Ana SayfaGündemHakan Atilla'nın davasında bundan sonra neler olacak---

Hakan Atilla'nın davasında bundan sonra neler olacak

1 / 9
Hakan Atilla'nın davasında bundan sonra neler olacak
04 Ocak 2018 - 15:03 www.finansgundem.com

Türkiye'nin gündemini geçen yıldan bu yana meşgul eden ve kamuoyunda "Reza Zarrab davası" olarak bilinen ancak resmi adı "ABD, Mehmet Hakan Atilla'ya karşı" olan yargı sürecinde karar çıktı.

Jüri, yaptığı değerlendirme sonucunda eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'yı yöneltilen altı suçlamanın beşinden suçlu buldu. 

Atilla'ya ABD ve özellikle de "ABD Hazine Bakanlığı'nı dolandırmak için kumpas kurma", "Uluslararası Acil Ekonomik Güç Yasası'nı (International Emergency Economic Powers Act) delmek için kumpas kurma", "bankacılık sisteminde sahtekarlık yapma", "bankacılık sisteminde sahtekarlık yapmak için kumpas kurma", "kara para aklama" ve "kara para aklamak için kumpas kurma" suçlamaları yöneltildi. 

Jüri, kara para aklama haricinde tüm suçlardan Atilla'yı suçlu buldu. 

Davada tutuklu bulunan diğer isim olan Türkiye, İran ve Makedonya vatandaşı iş adamı Reza Zarrab da yargılama süreci başlamadan önce savcılıkla anlaşarak suçunu kabul etti. Zarrab, davada iddia makamı adına tanıklık yaptı. Zarrab'ın savcılıkla yaptığı anlaşma kapsamında, ailesi ile birlikte Tanık Koruma Programı'na dahil edilme olasılığı da bulunuyor. 

Atilla ve Zarrab'ın çarptırılacağı cezaya ise davanın hakimliğini yapan New York Bölge Mahkemesi Yargıcı Richard Berman karar verecek. Karar duruşmasının ise 11 Nisan'da yapılması planlanıyor. Bu süre içerisinde verilecek cezayla ilgili hem Atilla hem de hem de iddia makamı ile görüşmeler yapılacak. 

Zarrab için ise savcılığın davaya konu iddialarını desteklemekte kendisine ne kadar katkıda bulunduğuna dair görüşünü yargıçla paylaşması bekleniyor. Savcılık, Zarrab'ın davasına "önemli katkı" yaptığı yönünde bir değerlendirme yapması halinde, ceza indirimi talep edebilir. 

Davanın görülmesine New York'ta 27 Kasım'da jüri üyelerinin seçimiyle başlandı. Jüri seçiminin ve hem savunma hem de iddia makamının açılış konuşmalarının tamamlanmasının ardından tanıkların dinlenmesine geçildi. Zarrab, 29 Kasım günü tanık olarak ifade vermek amacıyla kürsüye çıktı ve sekiz günün ardından 7 Kasım'da ifadesini tamamladı. 

Dava boyunca Atilla'nın yanı sıra ABD Hazine Bakanlığı'nın yetkilileri ve 17 Aralık 2013'teki yolsuzluk soruşturmasında görev alan eski Komiser Yardımcısı Hüseyin Korkmaz'ın da olduğu bir dizi isim tanık olarak ifade verdi ve mahkeme salonunda özellikle 17 ve 25 Aralık 2013'teki soruşturmalar kapsamında yapılan telefon dinlemeleri dinlendi. 

Jürinin değerlendirmesine ise 20 Aralık Çarşamba günü başlandı. Jüri, üç günlük değerlendirmede oybirliğiyle bir karara varamaması üzerine Noel ve yeni yıl nedeniyle uzun bir ara verildi. Aranın ardından 3 Ocak'ta tekrar toplanan jüri üyeleri arasında, ilk günkü değerlendirmede oybirliği sağlandı. 

Davada biri Zarrab, diğeri de Atilla olmak üzere iki tutuklu tanık yer aldı. Savcılığın son hazırladığı iddianamede ise Atilla'nın yanı sıra Zarrab ve eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın da bulunduğu toplam dokuz kişiye yönelik suçlamalar yer alıyordu. 

Dava sırasında da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın isimleri tanık ifadelerine geçti. 

Türkiye, bu davayı "kendisine dönük açık bir kumpas" olarak nitelendiriyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 17-25 Aralık 2013'te yapılan yolsuzluk soruşturmalarını "tarihin en büyük tuzaklarından biri" olarak tanımladı ve aynısının şimdi ABD'de tekrarlandığını söyledi. Ayrıca, davanın savcıları hakkında da soruşturma başlatıldı. 

Kararın açıklanmasının ardından Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Bu davanın siyasi olduğu çok net ortadadır. Bu dava, FETÖ'yle (Fethullahçı Terör Örgütü) FBI, CIA ve ABD yargısının işbirliğinin somut bir ispatıdır" dedi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da çıkan sonucu "skandal bir davanın skandal bir kararı" olarak nitelendirdi. 

Yargıç Berman ve New York Güney Bölgesi Savcı Vekili Joon Kim de dava öncesinde Türkiye'den gelen eleştirilere yanıt verdi. Yargıç Berman, üçüncü tarafların tercümanlar da dahil olmak üzere mahkeme süreciyle bağlantılı kişileri etkilemeye çalıştıklarını ve bunun tekrarlanması halinde ilgili makamlara haber vereceğini söyledi. Savcı Kim de Türkiye'den gelen suçlamaları "saçmalık" olarak nitelendirdi. 

Hukuki boyutlarından çok siyasi yönleriyle ön plana çıkan ve kamuoyunda "Zarrab davası" olarak bilinen soruşturmaya dair bugüne kadar mahkemeye sunulmuş, üzerinde gizlilik olmayan belgelerin yanı sıra dava sürecinde yaşananları inceleyerek, derlendiği önemli konu başlıkları şöyle:

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster