BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaYaşam-MagazinKasada telefon numarası söylemek ne kadar doğru?----

Kasada telefon numarası söylemek ne kadar doğru?

Kasada telefon numarası söylemek ne kadar doğru?
08 Temmuz 2021 - 11:30 www.finansgundem.com

Market ve mağazalarda müşteri sadakatini artırmak, indirim sağlamak ve dijital dünyada reklamları yapmayı kolaylaştırmak için kullanılan üyelik sistemleri, kasada telefon numarası söyleme zorunluluğu getiriyor. Bu yöntem ne kadar güvenli?

Dijital dünyada her şey telefonlara bağlı. Veri güvenliği tartışmaları bu ortamda sürerken, birçok market ve mağazada faturalar, üyelikler, indirimli fiyatlar ya da hediye çekleri gibi uygulamalar müşterinin cep telefon numarasına tanımlanıyor. Kasada ödeme yapılırken müşteriden cep telefonu numarasını söylemesini istenmesi yeni normal haline gelirken, son dönemde bazı marketlerde ise artık cep telefon numarası bir cihazdan tuşlanarak giriliyor.

Bu durum son yıllarda Kişisel Verileri Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında Türkiye’de sıkça tartışılan konulardan biri olurken, marketlerin numaralarımıza erişmesi ya da nasıl koruduğu önemli bir konu ama asıl üzerinde durulması gereken farklı durumlar da var. 

Son dönemde özellikle sosyal medyaya yansıyan kimi olaylarda, kasada söylenen numaraların o an etrafta olan kişilerce öğrenilmesinin nasıl sıkıntılı sonuçlar doğurabildiği gündem oluyor. İşte bu yeni uygulamanın böyle durumların önüne ne kadar geçebileceği sorusunun yanıtları...

Tacize varan bir süreç başlayabiliyor

Bu yeni uygulamanın ardından Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Başkanvekili Avukat Rıdvan Yıldız, “Başkalarının elinde özellikle telefon numarasının olması tacize varan rahatsızlıklar doğurabiliyor” diyor.

TRT Haber'den Sertaş Aksan haberine göre, Yıldız, bu telefon numaralarının bazı kötü amaçlı internet sitelerinde de paylaşabildiğini anlatıyor. Bu gibi durumların ciddi rahatsızlıklara yol açtığı üzerinde duruyor Yıldız ve şunları söylüyor:

Daha güvenli yöntemler mümkünken kasada alışveriş esnasında telefon numarasını söylettirme uygulamasından vazgeçilmesi daha doğru olur. Vatandaşlar da alışveriş esnasında numaralarını kendi tuşlamayı da isteyebilir.

Konudan bağımsız gibi dursa da sürecin hukuki boyutu ise şu şekilde: 

Tüketicilerin rıza beyanlarını alarak firmaların bu numaraları kaydetmesi hukuka uygun ama 'Firmalar, vatandaşların kişisel verilerini koruyucu önlemler almakla yükümlüdür’ hükmünden yola çıkılarak, ‘Neler yapılabilir?’ sorusunun yanıtı neler? 

Kişinin telefon numarasını duymak ‘kaydetme’ hakkı tanımaz

TÜSODER Başkanvekili Yıldız, işin hukuki boyutunu merak ettiğimiz bu noktada önemli bir alt başlık daha açıyor: Bir kişinin numarasını duymak, kaydetme hakkı vermiyor hukuken. Yıldız şu şekilde anlatıyor: 

Söz konusu numara sahibini arayarak rahatsız etmek, huzur ve sükunu bozma suçu devreye girer. Daha ileri gidildiği hallerde cinsel taciz suçu dahi oluşabilir. Bu şekilde kişinin rızası dışında telefon numarasını kaydetmenin, bu numarayı başkaları ile paylaşmanın Türk Ceza Kanunu kapsamında Kişisel Verilerin Hukuka aykırı ele geçirme ve yayma suçunu oluşturabileceği göz önüne alınmalı.

Bu duruma neden olan çalışanın iş akdi feshedilebilir

Geçtiğimiz yıllarda medyaya yansıyan bir haberi hatırlatıyor Yıldız ve böyle bir durumun hukuk önünde ne tür sonuçlar doğurabileceği sorusuna yanıt veriyor:

Zaman zaman ‘sorgu yapan filanca görevli sosyal medyadan takip etti’ gibi yakınmalar görüyoruz. Okuyucularımızın bir kısmı anımsayacaktır… Yakın bir geçmişte İstanbul Atatürk Havalimanı'nda pasaport kontrol görevlisi, pasaport kontrolünü yaptığı bir yabancı turiste sosyal medya üzerinden mesaj göndermekle itham edilmişti… Kişisel verilere ulaşma imkanı olan ülkemizde milyonlarca görevli olduğunu söyleyebiliriz. Diğer taraftan kişisel verilerin korunması noktasında yasalar olduğunu ve her geçen gün daha kapsamlı bir şekilde uygulandığını da pas geçmemek lazım. Kendisine görevi gereği verilen veya bu şekilde elde ettiği kişisel verileri şahsi amaçları için kaydedenler ve kullananların kamu görevlisi olması halinde idari soruşturma da söz konusu olabilir. Bu eylemi yapan kişinin işçi olduğu durumda bu sebeple iş akdi feshedilebilir.

Çözüm ne?

Son ama belki de en önemli soru: Çözüm ne? Sadece marketlerin ya da diğer işletmelerin inisiyatifine mi bırakılacak bu konu, yoksa gelecek dönemde farklı adımlar görebilir miyiz?

Yıldız ise bu soruya şu şekilde cevap veriyor:

Her şeyden önce vatandaşlar, görevlilerin öğrendiği bilgilerle sosyal medyadan iletişim kurma gibi fiillerle karşılaşmaları halinde şikayet hakları olduğunu unutmasın. Öte yandan kişisel verilere ulaşma imkanı olan görevlilerin elde ettiği kişisel verileri şahsi amaçlarla kullanamayacaklarını bilmeleri gerekir. Çözüm için farklı alternatifler mümkün… Barkod okutulması, tek kullanımlık kod gibi daha güvenli yöntemler kullanıldığı takdirde olası tehlikeler engellenebilir. Gelecek dönemde vatandaşa numarasını söyletmek yerine kimi yerlerin başladığı üzere POS üzerinden telefon numarası girmek, tek kullanımlık kod, barkod okutulması gibi daha güvenilir yöntemlerin yaygınlaşacağını düşünüyorum.
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)