıyor. Oysa Anadolu’da da önemli bir faktoring potansiyeli var. Deniz Faktoring olarak ülke genelinde 12 temsilciğimiz var. 2008 yılında kredi hacmimiz (faktoring alacakları) 351.1 milyon, ciromuz 1 milyar 927 milyon, net karımız da 20.1 milyon YTL olarak gerçekleşti. Karlılık açısından, Türkiye’de faaliyet gösteren Banka iştiraki faktoring şirketleri arasında ilk sıraya yerleştik. BARIŞ BEKAR / [email protected]
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)