BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaMakro EkonomiAmerikalılara zarar ettiren ticaret yasası----

Amerikalılara zarar ettiren ticaret yasası

Amerikalılara zarar ettiren ticaret yasası
10 Eylül 2020 - 09:44 www.finansgundem.com

Donald Trump’ın 1962 yılında yürülüğe giren Ticaret Genişleme Yasası’nı kullanması Amerikalıların işlerini ve paralarını kaybetmesine neden oldu

FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Bugün hiçbir ticaret yasası ABD çalışanları ve tüketicileri için 1962 tarihli Ticaret Genişleme Yasası’nın 232. maddesi kadar büyük bir tehdit oluşturmuyor. Son dönemde yapılan bir çalışmaya göre, 232. madde meşruti hükümetin ilkelerini ve meclisin anayasal rolünü kenara atarak, tek adamın, yani başkanın lehine bir durum yaratıyor. Bu yasaya göre başkan, ulusal bir tehdit gördüğünde, istediğini yapabilir.

Çalışmaya göre yasa tek adam için tasarlanmamış ancak Donald Trump’ın bu yasayı kullanış biçimi, mahkemelerin yeni kararlarıyla ve meclisten geçecek değişikliklerle yeniden düzenlenmedikçe, Amerikalıların, paraları ve işleri her kim başkan olursa onun vicdanına kalacak.

National Foundation for American Policy’de Donald B. Cameron tarafından yapılan analize göre “ulusal güvenliğin yasa tarafından yapılan tanımı, başkana bir konunun ulusal güvenliği tehdit edip etmediğine karar verme konusunda sınırsız yetki veriyor. 232. madde başkanın herhangi bir ürünün ithalatının ulusal güvenliği tehdit ettiğine karar vermesi halinde istediği her önlemi alabileceği anlamına geliyor.” Cameron, American Institute for International Steel (AIIS)’in gümrük vergilere itiraz davasındaki avukatlardan biriydi. AIIS gümrük vergilerine anayasal temellerde itiraz etti.

Donald Trump bu otoritesini, ulusal güvenliği tehdit ettikleri iddiasıyla çelik ve alüminyum ithalatına gümrük vergisi getirerek kullandı. ABD’ye karşı bu tehdit hangi ülkelerden geliyordu? Çoğunlukla Kanada ya da Avrupalı müttefiklerden. Trump aynı zamanda, Avrupa’dan gelen otomobil ve otomobil parçalarının ithalatına da, bunları da ulusal güvenlik tehditleri olarak tanımlayarak %25 gümrük vergisi getirme tehdidinde bulundu.

Çelik ve alüminyumun gümrük vergileri, Amerikan tüketicileri için fiyatları artırdı ve birçok kişinin işlerini kaybetmesine neden oldu. University of California’dan Lydia Cox “çelikteki gümrük vergisi, çelik üretiminde neredeyse 1,000 iş anlamına geliyor. Ancak girdilerin maliyetinin artması, alüminyum ya da çeliği bir girdi olarak kullanan üreticilerin 75,000 kişilik istihdamının önüne geçti” dedi.

İstihdam kayıpları, ABD Merkez Bankası Yönetim Kurulu üyeleri Aaron Faaen ve Justin Pierce tarafından, aralık ayında yayınlanan bir çalışmadaki verilere dayanıyor. Cox’a göre, merkez bankası halen “ABD ihracatçılarına, diğer ülkeler tarafından misilleme olarak getirilen gümrük vergilerinin ek kayıplarını” hesaba katmıyor.

Cameron araştırmasının sonucunda “başlatılan soruşturmaların sayısı, yapılan hamleler, hedef alınan ürünler ve uluslararası ticaret partnerlerinin misillemesine dayanarak, Trump yönetiminin 232. maddeyi gerçekten ulusal güvenlik için kullanmadığı söylenebilir” dedi. “Trump maddeyi ithalatın ‘adaletsiz’ ya da ciddi tehlike olduğunu kanıtlamasına gerek kalmadan ticareti yönetmek için kullanışlı bir araç olarak görüyor.”

American Institute for International Steel, mahkemede 232. maddenin anayasaya aykırı olduğunu çünkü otoritenin uygunsuz kullanımına yol açtığını savundu. Avukatlar yasanın, ABD anayasasını ihlal ettiğini ve güçler ayrılığı ilkesiyle çatıştığını söyledi.

Birçok meclis üyesi de Trump’ın bu maddeyi kullanarak yaptığı hamleleri önlemeye yönelik yasa tekliflerinde bulundu. Bazı yasalar, 232. maddeden dolayı zarar gören ABD şirketlerine yardımcı olabilir. Daha da önemlisi, başkanın bu maddeden kaynaklanan gücünü sınırlama amacı taşıyabilir.

Eğer başkan istediği her şeyi, bir kavanoz fıstık ezmesi de dahil olmak üzere, ulusal güvenlik tehdidi olarak tanımlayabiliyorsa, bu yetkinin yasalardan geliyor olması gerçek bir tehdit.

Çin’deki ABD şirketleri Trump’ın çağrısına uymadı

 

Trump'ın eski avukatı da kitap yazdı: Trump tam bir yalancı, sahtekar...

 

Trump: Ne kadar acımasız olursa o kadar iyi oluyor

 

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)