En az 50 milyon insan modern köle statüsünde

FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Eylül ayında yayınlanan Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tahminlerine göre, 2021 itibariyle modern kölelik statüsünde olan küresel çapta 50 milyon insan bulunuyordu. Bunlardan yaklaşık 28 milyonu ise zorla çalıştırılıyor. 2016'da ise bu rakam 25 milyon civarındaydı.

Financial News’in haberine göre İngiltere’de kölelik karşıtı komisyon bağımsız üyesi Dame Sara Thornton konuyla ilgili açıklamasında, “Dünya çapında modern kölelik azalmak yerine, korkarım ki artıyor. Bu sadece uzak yerlerdeki bir sorun değil; İngiltere içinde de bir sorundur” ifadelerine yer verdi.

Kasım ayı itibariyle sürdürülebilir yatırım yönetimi şirketi CCLA’ye katılan Thornton, İngiliz şirketlerini işgücü sömürüsüne dair ibareler gösteren tedarik zincirlerini gözden geçirmeye çağıran bir girişime danışmanlık yapıyor. Find it, Fix it, Prevent it (Bul, Düzelt, Önle) adındaki girişime şu ana kadar toplamda 13,4 trilyon dolarlık varlığı yöneten 62 yatırımcı imza attı. Modern köleliğin daha da büyük bir sorun haline gelmesini önlemek için şirketlerin bu tür girişimleri katılması yönündeki baskı da her geçen gün artıyor.

Ekim ayında İngiltere hükümeti modern kölelik konusunu yasadışı göç sorunu olarak yeniden sınıflandırdı ve sorunu güvenlik bakanlığından göçmen bakanlığına aktardı. Uluslararası Kölelik Karşıtlığı Vakfı hareketin daha fazla kurbanla sonuçlanacağı konusunda uyarıyor.

Thornton, "Modern kölelik suçuna göç merceğinden bakmak sorunlu. Zira büyük çoğunluğu olmasa da birçok kurban İngiliz" dedi.

CCLA CEO'su Peter Hugh Smith, girişimin özel sektörden aldığı destek için "minnettar" olduğunu söyledi. Ancak aynı zamanda Londra’da girişime “kaydolmamış birçok firma" olduğunun da farkında.

Smith açıklamasında, “Bunun her türlü nedeni var ve bunların çoğu iyi niyetli. Ama nihayetinde, daha geniş finans endüstrisinin bu sorumlulukların bazılarını üstlenerek daha fazlasını yapabileceğini ve yapması gerektiğini düşünüyorum. Bu, getirileri feda etmekle ilgili değil; bu sorumlu kapitalizmle alakalı bir konu” ifadelerine yer verdi.

Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, 2015 yılında yürürlüğe giren İngiltere Modern Kölelik Yasası'nın 54. Bölümü uyarınca, cirosu 36 milyon sterlin veya daha fazla olan işletmelerin, operasyonlarında ve tedarik zincirlerinde kölelik riskini nasıl ele aldıklarını açıklayan yıllık bir beyan yayınlamaları gerekiyor. Bununla birlikte, nisan ayında İngiltere Finansal Raporlama Konseyi tarafından yayınlanan bir araştırma, 10 şirketten birinin bir tane rapor oluşturmadığını tespit etti.

Thornton şirketlerin tedarik zincirlerini, işçilerin çalışma koşullarını ve işe alım uygulamalarını incelemeyi reddederek, itibar kaybetme riski taşıdığını söyledi.

Hızlı moda firması Boohoo bunu zor yoldan öğrenen şirketlerden biri. The Times’ın haberinde firmanın Leicester fabrikalarındaki bazı işçilere o dönem 5,22 sterlin olan saatlik asgari ücretin altında saatte 3,50 sterlin gibi düşük bir ücret ödediği ortaya çıkarıldı. Haberin ardından şirketin hisse fiyatı yaklaşık %90 oranında değer kaybetti.

22 Kasım'da, yine The Times tarafından yapılan gizli bir soruşturma, Lancashire, Burnley'deki deposunda kendilerini "köle" olarak adlandıran personelin, iş günleri boyunca 32°C'ye kadar sıcaklıklarda yarı maratona eşdeğer bir yürümeye zorlandığını bildirdi.

30 Eylül itibariyle, CCLA'in kölelik karşıtı girişiminin bir parçası olan Fidelity ve Schroders, Boohoo'nun en büyük hissedarları arasındaydı ve her biri işletmenin %5'inden fazlasına sahipti. Norveç hükümetinin emeklilik fonunu denetleyen Norges Bank Yatırım Yönetimi ise şirketin %7'nin biraz altında bir orana sahip olan en büyük kurumsal yatırımcısıydı.

Fidelity sözcüsü, şirketin hisselerini elden çıkarma yerine, "pozitif bir yaklaşımın kurumsal sorumluluk ve davranışı iyileştirmenin en etkili yolu olduğunu düşündüğünü" söyledi.

Sözcü, "Dile getirilen endişelerin farkındayız ve Boohoo ile özellikle insan hakları da dahil olmak üzere ESG'nin temel hususları üzerinde çalıştık. Bu konuyu yakından izlemeye devam edeceğiz ve gelecekteki anlaşmalarda konuyu doğrudan gündeme getireceğiz” ifadelerine yer verdi.

Norges Bank ise yorum yapmaktan kaçındı.

Thornton, şirketleri hissedar katılımı yoluyla daha fazla şeffaflık için zorlamanın en iyi strateji olduğunu ve hisseleri elden çıkarmanın yalnızca "en aşırı koşullarda" gerçekleşmesi gerektiğini söyledi. Kölelik karşıtı komisyon üyesi hisselerin satılmasıyla yalnızca "savunmasız işçilerin" acı çekeceğini söylüyor.

Pandemi dünyadaki modern köle sayısını artırdı

Dünyada 'modern köle' denilebilecek çocuk işçiler çoğalıyor

İklim krizinin çarpıcı etkisi: Köleliğe zorluyor!