Sırada Slovenya mı var?

Güney Kıbrıs’ın kurtarılma modelinin ileride borç sorunu yaşayabilecek olan diğer Avrupa Birliği ülkelerine de uygulanabileceği korkusunun başladığı Avrupa'da yeni kurbanın kim olabileceği tartışılıyor.
Bankacılık sisteminin ekonomisini iflasa sürüklemesinden korkulan eski Yugoslavya ülkelerinden Slovenya, en yakındaki kurban olarak nitelendiriliyor.
İspanya ve İrlanda'dan daha büyük adımlarla tehlikeye doğru yürüyen Slovenya'nın sorunlu bankacılık sisteminin ülke ekonomisini çöküşe götürebileceğinden korkuluyor.
Slovenya bankalarında bulunan 7 milyar euroluk sorunlu kredi ülke GSYH'sının 1/5'ine denk geliyor.
IMF'den gelen açıklamalarda, Slovenya'da bankaların yeniden sermayelendirmesi için en az 1 milyar euroya ihtiyaç olduğu belirtilirken, geçtiğimiz günlerde Uluslarası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Moody's, Slovenya'nın ikinci büyük bankasının notunu düşürdü.
Gelinen aşamada Slovenya'da en çok endişe edilen konuların başında ise Başbakan Alenka Bratušek'ın açıklamaları geliyor. Bratušek, her fırsatta ülkesinin yardıma ihtiyacı olmadığını yinelediği söylemiyle tepkileri üzerine çekiyor.
Piyasalar tarafında da fiyatlanan endişeler, ülkenin yardıma ihtiyacı olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Slovenya'nın 10 yıllık tahvil faizleri yüzde 6,15 ile kurtarma fonuna dahil olan Portekiz'in yüzde 6,49 seviyesindeki faizlerine oldukça yakın seyrediyor. Ülkede iki yıllık tahvil faizleri ise yüzde 7 seviyesinde bulunuyor. Öte yandan Ülke CDS'lerinde görülen artış, ülke riskindeki artışı gözler önüne seriyor.
Kıbrıs kadar büyük kıyı bankacılığı merkezi yaratmamış olmamasıyla Güney Kıbrıs'tan ayrışan Slovenya'nın iki üç ay içindeki süreçte yardım isteyebileceği konuşuluyor.
Standard Bank Gelişen Piyasalar Araştırma Direktörü Timothy Ash, Haziran ayının Slovenya için çok daha zor geçeceğini kaydederek hükümetin bir an önce bir şeyler yapması gerektiğini belirtti. Ash, ülkenin kurtarma fonu için IMF ve Troka ile görüşmesinin giderek daha muhtemel hale geldiğini ifade etti.