Volkan Karsan [email protected]

Pandeminin dolaylı hastalıkları

Dikkat zararları kalıcı olabilir...

Diyerek başlayalım yazıya...

Hemen aklınıza kalbin, böbrekleri, ciğerlerin gördüğü zararlar ya da psikolojik etkiler nedeniyle beyin sağlığımızı kaybetme ihtimali gelmesin...

Efendim Kovid 19 salgını sırasında hastalığı geçirenler de, geçireceğim endişesi taşıyanlar da bir takım kalıcı hasarların sahibi olabilirler... Uzmanlar da zaten bu konulara dikkat çekiyor, parmak basıyor...

Bizim saptamalarımız ya da endişelerimiz başka konularla alakalı...

Mesela moto kurye sayısı ve onların kötü alışkanlıklarının artışı...

Mesela evden çalışma denince büro dışında her yerden çalışma mı anlaşılmalı?

Moto kurye konusundan başlayalım... Ferhan Şensoy'un bir oyununda vardır...

Kendisini İstanbul'da en bilinen yere götüremeyen şoföre sorar; “Sen nerenin taksisin?” diye  ve “Bolu'nun abi” cevabını alır. Bunun üzerine “Bolu'nun taksi şoförü değil aşçısı meşhur...” der...

Şimdilerde de moto kurye göçü başladı taşradan büyük şehirlere... Demek ki moto kuryesi ile meşhur birçok Anadolu kentimiz var... Ama özellikle sokağa çıkma yasağı olan gün ve saatlerde bu  iki teker kullanıcıları o denli kuralsız bir yaşam sürüyorlar ki, insanın endişesi tavan yapıyor; Bu kuralsızlık, kurallara uymayı bir türlü bünyesine kabul ettiremeyen insanlarımızın hafızasında kötü bir alışkanlık olarak kayıt oluşturacak diye... Eğer mümkün olur da normale dönersek, o zaman moto kuryeler trafiğin kabusu olabilirler... Ya da onların ağzından şunu duyabiliriz: Nerede o pandemi günleri tüm yollar bizimdi, Şimdi yeni yeni adetler çıktı iki adım gidemiyoruz...

Gelelim evden çalışma konusuna... İş günleri ortalıkta oluşan kalabalığın işi gücü olmayanlardan mı meydana geldiğini sanıyorsunuz? Kesinlikle değil... Onların önemli bir bölümü büroda bulunma  zorunda olup, ancak risk almaması istenen bir çok çalışan... Dizüstü bilgisayarı, cep telefonu ve hatta şirketin altına verdiği aracı ile haydi kırlara, bahçelere, parklara, sahillere çalışmaya diyenler... Yaz tatili konforunda çalışma yaşamı... Size tatilden çalış denmiyor arkadaşlar... Büroya gelme evinden çalış deniyor... Yani yatak odasından çık salona geç ve mesai bitene kadar orada çalış deniyor... Pandemi bittiğinde yeni çalışma hayatında izin talepleri patlama yapacak her halde...

Bir de evlere servis, alışveriş kapına gelsin konusu var... Gün gelip her şey normale döndüğünde bakalım kaç kişi eliyle taze, iyi malı seçmeyi hatırlayacak. Kaç kişi kendisine dayatılan fiyatla değil, fiyat karşılaştırması yaparak, dolaşıp uygununu arayarak alışverişi hatırlayacak. Alışverişte ucuza alma konulu son yazıma gelen bir yorumda değerli bir arkadaşım, okurum şu satırları yazmış;

Bir ben yapıyorum zannediyordum. Moralim düzeldi. Ama doğrusu, zenginin de bunu yapması lazım. Fakirin hakkı ancak böyle korunur. Param var deyip istenileni verdiğinizde, unutmayın ki dar gelirliyi o üründen mahrum ediyorsunuz.

Salgına dönüşmemesi dileğiyle pandemi dönemine mahsus son bir hastalığa daha parmak basayım:

Bu konuda özellikle kötü niyetlilerin virüsten kuvvetle etkilenme ihtimali var. Ekonomik bağışıklık sistemi zayıf olanları tamamen konu dışı tutuyorum. Kira ödemekten vaz geçen kiracılar... Krizi fırsat bilip ev sahiplerine önce aksatma, sonra azıcık ödeme daha sonra da hiç ödememe şeklinde gelişen hastalık yaklaşık bir senedir dalga dalga yayılıyor. Ödemelerini düzgün ödeyen kiracılar çok özel bir dürüstlük sembolü gibi parmakla sayılacak gibi azalıyor. Zamanında kirasını ödeyen kiracısı olanlar sinir hastası olmaktan kurtuluyor....

UNUTMAYIN… Bu dünyayı torunlarımızdan ödünç aldık.BUGÜN ÇEVRE İÇİN BİR ŞEYLER YAPMIŞ OLMANIZI DİLİYORUM.