BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaMakro EkonomiABD enflasyon canavarını gerçekten yeniyor mu?----

ABD enflasyon canavarını gerçekten yeniyor mu?

ABD enflasyon canavarını gerçekten yeniyor mu?
17 Ocak 2023 - 16:01 www.finansgundem.com

Enflasyonun gerilemeye başladığı anlatısı tüm piyasa çevrelerinde seslendiriliyor. Ancak Barron’s yazarı Forsyth’e göre verilerin altında yatan temel göstergeler enflasyonla savaşın hâlâ devam ettiğine işaret ediyor.

FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Küresel ekonomi enflasyon krizinin sona erdiği yönünde Polyannacı bir havaya büründü. En azından küresel piyasalar ve medya organları enflasyonun her geçen gün daha da fazla gerileyeceği konusunda hemfikir görünüyor.

Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre geçtiğimiz yıl piyasaları işgal eden enflasyon ve ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz artışı gündemlerinin etkisi bir nebze de olsa yavaşladı. Yatırımcılar FED’den faiz artışını yavaşlatmasını beklemekle kalmıyor, %2 enflasyon hedefine hala uzak olunmasına rağmen 2023’ün sonuna doğru Faiz indirimi bekliyor. Bu arada ABD için resesyon öngörüleri de hâlâ gerçeğe dönüşmüş değil.

Tüketici fiyat endeksindeki son veriler de ekonomistlerin iyimser tahminleriyle eşleşiyor. Yaygın olarak izlenen enflasyon göstergesi, aralık ayında, büyük ölçüde benzin fiyatlarındaki %9'luk düşüşün bir sonucu olarak, %0,1 oranında düştü. Gıda ve enerji maliyetlerini hariç tutulduğu çekirdek enflasyonsa tahminlere paralel olarak %0,3 arttı. Daha da önemlisi, çekirdek TÜFE, Eylül ayındaki %6,7'lik 40 yıllık zirvesinden yıllık bazda %5,7'lik bir artış oranına kadar geriledi.

Ancak Barron’s haberinde göre danışmanlık firması Free Market’ın Başkanı Michael Lewis başka bir hikaye anlatıyor. Lewis verilerin derinlemesine incelenmesi halinde enflasyon anlatısının “daha az iyimser ama daha isabetli” hale geleceğini söyledi. Atlanta FED’in enflasyon göstergesine göre fiyatlar bir yıl öncesine göre %6,7 yükseldi. Cleveland FED’in medyan TÜFE göstergesi ise %6,9’luk artışla çok az bir ilerleme kaydedildiğini işaret ediyor.

Çekirdek enflasyon verilerinde yapıldığı gibi sadece gıda ve enerji fiyatlarını denklemden atmak yerine Cleveland FED’in göstergesinde her ay en değişken kalem çıkarılıyor ve Atlanta FED göstergesinde ise en istikrarlı fiyatlara odaklanılıyor. Lewis söz konusu verilere dayanarak enflasyonla mücadele sürecinde yatırımcıların FED’e aşırı güvendiğine dikkat çekti.

ABD Çalışma İstatistikleri Bürosu’nun paylaştığı rakamlara göre tıbbi bakım hizmetleri enflasyondaki düşüşün en önemli faktörlerinden biriydi. Bu kategoride fiyatlar önceki iki aydaki %0,7 ve %0,6'lık düşüşlerin ardından aralık ayında sadece %0,1 arttı. Tıbbi bakım hizmetleri fiyatları aralık ayında yıllık bazda %4,1 yükseldi. Citi Ekonomisti Veronica Clark bu rakamların “yanıltıcı derecede” düşük olduğunu belirtiyor.

Bu maliyetlerin hafta içerisinde paylaşılacak aralık ayı üretici fiyat endeksinde daha keskin bir artış göstermesi muhtemel. Clark’a göre bu da FED’in tercih ettiği enflasyon göstergesi olan çekirdek kişisel tüketim harcamaları verileri için daha belirleyici olacak.

FED Başkanı Jerome Powell’ın radarındaki bir diğer alternatif veri de konut maliyetlerini hariç tutan temel hizmetler göstergesi. Bu önemli, çünkü TÜFE verilerinin yaklaşık üçte biri konut enflasyon verilerinden oluşuyor. Söz konusu göstergeyi takip edenler ABD Çalışma İstatistikleri Bürosu’nun metodunun son yükselişlere geç tepki verdiğini ve emlak devi Zillow’un göstergelerinde şahit olunan kira artış hızındaki düşüşleri görmezden geldiğini düşünüyor.

Barron’s yazarı Randall W. Forsyth’e göre enflasyonda gayrimenkul piyasasındaki gecikmeyi işaret eden “çekirdeğin çekirdeği” yaklaşımı yeni bir durum. Zira enflasyon verileri tamamen istihdam piyasası tarafından yönlendiriliyor. Enflasyona ilişkin iyimserliklerini koruyanlar ortalama saatlik ücretlerin %4,6’lık bir artış göstererek yavaşlamasından memnun. Ancak FED tarafından tercih edilen daha geniş çaplı göstergelere göre işgücü maliyetlerinin daha fazla yukarı yönlü baskıya maruz kalması muhtemel.

ABD İstihdam Maliyeti Endeksi (ECI) çeyrek bazlı yayınlanan ancak ücretler ve maaşlara ek olarak işgücü bileşenlerindeki ve çalışan haklarındaki değişikleri içeren çok daha kapsamlı bir gösterge. Endekse göre 30 Eylül’de sona eren 12 ay içerisinde tazminat maliyetleri 12 ayda %5 arttı ve bu artış özel sektör çalışanları için %5,2’ydi. Bir sonraki ECI verileri 31 Ocak’ta yayınlanacak ve bu tarih aynı zamanda ABD Federal Açık Piyasa Komitesi toplantısının ilk günü.

İşgücü maliyet artışlarındaki hızlanmaya rağmen enflasyonun düşmesi Forsyth’e göre ancak ekonomideki verimliliğin artmasıyla mümkün olabilir. Ancak Renaissance Makro Araştırmalar İktisat Birimi Başkanı Neil Dutta ABD ekonomisindeki verimliğin yavaşladığını, yüzde 1’lik verimlilik artışına karşın işçilik maliyetinde yüzde 5’lik yükseliş görüldüğünü belirtiyor.

Dutta’ya göre FED için asıl risk ekonomi aslında hızlanırken faiz artışlarını durdurmak olabilir. ABD vadeli işlemler piyasasında bundan sonraki iki FOMC toplantısında çeyrek puanlık artışlar öngörülüyor. Vadeli işlemler piyasaları FED’in politika faizlerini nihai olarak %4,75-%5 aralığına taşıyacağını fiyatlandırıyor.

Baş ekonomist ABD Hazinesi getirilerindeki düşüşü, hisse fiyatlarındaki yükselişi, mortgage ve şirket tahvillerindeki alım satım marjını ve dolardaki düşüşü işaret ederek genel finansal koşulların belirgin bir şekilde serbestleştiğini söyledi.

Forsyth piyasaların kalıcı enflasyona ve gelmeyen bir resesyona rağmen FED’in faiz artışlarını durduracağını ve yıl sonunda faiz indireceğini öngördüğüne dikkat çekti: “Temellerdeki verilerin genel piyasa anlatısının dışarısında okunmasına bakıldığında, tahvil ve hisse senetlerine ralli yaptıran piyasalardaki iyimserliğin yersiz olduğu görülüyor.”

Goldman Sachs'ın kârı azaldı

 

Morgan Stanley bilançosunu açıkladı

 

Ken Rogoff: Finansal deprem riskiyle karşı karşıyayız

 

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)