BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaFinans KulisPatronların üçte ikisi 'yalandan yönetici'----

Patronların üçte ikisi 'yalandan yönetici'

Patronların üçte ikisi 'yalandan yönetici'
24 Mayıs 2024 - 17:38 www.finansgundem.com

Araştırmalar, patronların üçte ikisinden fazlasının kazara yönetici olduğunu ortaya koyuyor.

FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Yöneticiler ve çalışanlar arasındaki ilişkinin bir şirketin geleceği noktasında ne kadar önemli olduğu bilinir. Yaşanan çatışmalarda bugüne kadar eleştiri okları genellikle çalışanların üzerindeyken araştırmalar, bulundukları pozisyonlara hak etmeden gelen yöneticilerin de en az çalışanlar kadar sorumlu olabileceğini gösteriyor.

Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, patronların üçte ikisinden fazlası ‘yalandan yönetici’ oluyor ve bu nedenle, kendilerine has çalışma modelleri göz ardı ediliyor.

Yöneticilik giderek zorlu bir hal alıyor

Fortune’dan Eleanor Pringle’ın haberine göre, patronunuzun yönetici olmaya uygun olmadığını düşünüyorsanız yalnız değilsiniz ancak üstlerinin yetersiz olduğunu düşünenler yalnızca meslektaşları değil; patronlar da giderek artan bir şekilde kendilerinin bu görev için donanıma sahip olmadıklarını itiraf ediyor.

Patronlar hâlâ hibrit ve ofis içi çalışma kalıpları hakkındaki tartışmaları yönetmeye ve Z kuşağını iş gücüne entegre etmeye çalışıyor. Yöneticiler ayrıca yapay zekanın ekipleri için ne anlama geldiğini takip etmek ve çalışanların gelecek görevler için uygun becerilere sahip olmasını sağlamak için yarışmak zorunda kalıyor. Bu nedenle, araştırmaların, patronların önemli bir kısmının ‘bunalmış’ ve ‘yetersiz donanıma sahip’ hissettiğini ortaya koyması şaşırtıcı olmaktan çıkıyor.

Araştırma, yöneticilerin yüzde 66'sının rollerine ilişkin resmi bir eğitim almamış olduklarını gösteriyor. Küresel işe alım ajansı Robert Walters, bu durumu, ‘kazara yönetici’ olarak tanımlıyor.

10 yöneticiden 8’i hazır değil

İşletme, geçen ay Birleşik Krallık'ta 2.000 beyaz yakalı profesyonelle bir anket gerçekleştirdi ve bireylerin, bu geçiş için yeterli hazırlık yapılmadan giderek daha üst kademelere terfi ettirildiğini ortaya çıkardı. Yöneticilerin üçte ikisinden fazlası ‘kazara yönetici’ olmalarının yanı sıra, yüzde 22'si de ‘sessizce terfi ettirildiklerini’ bunun da resmi bir onay, ücret artışı veya unvan değişikliği olmaksızın diğer kişilerin sorumluluğunun kendilerine verilmesini gerektirdiğini söylüyor.

Bu, toplamda 10 yöneticiden 8’inden fazlasının, bir takım lideri olmaya hazırlanmak gibi açık bir niyetleri olmadan kendilerini yeni rollerinde buldukları anlamına geliyor; patronların yüzde 35'inin defalarca işverenlerinden eğitim talep etmesi de bu nedenle şaşırtıcı görülmüyor. Birden çok kez destek talebinde bulunanların neredeyse yarısı, rolleri için ‘bunalmış’ ve ‘yetersiz’ hissettiklerini söylüyor.

Uzaktan çalışma, Z kuşağı ve diğer sorunlar

İşe alım uzmanı Gerrit Bouckaert, kazara yönetim eğiliminin son yıllarda daha ‘belirgin’ hale geldiğini ifade ediyor ve ekliyor: “Modern yöneticilerin uzaktan yönetimle, zihinsel sağlığa daha fazla odaklanmayla ve iş yerinde Z kuşağının ortaya çıkışıyla baş etmesi gerekiyor. Tüm bunların üstesinden gelebilecek birini nasıl eğitirsiniz? Geçmişte bir yöneticinin birincil rolü, çalışanları motive etmek ve üretken kılmaktı; bugünün dünyasında ise, ekibin kültürünü ve katılımını yönlendirmeleri, dijitali benimsemeye öncülük etmeleri ve ekibinin bir üyesinin iyi olup olmadığını bilme konusunda doğuştan gelen bir yeteneğe sahip olmaları gerekiyor. Zihinsel olarak mücadele ediyor ve aynı zamanda kötü haberlerin de habercisi oluyorlar.”

Bouckaert, günümüz yöneticilerinin 'empati tükenmişliği' riskiyle karşı karşıya olduğunun ve duygusal açıdan onlardan çok fazla şey istendiğinin altını çiziyor. Sorunun çözümüne ilişkin olarak ise Bouckaert, “Standartlaştırılmış bir yönetim eğitimi programının sorunu çözeceğini söylemek yanlış olur; herkes aynı değildir ve bunu da teşvik etmemeliyiz” diyor ve ekliyor: “Hayati önem taşıyan ancak çoğu zaman gözden kaçırılan bir şey, 'geçiş' koçluğu’dur; yani bir profesyonelin belirli bir süre boyunca gerçekten bir yönetim pozisyonuna 'adım atabilmesi' için hazırlanması gerekiyor.”

Yetenekler ayrılıyor

Geçen yıl 4.500 İngiliz çalışanlar yapılan bir anket, Robert Walters'ınkine benzer sonuçlar vermiş ve patronların yüzde 82'sinin resmi bir yönetim veya liderlik eğitimi almadığı ortaya çıkmış. Chartered Management Institute ve YouGov tarafından yürütülen bir araştırma ise işletmelerin bu sorun nedeniyle yetenek kaybettiğini ortaya koyuyor.

Çalışanların yalnızca yüzde 27'si yöneticilerinin ‘son derece etkili’ olduğunu söylerken patronlarını derecelendirmeyenlerin yarısı gelecek yıl şirketten ayrılmayı planladıklarını söylüyor. Dahası, insanların sadece üçte biri iyi bir iş çıkarmak için motive olabildiklerini belirtiyor.

CMI CEO’su Ann Francke şöyle konuşuyor: “Davranışı ve diğer temel liderlik özelliklerini göz ardı eden teknik yeterliliğe dayalı terfilerin, bireylere ve işverenlere zarar veren başarısızlıklara ve bunun yanı sıra daha geniş anlamda da ekonomik performansa kötü etki ettiği defalarca kanıtlanmış bir durum. Pratik düzeyde, yetenekli yöneticilerin bir itibar sigortası olarak görülmesi, toksik davranışların önlenmesine yardımcı olmaları, yanlış davranışları bildirmelreri ve ekiplerinden en iyi verimi almaları bekleniyor.”

Orta düzey yöneticiler diken üstünde

 

Üst düzey yöneticiler ‘yetenek’ten muzdarip

 

Yöneticiler ve çalışanlar arasındaki yaş farkı verimliliği düşürüyor

 

Teknoloji devinden yöneticilere tehdit: Ya ofiste çalışın ya da istifa edin

 

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)