AYÇA KARACA – FINANSGUNDEM.COM
Credit Agricole tarafından hazırlanan raporda, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) Yunan bankalarına normal refinansman olanağı uygulamaktan vazgeçmesi kararının ardından Yunan bankalarından mevduat çıkışının hızlanabileceği uyarısında bulundu.
Raporda, ECB’nin teminat kurallarına bağlı kalmaya karar vermesi ve Yunan bankalarına Yunan devlet tahvilleri karşılığında nakit sağlamaktan vazgeçmesi kararının Yunan hükümeti ve Euro Bölgesi politikacıları üzerinde ay sonunda anlaşmaya varmaları için baskıyı arttıracağı öngörülüyor. Yunan Bankaları üzerinde bu kararın etkisinin negatif olduğu ancak kendi Merkez Bankaları aracılığıyla Acil Likidite Yardımı’ndan (ELA) yararlanabilmelerinin kayıplarını hafifletebileceği de belirtiliyor .
Yunanistan için asıl riskin bu kararın ELA ve kendi imkanlarıyla karşılayamayacakları ölçüde banka mevduatlarından kaçışa yol açabilmesi olduğu öngörülüyor. Bu durumda ELA’nın belirsiz imkanlarının ve uygulama kurallarının ihtiyaç duyulması halinde Yunan Merkez Bankası’nın ECB’yi haberdar etmesi ve Guvernörler Konseyi’nin üçte iki oy çokluğuyla revize edileceğinden şüphe duyulduğu belirtiliyor. ELA kullanımı için tüm hükümet tahvillerinin ve ECB’nin normal operasyonlarda kullandırtmadığı devlet garantili tahvillerin ayrıca 15 milyar euro tutarında düşük kalitede tahvilin teminat olarak gönderilmesi gerektiği ifade ediliyor. Mevduat kaçışları da ELA ‘ya başvurulma gerekçeleri arasında gösteriliyor.
BÜYÜK LİKİDİTE SIKINTISI
Raporda, Yunan Merkez Bankası rakamlarına göre Yunan bankalarının Aralık ayında Eurosystem’den 56 milyar euro borçlandıkları fakat bilançolarında sadece 18 milyar euro hükümet tahvili bulunduğu belirtiliyor. Bu tahvillerden 7,4 milyar euro’luk kısmının ise Hazine bonosu olduğu ve ECB’nin bu tutarın sadece 3,5 milyar euro’luk kısmını teminat olarak kabul edebileceği de öngörülüyor. Bu çerçevede Yunan bankalarının hükümet tahvillerini teminat olarak kullanarak ECB’den repo operasyonları ile alabileceği tutarın 10-15 milyar euro arasında olacağı hesaplanıyor. En büyük likidite sıkıntısının ise Yunan bankaları tarafından ihraç edilen ve hükümet tarafından garanti verilen 25 milyar euro tutarındaki Pillar II ve Pillar III tahvillerinin gelecek haftadan itibaren artık teminat olarak kabul edilmemesiyle yaşanacağı öngörülüyor. ELA’nın bu likidite boşluğunu doldurmak için devreye girmesi bekleniyor.
Raporda, ECB’nin kararının riskli ancak hesaplı politik bir adım olduğu ve Yunan hükümeti ile Euro Bölgesi politikacılarını önümüzdeki haftalarda anlaşmaya zorlamak için atıldığı değerlendirmesinde bulunuluyor. Bu Yunanistan’ın müzakere sürecinde zaman kazanma isteğine karşı kötü bir haber olarak nitelendiriliyor ancak Mart başında anlaşma olmasa bile ECB’nin bankalardan kaçışı bilinçli olarak tetiklemek istediği düşünülmüyor. ELA’nın tekrar uzatılabileceği öngörülüyor ve tartışmanın seçilmemiş bir Merkez Bankası’nın hayli hassas politik konularda tüm yükü üzerine almasının demokratik meşruiyeti üzerinde yoğunlaşması bekleniyor.