İşadamı fabrikası!

İş dünyasına yön veren şirketlerin kaptan köşkünde oturan isimlerin okulu Robert Kolej, bu yıl 150’nci yılını kutluyor. 1863’te Bebek’teki ahşap binada 6 öğrenciyle yola çıkan, bugün ise 10 bin mezunu olan okulun burs bütçesi 5 milyon dolar! Ve bunun 2 milyon doları 2 bin mezunun bağışlarından oluşuyor…
Akşam'dan Aylin Löle'nin haberine göre, Rahmi Koç’tan Mehmet Emin Karamehmet’e Hüsnü Özyeğin’den Cem Boyner’e, Türk ekonomisine yön veren isimleri yetiştiren Robert Kolej, bu yıl 150’nci yaşına giriyor. Yıllık 5 milyon dolarlık burs bütçesiyle adeta orta boy şirketlere taş çıkartan Robert Kolej’e, her yıl 2 bin mezun yılda ortalama 2 milyon dolar bağış yapıyor! Şu anda öğrencilerinin yüzde 24’ünün burslu olduğu okulda hedef bu oranı artan bağışlarla birlikte yüzde 30’a çekebilmek…
Bebek’teki ilk ahşap binada 16 Eylül 1863’te 4 öğretmen 6 öğrenciyle eğitime başlayan Robert Kolej’in bugün 47 ilden yatılı öğrencisi var. Lise olduğundan bu yana ise İstanbul sınırları içinden yatılı öğrenci alamıyor çünkü Anadolu’dan çok talep var. Robert Kolej, kurumsal olarak Robert College Foundation (Robert Kolej Vakfı) tarafından yönetiliyor. Vakfın 60-90 milyon dolar civarındaki menkul varlığı New York Borsası’na kote. Oradan elde edilen gelirin her yıl yüzde 5’ini eğitim masrafları için kullanabiliyor. 10 bin mezunun bulunduğu okul, bugün iş dünyasının en ünlü isimlerini de sıralarında ağırlamış durumda. Rahmi Koç, Hüsnü Özyeğin, Mehmet Emin Karamehmet, İbrahim Bodur, Cem Boyner, Vural Akışık, Ömer Koç, Jan Nahum, Serdar Bilgili, Can Paker gibi isimlerin hepsi Robert Kolej’de eğitim aldı…
Edebiyat öğretmeni beni davulcu sandı
Hakan Binbaşgil (Akbank Genel Müdürü): RC’de okumanın en ayrıcalıklı yanlarından birisi de ders dışındaki aktivelerdi... Son sene okulun tadını çıkarabilmek için de yatılı olmuştum. Futbol, voleybol, tenis, müzik kulübü vs derken bir ara kendimi uzun yıllar sonra tekrar folklor yaparken buldum. Bir gece performansımız vardı. O gece davulu ben çalıyordum... Ertesi gün yan sınıfta sevgili edebiyat hocamız Nurseli Hanım arkadaşlara aynen şöyle demiş “Ya çocuklar, dün davul çalan çocuğa dikkat ettiniz mi? Temiz yüzlü, düzgün birine benziyordu... Keşke bir imkanı olsa da o da sizlerin arasında bu okulda okuyabilseydi”... Arkadaşlardan da hemen anında cevap tabii “Hocam kendisi yandaki 3/C sınıfında...” RC günlerimi her zaman sevgi ile anıyorum. Çok şanslıydım...
Niye çalışmıyorsun?
Serdar Erener, Alamet-i Farika Reklam Ajansı Başkanı: En tembellerden biriydim. Sorunumu anlamak için beni bütün hocaların olduğu bir salona aldılar. “Niye ders çalışmıyorsun?” diye sordular. “I am busy” diye cevap verdim. Güldüler. “Devam et” dediler. Daha ne olsun:)
‘Önemliyim özgürüm tekim’
Ayşen Zamanpur- Silk&Cashmere Başkanı: Bizim okuldakiler kendilerine güvenirler. O gör­kemli Anglosakson binaların arasında, “Ben önemliyim, te­kim, özgürüm ama sorumluluklarımı bilmem gerek” duygu­sunu edindiğimi anladım çok sonraları...