Çekilen kredi esnasında yapılan hayat sigortasının yenilenme süresiyle ilgili bildirimde bulunmayan banka haksız bulundu. Dava dosyasına göre, Celalettin P., 27 Kasım 2015’te bir kamu bankasından 130 bin TL bireysel kredi çekti. Vatandaşın 21 Eylül 2019’da vefat etmesi üzerine mirasçıları, bankaya başvurarak hayat sigortasından faydalanmak istedi. Banka, sigortanın birer yıllık yapıldığını belirterek, sözleşmenin yenilenmemesi nedeniyle bundan yararlanılamayacağını bildirdi.
MAKUL BİR SÜREDE TÜKETİCİYE BİLDİRİLMELİ
Aile, 12 aylık kredi taksiti olan 23 bin 810 TL’yi ödeyip, avukatları Fırat Bilici aracılığıyla İstanbul Anadolu 2. Tüketici Mahkemesi’ne dava açtı. Mahkeme, dosya kapsamında bilirkişiden rapor istedi. Raporda, “Davalı bankanın sözleşmenin devam eden yıllarında hayat sigortasını re'sen yenileme yükümlülüğü olmadığı ancak hayat sigortası süresi dolmadan önce makul bir sürede tüketiciye bildirimde bulunma yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle tam kusurlu sayılması gerektiği” kaydedildi.
Yeni Şafak'tan Abdullah Sarıc'nın haberine göre, mahkeme, davalı bankanın hayat sigortasının yapılması yükümlülüğünü yerine getirmediği sonucuna vararak aileyi haklı buldu. Ailenin bankaya ödediği 23 bin 810 bin TL’nin faiziyle geri verilmesine hükmeden mahkeme, Celalettin P. tarafından kullanılan kredinin kalan taksitleri yönünden de davacıların borçlu olmadığına karar verdi.
BANKA KALAN BORÇTAN SORUMLUDUR
Ailenin avukatı Fırat Bilici, mahkemenin kararıyla ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Kredi bağlantılı sigortalarda, kredi vadesi boyunca yenileme sorumluluğu kredi kullanana, sigorta sözleşmesinin yenilenmesine ilişkin bildirim yapma sorumluluğu ise kredi kuruluşuna aittir. Yine kredi kuruluşları verdikleri kredilerle ilgili olarak kredi kullandırılması esnasında zorunlu sigortaların yaptırılması hususunu kontrol etmek zorundadır. Bu sorumlulukları yerine getirmeyen bankalar kredi çekenin vefat etmesi halinde kalan borçtan bütünüyle sorumlu olmaktadır.”