BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaBankacılıkSunulan deliller zorlama ----

Sunulan deliller zorlama

Sunulan deliller zorlama
25 Şubat 2013 - 14:52 www.finansgundem.com

Finansbank Temsilcisi avukat Gönenç Gürkaynak, delillerin zorlama olduğunu öne sürdü

Finansbank Temsilcisi avukat Gönenç Gürkaynak, Rekabet Kurulu'nda yapılan sözlü savunmada, ''Zannedilen kartel Finansbank yönünden yok ve hiç bir zaman olmadı'' dedi.
Gürkaynak, 12 banka hakkında yürütülen soruşturma kapsamında Rekabet Kurumu'nda düzenlenen sözlü savunma toplantısında, iddialara ilişkin delilleri aşureye benzeterek, ''Karşımızdaki şey daha çok aşureye benziyor. Yarın gazetelerin manşetlerinde 'bankacılar kendilerini aşureyle savundu' gibi şeyler istemeyiz'' diye konuştu.
Delillerin zorlama olduğunu öne süren Gürkaynak, soruşturma raporunda yer verilen ve ihlale işaret ettiği ileri sürülen 28 belgenin yalnızca 3 tanesinin Finansbank ile ilgili olduğunu söyledi. Gürkaynak, delil ve ispat koşulunun yeterince karşılanmadığını öne sürdü.
İspat determinasyonunun hatalı yapıldığını, bu şartlar altında ileri sürülen iddiaların hukuka aykırı olduğunu anlatan Gürkaynak, şöyle konuştu:
''Beheri 3 tane belge olsaydı nasıl bir tespit yapılacaksa Finansbank için o şekilde bir tespit yapılmalıdır. Zira 3 adet belge olmasaydı Finansbank aleyhine hiçbir iddia ileri sürülmeyecekti. Dolayısıyla 28 adet belge sonucu ileri sürülen ihlal evrenine Finansbank sokulamaz.''
Finansbank temsilcisi avukat Gürkaynak, kartel iddiasının da gerçek dışı olduğunu savunarak, ''Zannedilen kartel Finansbank yönünden yok ve hiç bir zaman olmadı'' dedi.
Finansbank'ın pazarda 8. sırada yer aldığına işaret eden Gürkaynak, ''Piyasa büyüme oranlarından daha hızlı büyüyen bir banka neden birlikte hareket etsin'' diye sordu.
''Burada olmamızın bir bedeli var''
Gürkaynak, cezaların teklif edildiği gibi geçmesi halinde bundan en fazla Finansbank'ın zarar göreceğini, ceza almasalar bile burada olmalarının bir bedeli olduğunu kaydetti.
İddia konusu kartelin yapısı üzerinde hiçbir değerlendirmede bulunulmadığını savunan Gürkaynak, Finansbank'a ilişkin belgelerin birbirinden kopuk ve konularının ilgisiz olduğunu, her bir belge arasında çok uzun süre bulunduğunu söyledi.
Diğer bankalarla anlaşmanın Finansbank için mantıklı olmadığını ifade eden Gürkaynak, bankanın özellikle büyük ölçekli bankalarla kıyasıya rekabet içerisinde olduğunu anlattı.
Gürkaynak, Finansbank'ın tüm piyasa davranışlarının büyük ölçekli bankalardan pazar payı kapmaya yönelik olduğunu sözlerine ekledi.
Gürkaynak'ın savunmasının ardından Kurul, saat 15.00'da toplanmak üzere ara verilmesini kararlaştırdı.
"KURUL SEKTÖRE EN AĞIR SUÇLAMAYI YÖNELTTİ"
Denizbank Temsilcisi Esra İçöz, Rekabet Kurulu'nda yaptığı savunmada, ''İki iç yazışma mahiyetindeki e-postadan yola çıkarak kartele üye olunduğu iddia ediliyor. Bir kartel olsaydı çok daha fazla yazışmanın olması gerekir'' dedi.
İçöz, Rekabet Kurulu'nun 12 Banka hakkında yürüttüğü soruşturmada, Kurul'un sektöre en ağır suçlamayı yönelttiğini söyledi.
Soruşturmanın eksik ve hatalı yürütüldüğünü savunan İçöz, Denizbank'ın faaliyetleriyle ilgili pazar analizinin yapılmadığını belirtti.
Denizbank olarak usule yönelik hatalar nedeniyle savunma haklarını tam olarak kullanamadıklarını ifade eden İçöz, şunları kaydetti:
''Denizbank'ın bu kartele taraf olmadığını delilleriyle birlikte ispatlıyoruz. Soruşturma heyeti şu anda bizi hırsızlıkla suçluyor. Kartel en ağır rekabet ihlali olduğu için, bu kadar ağır bir suçlamanın ispat mekanizmaları açısından sağlam bir zemine oturtulması gerekiyor. Kartelin unsurlarının kartele üye olan her banka açısından ortaya konulması gerekiyordu.''
Eğer bir kartel var ise kartelin bir de denetim ve yaptırım mekanizmasının olması gerektiğini ifade eden İçöz, buna rağmen Denizbank'ın ve kartele üye olduğu iddia edilen diğer bankaların birbirleriyle rekabet içinde olduklarını, hatta birbirlerinden ''müşteri çaldıkları''nı belirtti.
İçöz, Denizbank'ın bir mutabakat içinde olduğuna dair hiçbir yazışma delili olmadığını savunarak, ''İki iç yazışma mahiyetindeki e-postadan yola çıkarak kartel yapıldığı iddia ediliyor. Bir kartel olsaydı çok daha fazla yazışmanın olması gerekiyor. Bu iki e-posta birbirinden bağımsız ve kartelle de bağlantılı değil. Anlık piyasa gelişmelerinden kaynaklı iki e-posta'' diye konuştu.
Sektörün pazar büyüklükleri hakkında da bilgi veren İçöz, Denizbank'ın sektör ortalamalarının üzerinde büyüdüğünü, böyle bir büyüme oranı kaydeden bir bankanın kartelin içinde yer almasının akla yatkın olmadığını söyledi.
İçöz, konuşmasının sonunda Denizbank'ın ihlalin tarafı olmadığını ve bu konuda istenilen cezanın da haksız olduğunu düşündüklerini ifade ederek, ''Denizbank'ın kartel niteliğinde bir uzlaşmaya, rekabeti sınırlayıcı bir anlaşmaya ve uyumlu eyleme taraf olmadığına karar verilmesini talep ediyoruz'' dedi.
    
  
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)