Fransa'da meclis emeklilik reformu gensorularını kabul etmedi

Cumhuriyetçiler Parti (LR), merkez sol Sosyalist Parti (PS), Komünist Parti (PCF) ve aşırı sol Boyun Eğmeyen Fransa Hareketi, Başbakan Edouard Philippe'in anayasanın 49-3. maddesini uygulayarak Meclis'te emeklilik reformunu oylanmadan geçirme kararını eleştiriyor.

Bu sebeple hükümete özel yetkiler veren bu maddenin kullanılmasını engellemeyi hedefleyen partiler meclise gensoru önergeleri sunmuştu.

Oylamaya sunulan önergelerden LR'nin sunduğu 148 "evet" oyu alırken, PS, PCF ve LFI'nin birlikte verdiği ise 91 oyda kaldı. Böylece her iki önergenin kabulü için gerekli olan 289 sayısına ulaşılamadı.

LR Grup Başkanvekili Damien Abad, oylamadan önce yaptığı konuşmada hükümetin söz konusu kararın daha önce benzeri görülmemiş bir "fiyasko" olduğunu söyledi.

Paris başta olmak üzere ülke genelinde dün reforma karşı gösteriler düzenlenmişti.

Başbakan Edouard Philippe, cumartesi günü mecliste çoğunluk iktidar partisinde olmasına rağmen reformun oylanmadan geçirileceğini duyurmuştu.

Emeklilik reformu ne öngörüyor?
Fransızların yüzde 75'inin geri çekilmesini veya üzerinde değişiklik yapılmasını istediği emeklilik reformu, memur ve işçi ayrımını ortadan kaldırmayı öngörüyor.

Reforma göre emeklilik sistemine tek bir düzen getirilecek, çeşitli sektörlere tanınan ayrıcalıklar ve 42 emeklilik türü peyderpey kaldırılacak.

Emeklilik yaşının 62 olarak kalması ancak işçilerin tam maaş almak için 64 yaşına kadar çalışması öngörülen reforma göre, 1975'ten önce doğanlar yeni sistemden etkilenmeyecek.

Reformda, emeklilik maaşının çalışma süresince elde edilen puana göre hesaplanacağı belirtiliyor.

Ayrıca emeklilik maaşının en az 1000 euro olması öngörülen reformun 2022 itibarıyla uygulanması bekleniyor.

Hükümet, bu reformun Fransızların lehine olacağını, halk ise reformun uygulanması halinde emeklilik maaşının düşeceğini savunuyor.

Reform tepkisi

Paris başta olmak üzere ülke genelinde reforma karşı 5 Aralık'tan bu yana farklı günlerde yüz binlerce kişinin katıldığı birçok gösteri düzenlenmişti.

Sarı yeleklilerin eylemlerinde olduğu gibi reform karşıtı protestolarda da polisin gazetecilere ve eylemcilere uyguladığı şiddet tartışmalara neden olmuştu.

Reforma karşı yapılan grevler nedeniyle de ulaşım, sağlık ve kamu hizmetlerinde aksamalar yaşanmış, özellikle Paris'te günlük hayat felç olmuştu.