Amerikan resesyonuna dair 5 kritik unsur

FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Son dönemde sürekli olarak dile getirilen ABD resesyonu beklentileri Amerikan ekonomisinden gelen güçlü verilerle birlikte bugüne kadar ertelendi. Ancak Bloomberg’ün son anketi piyasa gözlemcilerinin %55’inin hâlâ gelecek 12 ay içerisinde resesyon beklediğini gösteriyor.

Insider’ın haberine göre, Wall Street bankası Bank of America ise kısa vadede resesyon beklentisini baz tahminleri arasında göstermiyor. Ancak BofA Merill Lynch’in ve BofA’nın özel bankacılık biriminin baş yatırım müdürlüğü piyasalar stratejisi başkanı Joseph P. Quinlan tarihsel trendlerin yatırımcıların pozisyonlarına ve öngörülerine yardımcı olabileceğini söyledi. Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre kıdemli bankacı ABD resesyonuna ilişkin 5 önemli unsura dikkat çekti:

Quinlan öncelikli olarak resesyonların Amerikan ekonomisinde gerçekten yaygın bir şekilde görüldüğüne ve Amerikan iş piyasası döngüsünün bir parçası olduğuna işaret etti.

ABD Ulusal Ekonomik Araştırmalar Bürosu verilerine göre, dünyanın en büyük ekonomisi savaş sonrası dönemde para politikası veya ekonomik şok gibi birçok nedenden kaynaklanan 12 ayrı resesyonla karşılaştı.

Quinlan, tüketici harcamalarındaki dalgalanmaların ve borçlanma maliyetlerinin resesyonlarda önemli bir rol oynadığını belirtti. ABD Merkez Bankası (FED) 2022’nin başından bu yana politika faiz oranlarını 11 kez artırdı. Son aylarda birçok uzman bireysel harcamaların şimdiye kadar azalması gerektiğini tahmin ediyordu. Ancak ülkedeki güçlü istihdam piyasası bugüne kadar tüketici harcamalarının düşüşünü önemli ölçüde engelledi.

Baş stratejist ikinci olarak 26 trilyon dolar gibi muazzam bir büyüklükte olan ABD ekonomisinde ‘sürekli resesyonların’ (rolling recession) daha yaygın olduğunu söyledi. Amerikan ekonomisinde ciddi büyüklüğü olan pek çok farklı sektör bulunuyor ve konut sektörü gelişirken enerji sektörünün düşmesi gibi bir sektör güç kazanırken diğer sektör küçülebiliyor.

Quinlan, “Kilit nokta şudur: ABD’deki ekonomik tabanının büyüklüğü ve çeşitliliği göz önüne alındığında, ABD'de ‘sürekli resesyonlar’ görülmesi nadir değildir. Çeşitli sektörlerde veya endüstrilerde periyodik yumuşamalar genellikle ulusal ekonomiyi yavaşlatmak için yeterli değildir" ifadelerine yer verdi.

BofA yetkilisinin dikkat çektiği bir diğer nokta ise ABD’deki resesyonların genellikle çok uzun sürmemesi. Resesyonlar için “Yapısal veya temelli olmak yerine daha geçicidir” diyen Quinlan ABD’deki en uzun resesyonun II. Dünya Savaşı sonrası dönemde 18 ay sürdüğünü ve bunu 2008’deki Küresel Finans Krizi’nin takip ettiğini hatırlattı.

ABD tarihinin en kısa resesyonu ise Şubat ve Nisan 2020 arasında Kovid-19 pandemisinin başlangıcındaydı. Bank of America verileri ABD’de ortalama bir resesyonun sadece 10 ay sürdüğünü gösteriyor.

Quinlan’ın işaret ettiği dördüncü unsur ise piyasalar ve yatırımcılarla alakalı. Baş stratejist yatırımcıların genellikle resesyon dönemlerinden daha güçlü çıktığına işaret ediyor. 

BofA yetkilisi, “ABD ekonomisinin 'yaratıcı yıkım' anlatısı için hiçbir şey resesyondan daha iyi sembolize edilemez. Resesyonlar orman yangınlarına benzer: Tıpkı orman yangınlarının sağlıksız ağaçları ve çalıları temizlemesi gibi resesyonlar da zayıf şirketleri veya zombi şirketleri ortadan kaldırır, artık kapasiteyi azaltır, daha fazla inovasyonu teşvik eder ve gelecekteki ekonomik büyümeyi sağlamak için daha sağlıklı firmaların/sektörlerin önünün açılmasına yardımcı olur” ifadelerine yer verdi.

Baş stratejist bu tezine örnek olarak 2001 resesyonunun aşırı şişirilmiş hisse senetleri balonunu patlatmasını ve internet kaynaklı ekonomik büyümenin önünün açılmasını hatırlattı. Benzer şekilde, 2008’deki çöküş de nihayetinde sermaye piyasalarının güçlenmesine hizmet etti.

Quinlan’in dikkat çektiği beşinci ve sonu unsursa resesyonların yatırımcılar için uygun bir giriş noktası olması. BofA yetkilisi tüm olumsuz makro ekonomik haberlere rağmen resesyonlarda satış yapmak yerine alım yapılması gerektiğini belirtiyor.

BofA yetkilisi resesyon dönemlerinde üretimdeki daralmalar görülmesine rağmen piyasaların genellikle dipten hızla toparlanacağını söyledi. Dolayısıyla ekonomik büyümenin pozitife dönmesini bekleyen yatırımcılar piyasalardaki yükselişin ilk aşamasını kaçırma riskiyle karşı karşıya kalabilir.

IMF Başkanı Georgieva: Faiz oranları yüksek kalacak

Finansın devleri uyardı: 70’lere dönüyoruz

ECB ilk faiz indirimini ne zaman yapar?