Şükür'den tartışılacak dershane yorumu

AK Parti İstanbul Milletvekili Hakan Şükür, dershanelerin kapatılma sürecinde hükümetle Gülen Cemaati arasında yaşanan gerginliği resmi Twitter hesabından yaptığı açıklama ile yorumladı. Açıklamasında AK Parti hükümeti ile Gülen Cemaati’nin karşı karşıya gelmesinin kendisini üzdüğünü belirten Şükür, tartışma içindeki medya organlarının tavrını da eleştirdi. Şükür, dershanelere ihtiyaç duyulmayacak bir iyileştirme yapılmadan kapatılmasına evet demenin doğru olmadığını söyledi.

Ak Parti İstanbul Milletvekili Şükür attığı tweetlerde şu ifadelere yer verdi:
“Yirmi seneden fazla bir süreden beri içinde bulunmaktan şeref duyduğum hizmetimizle mensubu bulunmakla onur duyduğum partimizin bu şekilde karşı karşıya gelmiş olmaları beni çok üzmektedir. Muhterem Hocamın (Fettullah Gülen) Başbakanımıza her zaman dua ettiğinin en yakın şahitlerindenim.
Dersaneler meselesinde gerek yayın organlarında gerekse sosyal medyada gösterilen hassasiyet, bugüne kadar süregelen bu dostluğun zedelenmesi endişesinden kaynaklanmaktadır. Dersanelerin sadece ticari kurumlar olarak görülmesi doğru değildir.

"EVET DEMENİN DOĞRU OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM"
Elbette eğitim sistemimizin iyileştirilmesi hepimizin öncelikli görevidir. Ama bunu birşeyleri yıkarak yapmaya taraftar olmadığımı belirtmek isterim. Dersanelere ihtiyaç duyulmayacak bir iyileştirme yapılmadan kapatılmasına evet demenin, doğru olmadığını düşünüyorum.
Bugüne kadar binlerce gencimizin üniversite kazanmasına vesile olan bu kurumların kapatılmasının,  doğuracağı sosyal yaraların telafisinin zor olacağını düşünüyorum. Baştan da ifade ettiğim gibi Sn Başbakanıma olan sevgimi sınamak kimsenin haddi değildir. Ama hiçbir makam sevdasına düşmeden tamamen milletime hizmet sevdasıyla ve Başbakanımızla isteğiyle girdiğim siyasette milletime faydalı olmayacağını düşündüğüm hususları açıkça ifade etmek en önemli vazifemdir.

"BÜYÜK HAKSIZLIK"
Kapatma davasında partimize ve Başbakanımıza hizmet mensuplarının yaptıkları dua organizasyonlarının, ettikleri duaların yakın şahidiyim. Hem referandumda hem seçimlerde kapı kapı dolaşan, hakaretlere uğrayan kadınıyla, erkeğiyle fedakârca çalışan hizmet insanlarını hepimiz biliyoruz. Hiçbir beklentiye girmeden büyük maddi fedakârlıklarla dünyanın her yerinden gelip oy kullanan insanları daha düne kadar partimize ve değerlerimize tavırları ile bilinen bir kısım medya mensuplarının düşman ilan etmesi büyük haksızlıktır. Bu insanların savaş, kavga gibi kelimelerle yan yana anılması çok inciticidir.  Son olarak birkaç gündür aynı dil konuşulmasa da aynı duyguları paylaştığımızı biliyor yaratandan ötürü hepinizi seviyorum. Rabbim birlik beraberliğimizi korusun, fitneden kötülüklerden korusun inşallah Âmin.”