BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaMakro EkonomiHangi taşlar yerinden oynayacak----

Hangi taşlar yerinden oynayacak

Hangi taşlar yerinden oynayacak
24 Haziran 2013 - 17:32 www.finansgundem.com

Fed’le gelen çalkantı, iç piyasayı nasıl etkileyecek? İşte senaryolar

FED Başkanı’nın sözleriyle başlayan ve Borsa İstanbul’da düşüş üstüne düşüş yaşatan panik duracak mı? Durana kadar neler olacak? İç piyasa buna nasıl dayanacak? İşin riskleri ne? Ekonominin usta ismi Güngör Uras, Milliyet’teki köşesinde önce sordu, sonra cevaplarını verdi. İşte Uras’ın kaleminden Türk ekonomisi…
Fed kararı sonrası Türkiye'de ekonomi nasıl etkilenecek?
Bu ne “entipüften”, bu ne “uyduruk” bir küresel ekonomi ki, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Ben Bernanke Efendi, “ABD’de ekonomi düzelmeye başladı” diye konuşunca, sarsıldı, çöktü... Dünyanın değişik ülkelerinde insanlar paralarını bir yerden alarak öbür yana aktarma telaşına kapıldı. Çok ülkede piyasalar alt-üst oldu.
Biz de bu çalkantıdan nasibimizi aldık. Borsada panik oldu. Endeks düştü. Piyasa faizi yükseldi.Dolar fiyatı tırmanışa geçti. Bazı yabancılar Türk Lirası’ndan dövize geçtikten sonra dövizleriniTürkiye dışına çıkardı.
Bugünden sonra neler olabilir? Önemli olan o... Ne var ki, olacakları bilmeye imkân yok. Sadece “olasılıklar”dan söz edilebilir.
Çalkantının 2 etkisi var
* Küresel piyasalarda çalkantı uzun süre devam edemez. Bernanke Efendi’nin konuşması üzerine pozisyon değiştirmeye başlayanlar (paraya takla attırarak, paradan para kazanma işinin ustaları) paralarını nerelerde park ettireceklerine yakında karar verecekler. Paralar yeni park alanlarına yönelecek.
* Pozisyon değişikliğinden Türkiye’nin büyük ölçüde olumsuz etkilenme riski yok. Bize gelen para “at ile deve” değil. Zaten azıcık. Büsbütün kuruyacak hali de yok. Vade biraz kısalsa, faiz biraz yükselse de, biz döviz ihtiyacımızı karşılamakta, dış borcu çevirmekte fazla zorlanmayız.
* Yabancılar borsadan, bonodan sistemi sarsacak ölçüde çıkmazlar.
Bu çalkantı bizi iki farklı alanda etkileyecek.
(1) Para ve sermaye piyasalarımızda yeni bir denge arayışı ortaya çıkacak.
(2) Küresel piyasalardaki değişim ve içeride para ve sermaye piyasasındaki değişim, iç piyasamızı (reel ekonomiyi) belli ölçüde sarsacak.
İç piyasada durum ne?
İç piyasada  durup dururken taşlar büyük ölçüde yerlerinden oynayacak:
(1) Döviz fiyatı, faiz bir miktar yükselecek. Borsa endeksi bir süre aşağılarda seyredecek.
(2) Borsa endeksinin bir süre aşağılarda seyretmesi reel ekonomiyi çok az etkileyecek. Fakat döviz fiyatı ile faizin yükselmesinin reel ekonomi üzerinde (üretim, yatırım, iç ve dış ticaret kesimlerinde) etkisi büyük olacak.
Döviz ve faizin yükselmesi, maliyetleri artıracak. Bu ise fiyat artışlarına ve sonunda enflasyonun yükselmesine yol açacak.
* Döviz ve faizin yükselmesi iç talebi olumsuz etkileyecek. Piyasalarda durgunluğu artıracak.
İnsanların bekleyişleri, moralleri ekonomiyi büyük ölçüde etkiler. İnsanların morali ve bekleyişi iyi ise, insanlar yarınlardan korkmuyor ise, daha çok harcarlar, daha çok yatırım ve üretim yaparlar. Daha çok insan çalıştırırlar.
Durgunluk riski var
* Talepte frene basılmasının olumsuz etkisinin devam etmesi nedeniyle derinleşen durgunluk piyasaları üzerken “Gezi Parkı” olayları bu durgunluğu artırmıştı. Piyasalarda iş hacmi daralmıştı. Bütün bunlara eklenecek olan küresel krizin Türkiye’ye yansıması durgunluğu derinleştirecek.
* Üreticinin, toptan ve perakende ticaret yapanların (hatta ihracatçının) döviz ve Faiz fiyatındaki artışı mal ve hizmet fiyatlarına kısa sürede yansıtması çok zor. Bu nedenle bir süre zarar ortaya çıkacak.
* Döviz ve faiz borcu olanlar ise döviz ve faiz fiyatının artışından olumsuz etkilenecek.
Hükümete iş düşüyor...
Ne yapalım ki, kaderden kaçmanın imkânı yok. Daha önce de bu filmi gördüğümüze göre iyimser olmaya çalışalım. “Çalkantı nasıl olsa uzun süre devam etmeyecek. Bir yerde duracak. Yeni döviz ve faiz fiyatına göre yeni dengeler kurulacak” diyerek paniğe kapılanları uyaralım.
Önemli olan morallerin, bekleyişlerin çok bozulmaması. Talebin daha fazla daralmaması. Üretimin daha fazla yavaşlamaması.
İşte bu noktada da hükümete büyük sorumluluk düşüyor. Hükümet şu günlerde halka, iş çevrelerine moral vermek ve bekleyişlerin kötüleşmesini önlemek zorundadır.
YORUMLAR (9)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • bbb30 Haziran 2013 14:16

    İnsanlar fakirleşecek, tefeci ve para sahibi birkaç kişi para kazanacak diyor ve hükümette birşey yapamaz diyor ve yapacak birşey de yok diyor. Buna da sadece gülüyor. Demek ki para sahipleri bütün dünyada istediği gibi cirit atıyorken ülkeler maalesef istenilen huzura kavuşamıyacak. Hükümetler o zaman ihtiyacı kadar likiditeyi piyasalarına basacak bu arada mutlaka imalatı da canlı tutmak için teşvikler verecek. Sıcak para girmesiyle, yüksek faizle ve yurt dışında dövizle borçlanıpm kur riski almaya gerek kalmayacak. Aksi taktirde sömürü devam edecek. Önce ülke kendi imalatını artık yapmalıdır. Hemen her sektörde. Otomotiv öncelikli olmak üzere...

  • voyager29 Haziran 2013 00:46

    her ay 10 milyar dolar açık ver sonra suçu başka yerde ara olallllllllllaaaaaaaaaaaaal laaaaaaaaaaaaa ne ala memleket

  • YILMAZZ25 Haziran 2013 12:42

    SOLO NİCKLİ ARKADAŞ..DEVLETİN RESMİ RAKAMLARINI YAZDIM,,FANATİKLİK YAPACAĞINA AÇ GÖZÜNÜ BİR DAHA OKU ,BAK BAKALIM KAMU BORÇ RAKAMLARI 2012 SONUNDA NE KADARA ÇIKMIŞ..SICAK PARA İLE DÖNEN BİR EKONOMİ VE BU SICAK PARA İLE FİNANSE EDİLEN CARİ AÇIK VAR..SICAK PARA GELMEZSE STOP EDERSİN...İŞKEMBEDEN ATIP TÜRKİYENİN DIŞ BORCU YOK DİYECEĞİNE ,MADEM CEVAP VERİYORSUN RAKAMLARI KOY ORTAYA HARCADIĞIN HARFLERDE BİR İŞE YARASIN..!!

  • asilmemo25 Haziran 2013 00:49

    Güzel ve doğru sözler,önce doğru insanı bulmalı,

  • salo195724 Haziran 2013 23:05

    YILMAZZ,ÜLKENİN DIŞ BORCU YOK,BORCU OLAN FİRMALAR.BU KRİZİ YARTTIKLARI GİBİ HERHALDE DÜZELTMESİNİDE BECERECEKLER.YIKMAYI ÇOK GÜZEL BECERİYORLAR.BİRLİK OLUP BU ORTAMDA HÜKÜMET DÜŞÜRMEYE KALKTILAR.

  • fatma24 Haziran 2013 22:27

    bu zamana kadarki teğet geçti bu herhalde delip geçecek inşallah olmaz

  • kartal24 Haziran 2013 21:09

    Türk ekonomisinin pamuk ipliğine bağlı olduğu bir kez daha belgelendi.

  • YILMAZZ24 Haziran 2013 21:01

    Sayın Uras'ın yazısındaki iki maddeyi ele alalım,,,!! Döviz ve faizin yükselmesi, maliyetleri artıracak. Bu ise fiyat artışlarına ve sonunda enflasyonun yükselmesine yol açacak. * Döviz ve faizin yükselmesi iç talebi olumsuz etkileyecek. Piyasalarda durgunluğu artıracak.. İnsanın içinden daha ne olsun.! demek geliyor..!ancak bununla kalırmı sorusunuda eklemek lazım..olasılık dahilinde ortaya koyulan bu durum, oluşan güven ortamına ek olarak işsizliğin artmasıyla birlikte , ekonomik anlamda risklerin artacağını göstermezmi?ülkelerin ekonomik tabloları para piyasalarında oluşan trendler gibidir,gezi parkı olayları olmasaydı bile ekonomide gelinen nokta çokta parlak değildi,2002’de 129.6 milyar dolar olan Türkiye’nin toplam dış borcu, 2012 sonunda 336.9 milyar dolara fırladı. Bunun içinde kamunun dış borcu yüzde 59,8 oranında net 38.6 milyar dolar artarak 64.5 milyar dolardan 103.1 milyar dolara yükseldi. Merkez Bankası’nın dış borcu 22 milyar dolardan 7.7 milyar dolara gerilerken, özel sektörün dış borcu ise 2002-2012 döneminde yüzde 425’le artış rekoru kırdı. Bu dönemde net 183 milyar dolar büyüyen özel sektör dış borcu 43.1 milyar dolardan 226 milyar dolar.!!!tablo bu.!doların geldiği noktada önümüzdeki dönem seçim beklentisi olan bir ülkede yabancı yatırımcının ne yönde bir karar verebileceğini kestirmek mümkünmü?çalkanılı bir döneme girildiği kesin!ve önümüzdeki dönem içinde ekonomik anlamda umutlu olmamızı gerektirecek kriterler ne yazıkki çokta fazla değil.!!arada durulmalar olacaktır ancak dolar endeksinde oluşan trend yapılan bütün tahminleri altüst edecek ve 2 liraların üstüne doğru yol alacaktır,,içerde kredi kartı borçluları ,ayrıca konut kredilerindeki riskleri gözardı etsek bile,özel sektörün borcu düşüldüğünde bu durumun yansımaları ağır ekonomik kayıplarla karşılaşmamıza neden olacaktır...yanılayacağımı sanmıyorum ama umarım yanılırımda,yeni bir ekonomik kabus yaşamak zorunda kalmayız.!!

  • haci24 Haziran 2013 19:20

    türkiye hikaye yahu, altı boş. ağır vergi, özelleştirme, yabancı sıcak parası, ithalat, nüfus artışı ile dönen ekonomi mi olur? üretim lazım üretim