‘Türkiye en az % 6’larda büyümeli’

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Türkiye’nin uzun dönemde yüzde 6’lar seviyesinde büyümesi gerektiğini söyledi

TÜSİAD CEO Forumu Toplantısı’nda konuşan Yılmaz, gelişmiş ekonomilerin hâlâ tam anlamıyla toparlanma sürecine giremediğini, gelişmekte olan piyasa ekonomilerinde de büyümenin yavaşlamaya başladığını artık küresel ölçekte düşük büyüme olgusundan bahsedildiğini dile getirdi.
İş dünyası açısından en önemli olanın şu an içinde olunan düşük büyüme döneminin ne kadar kalıcı olduğu sorusu olduğunu belirten Yılmaz, “Genişleyici mi olur, daraltıcı mı olur bilmem ama maliye ve para politikalarıyla büyümenin sağlanamayacağını, bir defa daha ve umarım son defa tecrübe etmiş olduk” dedi.
Derviş: TL değerli
Brookings Enstitüsü Küresel Ekonomiden Sorumlu Başkan  Yardımcısı ve Sabancı Üniversitesi Uluslararası Danışma Kurulu Üyesi Kemal Derviş de, “Uzun vadeli büyüme gereği açısından şu anda bile TL’nin fazla değerli olduğu kanısındayım” dedi.
Derviş, ABD’deki borç tavanı hızının Türkiye gibi orta gelirli ülkelerin orta vadedeli, yani 10-30 yıl içindeki büyümesine etki etmeyeceğini söyledi.
Türkiye’de büyümenin yüzde 6’nın altına düşmemesi gerektiğini vurgulayan Derviş, “Yüzde 6’yı hedeflememiz gerekli ama onu da hedeflerken krize girmemek için, ilerde bir finans sorunuyla karşılaşmamak için cari açığın da bence en az yüzde 6’nın altında olması gerekiyor. Yüzde 6’nın üstünde bir büyüme, yüzde 5-5.5’lik bir cari açığı da finanse edebiliriz gibime geliyor” diye konuştu.
‘İnovasyon devam etmeli’
Forumda bir sunum gerçekleştiren Northwestern Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr Robert J. Gordon ise 2004’ten bu yana kişi başına düşen gelir gözönüne alındığında gerçek bir büyümenin yaşanmadığını söyledi.
Büyümeyi yavaşlatan etkenlerin nüfus, eğitim, eşitsizlik ve borç  olduğunu belirten Gordon, “Örneğin ABD’de bireylerin üniversite eğitiminden dolayı 1 trilyon dolarlık eğitim borcu var. Ancak bu durum insanların iş gücü becerilerine aynı şekilde yansımıyor” dedi.
Üretkenlikteki büyümenin ise ABD’de yüzde 1.47, Avrupa’da yüzde 0.79, Türkiye’de ise yüzde 2.51 olduğu bilgisini veren Gordon şunları kaydetti:
“Peki bugün nereye gidiyoruz? İnovasyonlar devam etmezse büyümenin de devam edemeyeceği ortada. Ekonomik büyüme için teknoloji ve inovasyon önümüzdeki kırk yılda da geçmiş kırk yıl kadar önemli olacak. Geçmişteki icatları aynı hızla  gelecekte de sürdürmeliyiz ama ne yazık ki bunu yapamayacağız gibi gözüküyor. İnovasyon yine olacak ama 1972 öncesinin yalnızca 3’te 2’si kadar etkili olacak. Bu da kaçınılmaz olarak, ekonomik büyümenin yavaşlamasına sebep olacak.”