AB'nin mülteci çıkmazı

Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerde Taliban’dan kaçan Afgan vatandaşları için oluşturulacak ortak mülteci politikası konusunda görüş ayrılıkları sürerken, bütün gözler bu konuda çeşitli senaryolar üzerinde çalıştığı belirten Avrupa Komisyonu’na çevrilmiş durumda.

Avrupa Konseyi Mülteciler ve Sürgünler Direktörü Catherine Woollard, AB'nin uluslararası toplum için çalışan insanları tahliye etme ve güvenli yollar sağlama konusunda başarılı olduğunu belirtirken, kendi imkanlarıyla gelen Afgan mültecilere gereken yardımın da yapılması uyarısında bulundu.

AB üyesi ülkeler şu anda Afganistan’da kendi vatandaşlarını ve bu kişilere şu ana kadar yardımcı olmuş Afganlıların tahliye edilmesine öncelik veriyor. Fransa, Alman, İngiltere gibi Afganistan’dan vatandaşlarının tahliye edilmesine ağırlık veren ülkelerden birisi de Belçika.

Belçika’nın Melsbroek Hava Üssü’ne, pazartesi günü iki askeri uçak Afganistan’dan 226 kişi getirdi. Bu gelenlerin bir kısmı Belçika vatandaşları, diğer kısmını ise Belçika’nın koruması altındaki Afgan vatandaşları oluşturuyor. Belçika, tahliye sürecinde toplam 400 kişiyi Afganistan’dan getirmeyi planlıyor.

Kabil Havaalanı’nda son bir haftadır süren kaosa tezat, Hava Üssü’ne inen tüm yolcuların sakin bir şekilde, sırasıyla tahliyesi gerçekleşti.

Avrupa’nın diğer kentlerine de Afganistan’dan tahliyeler sürerken, sivil toplum örgütleri siyasetçilere bütün mülteciler için gerekli insani yardımı yapılması çağrısında bulunuyor.

BM: Taliban toplu infazlar yapıyor

AB’de Afgan mülteci karşıtları artıyor

Bununla birlikte, Taliban yüzünden Afganistan’dan kaçan herkese AB’nin kollarını açarak “hoş geldin” demeyeceği çok açık.

AB dönem başkanı Slovenya Başbakanı Janez Jansa, sosyal paylaşım hesabından yaptığı açıklamada, “Anavatanları için savaşmak yerine kaçan herkese yardım etmek AB veya Slovenya'nın görevi değil." diyerek görüşlerini dile getirdi.

Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz, Afganistan’dan gelen hiç kimseyi almayacaklarını söyleyerek, ülkesinin katı göçmen politikasını özetledi.

Kurz, Avusturya basınına yaptığı son açıklamada, “Son birkaç yılda ve sonrasında Avusturya'ya 40 binden fazla Afgan aldık. AB’de en büyük Afgan topluluğuna sahip ülkelerden biriyiz.” diyerek sert politikalarından taviz vermeyeceklerini dile getirdi.

AB Dış İlişkiler ve Savunma Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ise 2001’de kabul edilen ancak hiçbir zaman yürürlüğe girmeyen mülteciler geçici koruma yönetmeliğinin uygulamaya sokulmasını istedi. Bu yönetmeliğin uygulamaya sokulmasına AB ülkeleri genelde sıcak yanaşmıyor.

AB Komisyonu’na göre, Afganistan’da yüzde 80’ini kadın ve çocuk 3,7 milyon kişinin Taliban yüzünden ülke içinde evini terk ettiği tahmin ediliyor.

Afganistan’dan önce komşu ülkelere daha sonra AB ülkelerine yönelik önümüzdeki aylarda beklenen göç dalgası Brüksel için şu anda en fazla baş ağrıtan konular içinde yer alıyor.

Sivil toplum örgütleri ise AB’nin korkusuna rağmen Afganistan’dan kaçanların yüzde 90’nının komşu ülkelerde ağırlanmasının beklendiği görüşünü dile getiriyor.

ABD, Kabil’den yaklaşık 21 bin 600 kişiyi daha tahliye etti

Fransa'nın göçmen politikası: Seçicilik