Asya’da yeni dönem

4 / 5

---

KANADA’DAN SOĞUK TAVIR

Anlaşmanın küresel ticaret üzerindeki etkisi ABD’nin yer aldığı 12 üyeli eskisine oranla pek güçlü olmayacak. ABD’nin katılımıyla anlaşma küresel ekonominin 38,2’sini, dünya ticaret hacminin yüzde 26,3’ünü oluşturuyordu. 11 üyeli ticaret paktı ise küresel GSYİH’nın yüzde 13,5’ini, küresel ticaretin ise yüzde 15,2’sini kapsıyor. 

2018’de son imzaların atılması beklenen anlaşma ile 500 milyon kişi ve 10 trilyon dolar ekonomik üretimi kapsayan blok içinde ticareti yapılan malların yüzde 95’inde tarifelerin kaldırılması hedefleniyor.

TPP 11 jeopolitik arenada da bir değişiklik getiriyor. Cato Enstitüsü Ticaret Politikaları Çalışmaları Müdürü Dan Ikenson “Eğer ABD birkaç yılda yeni ticaret anlaşmaları yapmazsa ekonomik çekim merkezi Pasifik’e doğru kayacak” diyor ve ekliyor “Dünya için ABD’nin de olduğu bir anlaşmaya daha doğru olur. Çünkü Amerika şimdiye kadar ticaretin liberalleşmesinin şampiyonuydu.”

Danang’taki APEC zirvesinin başında Kanada’nın TPP 11 uzlaşması konusunda soğuk bir tavır göstermişti. Başbakan Justin Trudeau anlaşmayla ilgili zirveye katılmamıştı. Kanada tarafı daha sonra bunun programla ilgili yanlış anlaşmadan kaynaklandığını bildirdi. TPP 11’de Japonya’dan sonra ikinci büyük ekonomi olan Kanada, anlaşmanın ülkede istihdamı koruması konusunda güvence istiyor. Kanada’nın durumu, Trump yönetimi ile Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması (NAFTA) konusunda müzakereler yaptığından diğer ülkelere oranla daha karışık.