Fitch Türkiye'ye şantaj mı yapıyor?

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, seçim sonrası yüksek büyüme yanlısı bir ekonomi yönetimi çıkmasının risk yaratabileceğini söyledi

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, seçimlerden sonra ekonomi yönetiminde değişiklik olması halinde, yeni oluşacak ekibin ne kadar büyüme yanlısı politikalar izleceyeceğinin önemli olduğunu ve büyüme yanlısı politikalar izlendikçe Türkiye'nin eskiden yaşadığı dengesizliklerle tekrar karşı karşıya kalabileceğini belirtti.

Paul Rawkins, "Ekonomi yönetimi bir noktada görevi başkalarına devredecek. Burada mesele belki de yerine gelecek ekibin şu anki ekibe kıyasla ne kadar büyüme yanlısı olacağı" dedi.  Rawkins sözlerine şöyle devam etti: "Buradaki risk şu: Ekip büyüme yanlısı oldukça, merkez bankasının üzerindeki faiz indirme baskısının artması ve belki de şu anda yüzde 4 büyümesi daha yüksek bir olasılık olan Türkiye'nin yüzde 5 büyümesi arzusunun geçmişte yarattığı dengesizliklere geri dönülmesi" dedi.

Fitch'in bu açıklamaları üzerine Sabah yazarı Şefer Oğuz köşesinde Fitch Türkiye'ye şantaj yaptığını savundu. İşte Oğuz'un o yazısı;

Önce "başkanlık sistemi sorun olur" dedi. Şimdi de "hızlı büyümeniz riskli" diyor. Bunu diyen, kredi derecelendirme kuruluşu Fitch...

Ülkelere not versin diye para alıyor. Ama işini genişletmiş gibi... Anlaşılan sadece not vermiyormuş. Ayar vermeye kalktığına göre...

Geçen yıl yerel seçim öncesi, sandığı ekonomi üzerinden etkilemek için yola çıkan kriz korosunda Fitch de vardı. Üzerine düşeni yaptı ve "Kırılgan Beşli" yalanını, kredi notu düşürme şantajıyla destekleyip durdu. Erdoğan Yenikapı Mitingi'nde 2 milyon insan toplayınca söylem değiştirdi, sandıktan "tek parti Ak Parti" çıkarıverdi.

Fitch'in dünkü açıklaması son derece tuhaf: "Seçimler sonrası ekonomi yönetiminde değişim olursa, bu ekibin ne kadar ekonomik büyüme yanlısı olacağı önemli, yüksek büyüme yanlısı bir ekip risk yaratabilir."

Bu bir şantaj ve açıklamanın barındırdığı kodlar, şantajın küstahlığını daha da belirgin hale getiriyor.

HIZLI BÜYÜME: Peki neden? Çünkü 2011'de %8.8'lik oran ile Türkiye'nin küresel ekonomideki güç dengelerini sarsmaya başladığını gördüler. 2023'te ilk 10 ekonomi arasına girme hedefinin ciddiyetini kavrayıp, "acaba hangimizi ilk 10'dan edecek?" kaygısını hissettiler.

FAİZİ İNDİRME: Peki neden? Büyümeci ekip iş başına gelirse, paradan para kazananların işi zorlaşacak. Belli ki böyle bir ekip, düşük faiz ilkesiyle hareket edecek. Hal böyle olunca finansal tiranların Türkiye'yi faiz üzerinden sömürme planları aksayacak.

ADAMLARIMIZA DOKUNMA: Peki neden? 2012 yılını hatırlıyorum. Bugün hâlâ bazıları kabinede olan bir ekip, "temkinli büyüme" teorisini savundu ve gaz-fren tartışması başlattı. Ben bunları "içeriden el frenini çekenler" diye tanımlamıştım. Sonuçta "5'inci vitesten 4'e ineceğiz" dediler oysa neredeyse ekonomiyi rölantiye (%2.2) düşüreceklerdi. Büyümeci ekipte bunların olmayacağı kesin.

SONUÇ: Fitch ürür, kervan yürür! Hem de hızlanarak...