Ekonomide "yumuşak iniş" zorlu hale geldi

ABD'de enflasyonun zirvesini yenilemesi, Fed'i agresif faiz artırımına zorlarken, piyasalarda ABD ekonomisine dair resesyon endişeleri arttı.

ABD'de enflasyonun yeniden 41 yılın zirvesine çıkmasının ardından ABD Merkez Bankası'nın (Fed) 1994'ten bu yana en güçlü faiz artırımına gitmesi, ülke ekonomisinin resesyona sürüklenme olasılığını artırdı.

Powell'ın resesyona neden olmaya çalışmadıklarını belirtmesine karşın agresif faiz artışı ve tüketici harcamalarının zayıflamaya başladığına dair işaretler piyasalarda resesyon endişelerini körükledi.

Yüksek faizler borçlanmayı daha pahalı hale getirirken, bu da tüketici talebi ve şirketlerin işlerini genişletmelerini baskı altına alarak ekonomik büyüme ve istihdamı yavaşlatıyor. Bu kombinasyonun, çalışanlar için daha zayıf ücret artışı ve şirketler için daha az fiyatlandırma gücüne dönüşerek sonunda enflasyonu aşağı çekebileceği savunuluyor.

Ekonomik görünüm umut verici olmazken, Dünya Bankası'nın son raporunda, Ukrayna'daki savaş, Çin'deki Kovid-19 karantinaları, tedarik zinciri kesintileri, ekonomilerdeki durgunluk ve yüksek enflasyonun bir arada gerçekleşmesi olarak bilinen "stagflasyon riskinin" büyümeyi baltaladığı belirtilerek, birçok ülke için resesyondan kaçınmanın zor olacağı öngörüsünde bulunuldu.

Analistler, yatırımcıların daha yüksek getirilerden yararlanmak için ABD hazine tahvilleri almasıyla doların değerinin yükselebileceğini, doların değer kazanmasının Amerikan ürünlerini daha pahalı hale getirerek ihracatı zorlaştıracağını ve Amerikan şirketleri ile ülke ekonomisine zarar verebileceğini kaydetti.

Resesyon ihtimali kayda değer oranda

Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü (PIIE) Kıdemli Uzmanı Joseph Gagnon, Fed'in 75 baz puanlık faiz artırımının doğru yönde atılmış bir adım olduğunu söyledi.

Öngörülen faiz oranı artış seyrinin makul olduğunu düşündüğünü ifade eden Gagnon, Banka'nın verileri izlemeye ve kendilerini gerektiği gibi ayarlamaya devam etmelerinin gerekeceğini kaydetti.

Gagnon, ABD ekonomisinde artan resesyon endişelerine değinerek, "Bence 2022'de resesyon ihtimali çok az ama 2023 veya 2024'te resesyon ihtimali kayda değer oranda, belki yüzde 40. ABD büyümesi, bu yıl yüzde 2 civarında yavaşlayacak ve muhtemelen gelecek yıl daha da düşecek." dedi.

Enflasyonun bu yılın sonunda ve gelecek yıl düşmesinin beklendiğine işaret eden Gagnon, ancak enflasyonun gelecek yıl yine de yüzde 3'ün üzerinde seyredeceğini düşündüğünü aktardı.

"Daha sert ve hızlı hareket etmenin ekonomik bir maliyeti var"

ING Uluslararası Ekonomistleri James Knightley, Padhraic Garvey ve Chris Turner'ın ortak kaleme aldığı analizde ise Fed'in daha sert ve hızlı hareket etmesinin ekonomik bir maliyeti olduğu belirtildi.

Analizde, artan resesyon risklerinin 2023 yazı için faiz indirimlerinin gündemde olacağı anlamına geldiğine işaret edildi.

Gıda ve enerji fiyatları göz önüne alındığında enflasyonun yüksek kalmaya devam etmesinin muhtemel olduğu belirtilen analizde, daha yüksek faiz oranları aracılığıyla talebi zayıflatma yükümlülüğünün Fed'in üzerinde olduğu aktarıldı.

Analizde, "En iyi tahminimiz, enflasyonun 2023'ün ilk çeyreğinin sonundan ikinci çeyreğe kadar hızla düşebileceği yönünde." denildi.

Ayı piyasası ne kadar sürecek?

 

Fed Başkanı Powell: Faiz artışları sürecek

 

Büyük krize hazırlıklı olun!