BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemReferanduma mı gidilecek?----

Referanduma mı gidilecek?

Referanduma mı gidilecek?
29 Mart 2013 - 21:12 www.finansgundem.com

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, özel bir TV kanalına gerdiği röportajda çarpıcı açıklamalarda bulundu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni anayasa konusunda gerekirse referanduma gideceklerini belirterek, "Bizim daha önce yaptığımız taslak çalışmalarımız var. İş bitiyor. Artık bundan sonraki süreçte B-C planımızı yapmak. Ana muhalefet 'tamam' derse otururuz. Onlarla olmazsa MHP ile. BDP ile anayasa yapmamız söz konusu değil. Referanduma gideriz. İnanıyorum ki halkımız yeni anayasaya gereken desteği verecektir" dedi.
"AKİL İNSANLARLA 1 AYDA SONUÇ ALMAYI HEDEFLİYORUZ"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kanal D ve CNN TÜRK'te yayınlanan Başbakan ile Özel programında, Taha Akyol, Enis Berberoğlu, Hande Fırat ve Hakan Çelik'in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
'Akiller İnsanlar' konusunda değerlendirmelerde bulunanan Başbakan Erdoğan, hedeflerinin 7 siyasi bölgede 7'şer kişiden oluşan bir akil insanlar kadrosu olduğunu belirterek şunları kaydetti:
"Ama bunlar belirleyici olmayacak. Gayreti toplumsal algıyı geliştirmek olacak. Toplumsal algıyı geliştiremezsek olmaz. 'Vur de vuralım, öl de ölelim', üzerine 'onun da zamanı gelecek', bir siyesetçiye bu yakışmıyor. Bu 'senin teröristin kötü benimki iyi' anlamını çıkarıyor. Toplumda karşılığı olan insanlarda bir akiller oluşturalım. Akademik kadrolardan, medyadan, STK mensuplarından oluşan insanlardan yapalım. Bir başkanı olan heyet oluşturalım. Hedefte şu anda ilk yapıtığımız çalışmalarla bir ayda sonuç almak. Kendilerine bu çerçeveyi takdim edeceğiz, masraflarınıda biz karşılamak sureti ile yapacağız. Biraz süratli olmasını istiyoruz. Konferanslar düzenlemek sureti ile yapacağız. Daha sonra nihai raporuda hazırlayıp topluma deklare edeceğiz."
"REFERANDUMA GİDERİZ"
Başbakan Erdoğan, yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili olarak CHP ile yeniden bir araya gelme konusunda da değerlendirmelerde bulunarak, şunları kaydetti:
"Sayın Kılıçdaroğlu bize geldi ziyarete. 'MHP kabul etmiyor, randevu vermiyor' dedi. Bizde, 'vermiyorlarsa vermesinler, anayasa yaparız, yasa yaparız, ne gerekiyorsa yaparız' dedik. 'Çalışmaları bitidikten sonra yol haritası yapalım' dedik. Akif Hamaza Çebi bizde bir kaç ay müsade istedi. Ondan sonra 6-7 ay geçti. Diğer taraftan, Cemil Bey bana kısa bir süre önce Kılıçdaroğlu ile bu konuyu konuştuklarını, 'Bir kişi sen ve bir kişi Başbakan versin. İki kişi çalışma başlatsın' dediğini söyledi. Ben Beşir Bey'i görevlendirdim. Oda Loğoğlu'nun gövrevlendirmiş. Beşir Bey Loğoğlu'nu aradı. Cevap vermedi. Maalesef bu süreç o anlamda da gerçekleşmedi. Bugün yeni anayasa konusunda gerçekleşmedi. Bizim daha önce yaptığımız taslak çalışmalarımız var. İş bitiyor. Artık bundan sonraki süreçte B-C planımızı yapmak. Ana muhalefet 'tamam' derse otururuz. Onlarla olmazsa MHP ile. BDP ile anayasa yapmamız söz konusu değil. Referanduma gideriz. İnanıyorum ki halkımız yeni anayasaya gereken desteği verecektir.
"RANT ELDE ETTİĞİNİ ZANNEDİYOR"
"Öcalan niye eylemsizlik, silahları bırakın, hidayete mi erdi?" şeklinde sorulan soruya Erdoğan, "Kimsenin hidayeti kapalı değildir" diyerek şu değerlendirmede bulundu:
"Radyo meselesi önemli. 11 metrekare bir hücresi var. Radyo meselesi karşısında, bunu televizyonla değiştirelim dedik. Onu bir yerde hayata dahil ettik. Hem kendi takımı izliyor hem de Türkiye'de ne olduğunu ne gittiğini biliyor. Her gün 'Adama 1 saat jimnastik yapma şansı verin' dedik. Bu oradaki bir insan için yaşam koşullarını değiştirmesi açısında çok önemlidir. Benim verebileceğim budur. Daha fazlası için yetkim yok. CHP bunlar üzerinde rant elde ettiğini zannediyor ama edemeyecek.
CHP PKK'yı bir kenara koyarken, DHKP-C ile el ele omuz omuza duruyor. Şu anda kimlerle neyin nasıl mücadelesini verdiğimiz ortada. DHKP-C'yi savunmasını anlamıyorum. Adalet Bakanlığı'na, parti genel merkezimize yapılan saldırılar ortada. Bir geçmiş olsun telefonu bile açmamıştır."
"BU İŞİ SULANDIRIYORSUNUZDUR"
Başbakan Erdoğan yeni anayasa yapma konusunda Mart ayının sonunda verdikleri sürenin dolması ile ilgli olarakta, "Mart ayı sonu itibari ile süreç başlıyor. Meclis başkanımız artık bu iş olmayacak diyecek. Süre aslında 2012'nin sonuydu. Samimi iseniz tarih verirsiniz, oyalamazsınız. Vermiyorsanız bu işi sulandırıyorsunuzdur. Benim milletvekilleriminde bakanlarımında işi var" dedi. Önümüzde ki dönemde seçimlerin olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Seçimlerin atmosferi farklıdır. Türkiye farklı bir seçim atmosferi yaşıyor. Genel ve yerel seçimleri birbirine karıştırmayalım. Yerel seçimlerde kişiler önemli rol oynuyor. Ama genel seçimde partiye oy veriyor. Bazı yerlerde partimiz adayımızın önünde ama bazı yerler aday partimizin önünde. Bunlar her parti için var. Bizim son yerel seçimde 39,3 oranında oy aldık ama genel seçimde 50 aldık. Burada da yapmamız gereken aday tespitlerinde dikkatli olacağız" ifadelerini kullandı.
"MUASIR MEDENİYETLER SEVİYESİ"
Başbakan Erdoğan, "Büyükşehirlerde bakanlar aday olabilirler mi?" şeklinde sorulan soruya, "Belli olmaz" şeklinde yanıt verirken, CHP ve MHP'nin büyükşehir yasası ile ilgili açıklamaları konusunda şöyle konuştu:
"Gerek ana muhalefet ve gerekse MHP'nin büyükşehirler ile ilgili açıklamalarını ben karartıcı buluyorum. Gazi Mustafa Kemal'in deyişi ile 'Muasır medeniyetler seviyesine ulaşmanın' engellenmesi olarak görüyorum. Bunu anlamak lazım. Köylerimizin hali il özel idareleri ile gidiyor. Su, yol götürülmüyor. Antalya gibi bir güzel şehirde, sahiller büyük oranda beldelerde. Ben bir suç duyurusu gibi olmasın ama vaka bu. Ufak tefek bazı belediyelerin çıkarları için imar izni veriliyor. Ne oluyor o denizler? Bütün bunlara Kültür ve Turizim Bakanlığı ile müdahale ettik. Şimdi Ordu dahil oldu. 30 büyükşehir belediyesi ile Türkiye'nin bakışı değişecek. İsimleri düşünmeye başladık. Netleşme olmadı."
EYALET SİSTEMİ TARTIŞMALARI
Muhalefetin, eyalet sistemi konusunda yaptığı açıklamaları eleştiren Erdoğan, "Bunların tarih bilinci yok. 'Cumhuriyet'e savaş açmak' deyimiyle bunlar tarih bilmiyor. Eyalet yapısı hızlı kalkınmayı getirir. Osmanlıya baktığımız zaman o güçlü Osmanlı'da Lazistan, Kürdistan eyaletleri vardı. CHP'yi farklı düşünürüm ama MHP hem 'biz Osmanlıyız' diyecek diğer taraftan bunlara izin vermeyecek. Seçimler nedeniyle böyle düşünüyorlar. Eğer sen demokrasiden çekiniyorsan her yeri kaybedebilirsin. Bizim endişemiz yok. 81 eyaletin 78'inde milletvekili çıkarmışız. Eyaletlerde de böyle bir endişenin içine girmemize gerek yok. Üniter yapı içindeki yaklaşım tarzı bu üniter yapıya sahip çıkabilirsiniz" şeklinde konuştu. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Demokraside ve ekonomik kalkınmada güçlü Türkiye. Bunlara Osmanlı'yı ilave edebiliriz. Osmanlı'da ki üniter yapıdaki hoşgörüye hala sahip değiliz. Belediyeyi kabul ediyorsunuz ama seçilmiş valiyi neden kabul etmiyorsunuz. Osmanlı Kürdistan, Lazisntan demiş bizim bunu dememize gerek yok. Bizim coğrafi bölgelerimiz var buna göre ortaya koyabiliriz. İlla bu böyle olsun noktasında, diye söylemiyorum. Bize şu andaki yapı gereklidir. Şu anda ki kontrol mekanizmalarını götrüremezsek kötü şeyle olur. Valiliğe gönderiyorsunuz parayı, vali kaymakama vermiyor parayı. KÖYDES ile gönderdiğimiz parayı direk kaymakamlara göndereceğiz.
Bazıları gücenmesin. Ama bazılarıda alıyor parayı bankaya koyuyor. Okulu bitisindiye koyuor. Onun için bu bütçelerde planlama içine girdik."
 
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)