BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemErdoğan: İdlib'de çatışmayı önleyecek bir belge hazırladık----

Erdoğan: İdlib'de çatışmayı önleyecek bir belge hazırladık

Erdoğan: İdlib'de çatışmayı önleyecek bir belge hazırladık
05 Mart 2020 - 20:15 www.finansgundem.com

Erdoğan ve Putin ile düzenlediği ortak basın toplantısında "Öncelikle en kısa sürede ateşkesi gerçekleştirecek ardından birlikte kararlaştıracağımız adımları süratle atacağız. Bu gece 00:01'de ateşkes yürürlüğe girecek" dedi

Moskova'da, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in başbaşa ve heyetler arasında 5 saat 40 dakika süren zirve maratonundan "İdlib'de ateşkes" uzlaşması çıktı. Türkiye ve Rusya arasında varılan mutabakat uyarınca, bu gece (6 Mart 2020 Perşembe) saat 00.01'de yürürlüğe girecek ateşkesin ardından bir hafta içerisinde İdlib'deki M4 karayolunun kuzeyi ve güneyinde 6'şar kilometre uzunluğunda bir güvenlik koridoru oluşturulacak. 

İdlib'de 27 Şubat'tan itibaren Türkiye'nin çok sayıda şehit vermesiyle doruğa tırmanan krizin ve savaş hâlinin ardından Moskova'da Erdoğan ve Putin arasında baş başa yapılan, daha sonra heyetler arasında devam eden zirve maratonu 5 saat 40 dakika sürdü. Zirvenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında ilk açıklamayı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin yaptı. İdlib'de "ateşkese ve çatışmaların durdurulmasına yardımcı olacak, diyaloğu sağlayacak ortak bir belge hazırlandığını" duyuran Putin'in açıklaması özetle şöyle:   

"Bugün, Suriye'nin İdlib bölgesinde oluşmuş oldukça hassas durumu ele aldık. Yılbaşından itibaren faaliyet gösteren terör unsurları aktivitelerini ciddi oranda arttırmışlardır. Düzenli olarak hem Suriye hükümet güçleri hem de sivil yerleşim alanları ateş altında tutulmaktadır. Rus üssüne yönelik radikallerin saldırıları devam etti. 1 Mart tarihinde çok namlulu roket atar sistemiyle bir saldırı girişimi daha yaşandı. Yılbaşından itibaren saldırı sayısı 15 olarak kaydedildi ve her seferinde biz Türk meslektaşlarımıza bilgi vermekten kaçınmadık. Fiilen militanlar yeni çatışmaları tetikleyebildiler. Hâli hazırda Türk askerler arasında da kayıplar vardır. Bu münasebetle Sayın Cumhurbaşkanı'na ve vatandaşların aile fertlerine yönelik taziyelerimizi yenilemek istiyorum. Türk partnerlerimizle bazen görüş ayrılıklarımız oluyor Suriye meselesinde, fakat kritik durumlarda her zaman elde edilen mutabakatlarla ve ikili ilişkilerimizin yüksek seviyesine bakarak uzlaşabilmeyi başarıyorduk, ortak noktalar bulabilmeyi başarıyorduk, çözümler üretiyorduk. Bugün de öyle oldu.

"İdlib'de ateşkesi sağlayacak ve çatışmayı durduracak belge hazırladık"

Bugün, ülkelerimizin Astana formatı çerçevesindeki çalışmaları devam ettirmeye niyetli olduğunu bir kez daha teyit etmek istiyoruz. Astana süreci meselenin çözümüne ciddi bir ivme kazandırdı. Bugün görüşmemizde birkaç kurumlar arası istişare yapıldı. Heyetler İdlib'deki kriz konusunda detaylı görüşmeler yaptılar. Suriye'nin egemenliği ve toprak bütünlüğünün korunmasından yanayız. Uluslararası terör örgütleriyle mücadelemizi de azaltmayacağız bu konuda da kararlıyız. Görüşmelerimizin neticesinde ortak bir belge hazırladık. Bu belgeyi dışişleri bakanları beyan edecekler. Sayın Erdoğan'la bugün 6 saat boyunca yapmış olduğumuz görüşmelerin sonucu olarak bu belgeyi hazırlamış olduk ve İdlib bölgesinde ateşkesin ve çatışmaların durdurulmasına vesile olacağını ve nihayet sivillerin ızdıraplarına son verileceğini, insani yardım konusunda ilerleyebileceğimize karar verdik. Diyalog kurulmasına yardımcı olacak. Türkiye Cumhurbaşkanı'na geldiği için ve ilişkilerimizin seviyesini teyit ettiği için teşekkür ediyorum. Bu yapıcı çalışmadan dolayı herkese teşekkür etmek istiyorum"

Erdoğan: İdlib'de yeni bir statünün oluşturulması kaçınılmaz hâle gelmiştir

Putin'in açıklamalarının ardından Türkiye-Rusya iş birliğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdlib'de tırmanan gerilimin ardından yeni bir statü inşa edilmesinin kaçınılmaz olduğunu söyledi. Türkiye'nin Soçi mutabakatı dahil bölgedeki insiyatifleri sürdüreceğini söyleyen Erdoğan'ın açıklamaları özetle şöyle: 

"Ben de çok çok teşekkür ediyorum. Sayın Devlet Başkanı, saygı değer bakanlar, kıymetli bakanlar, hanımefendiler beyefendiler kalbi duygularımla sizleri selamlıyorum. Öncelikle sayın Putin'e nazik daveti için teşekkür ediyorum. Kritik gelişmelerin cereyan ettiği dönemde yeniden bir araya gelmekten memnuniyet duyuyorum. Özellikle Suriye'deki durumu ve İdlib'deki son gelişmeleri ele aldık. Yaklaşık 6 saat süren bir çalışma yapıldı ve bu arada tesis ettiğimiz samimi diyalog kapsamında benzer veya farklı görüşte olduğumuz tüm konuları ayrıntılarıyla görüştük. Türk- Rus münasebetlerinin bildiğiniz gibi derin tarihi kökleri vardır. Beş asrı aşan bu tarih güçlü geleneğe sahip iki devletin ve halkın karşılıklı etkileşiminin de tarihidir. Bu köklü ilişkilerimizi karşılıklı saygı ve ortak çabayla ilerletmek en büyük arzumuzdur.  Bu sene Üst Düzeyli İş birliği Konseyi'nin toplantısı için Sayın Putin'i ülkemize bekliyoruz.

Kıymetli basın mensupları, malum olduğu üzere 2018 Eylül ayında Soçi'de vardığımız mutabakatla İdlib'de nispi istikrarı sağlamıştık. Soçi mutabakatına göre, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi muhâfaza edilecek, bölgeye yönelik saldırıların önlenmesi dahil olmak üzere statükonun korunmasını gerekli tüm tebdirleri bunun için alacaktık. Rejimin geçen mayıstan beri yoğunlaşan ve doğrudan sivilleri hedef alan saldırıları İdlib'de tesis ettiğimiz sükuneti bozmuştur. İdlib mutabakatının bozulmasına yol açan gelişmelerin birinci derecede sorumlusu saldırganlığıyla bölgenin istikrarını da hedef alan rejimdir. Bu bölgede yaşayan 4 milyon insanın tamamının terörist olarak ilan edilip havadan ve karadan ağır bombardımana maruz bırakılmasını kabul etmemiz mümkün değildir.

Rejimin zulmünden kaçan ve Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Ofisi verilerine göre sayıları 1 buçuk milyonu bulan bölge halkı bizim sınırlarımıza yığılmıştır. Rejimin buradaki esas amacının İdlib'i belirli bir kesim açısından insansız hale getirmek ve göç baskısıyla Türkiye'yi zora sokmak olduğu açıktır. Türkiye elbette böyle bir tehdit karşısında eli kolu bağlı kalacak değildir. Gözlem noktaları sahadaki durumu kontrol etme değil, sadece ateşkesi takip etme vesilesiyle yüklüdür. Bir süre önce bölgede Rusya ile tesisi konusunda uzlaştığımız istikrarı sağlamak üzere İdlib'e ilave askeri birlikler gönderdik. Artık hem rejimin saldırganlığının önüne geçmek hem de ateşkese riayet etmeyen grupları dizginlemek üzere sahada çok daha aktif bir şekilde yer aldık. Bu süreçte bölgede bulunan Rus güçleriyle koordinasyonu sıkı tutmaya özen gösterdik.

Rejimin doğrudan askerlerimizi hedef alan saldırganlığı sebebiyle yaşanan üzüntü veren hadiselerin ardından İdlib'de yeni bir statünün oluşturulması kaçınılmaz hâle gelmiştir. Bugün Moskova'da Rus mevkidaşım ve ekiplerimizle bu konuyu enine boyuna konuştuk. Rusya'yla aramızdaki iş birliği ruhu, bugüne kadar Suriye'deki ihtilafa son verilmesine yönelik uluslararası çabalara emsalsiz bir katkı sağlamıştır. Siyasi süreç ve Fırat'ın doğusu gibi boyutları da bulunan çalışma ilişkimizi geliştirerek sürdürmeyi arzu ediyoruz. Bu hususta bizimle hemfikir olduğuna inandığımız Rusya'nın, rejimin iş birliğimizi zedeleyecek eylemlerine göz yummayacağına inanıyorum.

Bugünki görüşmelerimiz İdlib sahasında attığımız adımları masadaki çabalarımızla pekiştirerek bölgedeki soruna kalıcı çözüm bulma hedefimizin tezahürüdür. En kısa sürede ateşkesi gerçekleştirecek ardından birlikte gerçekleştireceğimiz diğer adımları süratle atacağız. Bu gece 00.01, yani tam gece yarısı itibariyle ateşkes yürürlüğe girecektir.

Ateşkesin kalıcı hâle getirilmesi için gereken çalışmalar hızla ve etkin bir şekilde yürütülecektir. Amacımız bölgedeki insani krizin daha da kötüye gitmesini önlemektir. İhtiyaç sahibi tüm Suriyelilere ön şartsız ve ayrım gözetilmeksizin yardım sağlanması için birlikte çalışacağız. Ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin güvenli ve gönüllü olarak ikamet yerlerine dönüşlerinin kolaylaştırmasını temin edeceğiz. Mutabık kaldığımız ortak metni biraz sonra dışişleri bakanlarımız size açıklayacaktır. Türkiye bu süreçte rejimin her türlü saldırganlığına cevap verme hakkı saklı tutacaktır ve bu süreç içerisinde karşılıklı olarak değerli mevkidaşım ile irtibat halinde olacağız, ilgili bakanlarımız birbirleriyle irtibat halinde olacaklar. Suriye krizine bu ülkenin toprak bütünlüğü ve siyasi birliği temelinde bir çözüm bulunana kadar, Türkiye Soçi mutabakatı dâhil bölgedeki insiyatiflerini sürdürmede kararlıdır. Bir kez daha Cenevre'de kurulan müzakere masasının kalıcı barış ve istikrarın yegâne anahtarı olduğunu belirtmek istiyorum. Bugünki toplantımızın Suriye'deki ihtilafa kalıcı çözüm bulunması çabalarına katkı vermesini temenni ediyorum."

Açıklamaların ardından dışişleri bakanları Mevlüt Çavuşoğlu ve Sergey Lavrov ateşkes kararının detaylarını paylaştı. 

İşte alınan kararlar

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov:

Aynı zamanda BM Konseyi tarafından kabul edilmiş bir durumdur. Askeri değil politik bir şekilde sona ereceğini düşünmekteyiz. İnsani durumun kötüleşmesini engellemek ve aynı şekil de onların Suriye'ye dönmesi lazım. 6 Mart gece yarısı itibariyle ateşkesin sağlanması ve savunma bakanlıkları arasında koridorun 7 gün içinde sağlanması. İlaveten bir protokol gerçekleştirilecek. İnsani krizin daha da kötüleşmesinin önlenmesi, sivillerin korunması, ihtiyaç sahipleri Suriye'lerin korunması, geri dönüşlerin kolaylaştırılmasında mutabık kalınmıştır.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu:

İdlip Gerginliği Azaltma Bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 saat 00:01’den itibaren durdurulacaktır.


Türk ve Rus devriyeleri, 15 Martta M4 karayolunun Trumba’dan (Serakib’in batısı) Ain Al Havr’a kadar olan kesimi boyunca başlatılacaktır.

M4 karayolunun kuzeyinde 6 km ve güneyinde 6 km derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilecek. 7 gün içinde esasları kararlaştırılacak.

Görüşme öncesi açıklamalar

Görüşmenin basına açık kısmında konuşan Erdoğan, görüşme için Putin'e teşekkür ederek, "Malum, bu görüşmeyi Türkiye'de yapacaktık. Sizin buradaki anayasa çalışmalarıyla, ilgili gelişmeler sebebiyle burada gerçekleştiriyoruz." diye konuştu.

Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

"Bölgede sıkıntı büyük"

"Öncelikle kabulünüz için teşekkür ediyorum. Malum bu görüşmeyi Türkiye’de yapacaktık. Sizin buradaki anayasa çalışmalarıyla ilgili gelişmeler sebebiyle bu davetimizi burada gerçekleştiriyoruz. Tabi İdlib müzakereleri sebebiyle bir araya gelişimiz büyük önem arz ediyor. Bölgede sıkıntı büyük. Bugün burada atacağımız adım, alacağımız isabetli kararlar, bölgeyi de ülkelerimizi de rahatlatacaktır. Türkiye – Rusya ilişkilerinin tavan yaptığı bir dönemi yaşıyoruz.

Gerek savunma sanayiinde, gerek ticari ilişkilerimizde çok farklı bir dönemin içindeyiz. Bunları çok daha ileri taşımamızın hesaplarını yapıyoruz. Ve bunları tabi güçlendirerek götürmek de bizim en büyük amacımız. Ve bunu da başaracağımıza inanıyorum. Tekrar bu kabul için teşekkür ediyorum."

Putin'in açıklamaları ise şöyle:

"Her zaman olduğu gibi yoğun bir gündemimiz var. İdlib'de cereyan eden olaylar yüzünden şahsi görüşmemizi gerektiren gelişmeler oldu. Görüşmemize başlarken Suriye'de hayatlarını yitiren askerler için taziyelerimi ifade etmek istiyorum. Her insanın ölümü bir trajedidir. Telefon görüşmemizde ifade ettiğim gibi hiç kimse, Suriye askerleri de dahil olmak üzere orada Türk askerlerinin olduğunu bilmiyorlardı. Suriye ordusunun gerçekten ciddi kayıpları var. Bu olayların tekrarlanmaması ve ikincisi bu gibi olayların, her ikimizin de önem verdiğimiz Türk - Rus ilişkilerine zarar vermemesi için tüm meseleleri görüşmemize ihtiyaç var. Teşekkür ediyorum."

İşte Türkiye ve Rusya arasında imzalanan İdlib mutabakat metni

 

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)