SPK Yasası'na ceza itirazı

Sermaye Piyasaları Kanun taslağının bu hafta Meclis'te gündeme gelip oylanaması bekleniyor. Yaklaşık bir yıldır çalışılan kanun taslağında birçok yenilik bulunuyor.
Hürriyet'in haberine göre, 160 maddeden oluşan kanun taslağının geneli için ‘olumlu’ bir değerlendirme yapan Neta Yatırım Menkul Değerler Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bayramoğlu, taslağın mevcut hali ile bir kaç önemli sorun taşıdığı görüşünde. MÜSİAD başkanlığı yanı sıra Ak Parti Rize Milletvekilliği de yapan Bayramoğlu, “Hazırlanan SPK Kanun taslağı oldukça önemli düzenlemeler içeriyor. Fakat bir kaç önemli noktada sorun olduğunu tespit ettik. Hem Meclis’te bulundum hem MÜSİAD başkanlığı yaptım. Şimdi de yatırımcının nabzını iyi tutabiliyorum. Masanın hemen her yanında bulunduğum için bu eksiklikleri daha rahat görebiliyorum” dedi.
Mevcut kanun taslağında yer alan 4 maddeye ilişkin sorun tespit ettiklerini ifade eden Bayramoğlu, “Kadayıf çok güzel hazırlanmış ancak kaymağı eksik” benzetmesi yaparak şunları söyledi: “Türkiye’de 400 civarında şirket halka arzedilmiş durumda. Ancak 5-10 büyük hisse senedi işlem hacminin yüzde 90’ını gerçekleştiriyor. Geri kalan hisseler yüzde 10’a denk geliyor. Hisse senetlerini de tabana yaymak gerekir. Bir kaç büyük firmanın yön verdiği borsada sağlıklı bir sistem oluşmaz. Sisteme çekebileceğimiz küçük ve orta boy 1 milyona yakın yeni yatırımcı var. Bu kesim 20-30 bin lira yatırım yapabilecek bir kesim. Bu kesimi sisteme kazandırdığımız takdirde ekonomimiz için de sağlıklı bir durum oluşur. O nedenle bu kesime güven veren ve ürkütücü veya piyasadan caydırıcı düzenlemeler yapmamaya özen göstermeliyiz.”

YATIRIMCI TEDİRGİN

Piyasa bozucu işlemler için getirilmesi planlanan bir takım cezai yaptırımların da olduğunu kaydeden Bayramoğlu, “Ancak, bunlar tedirgin edici düzenlemeler. Bu durum büyük yatırımcıları tedirgin edebileceği gibi, yerli yatırımcının da yurdışına kaçmasına yol açabilir. Örneğin 103’üncü madde 20 bin liradan 250 bin liraya kadar ceza-i yaptırım getiriyor. Yine 104’üncü madde de ise piyasa bozucu işlemlerde 20 bin liradan 500 bin liraya kadar ceza verilmesini öngörüyor” dedi.

YORUMA AÇIK OLMAMALI

Bayramoğlu, piyasa bozucu eylemlerin daha net ifade edilmesi gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Yoruma açık hiçbir madde olmamalı. Suç olmadığı zaman ceza da olamayacağına göre daha net ifadeler olmalı. Bu ifadeler sadece yönetmeliğe bırakılmamalı. O nedenle 104. Maddedeki piyasa bozucu işlemlerin açık bir tanımlaması yapılırsa piyasa da neyi yapıp neyi yapmayacağını net bir şekilde öğrenir ve yoruma fırsat kalmamış olur. Borsada en çok sorun oluşturan durum, suistimal oluşturan husus içerden bilgi edinmek sureti ile yapılan işlemler, yani insader trading. Bu konu 106. Maddede düzenlenmiş. Fakat diğer işlemlerde asgari cezalar bulunurken bu maddede asgari ceza haddinin olmaması önemli bir eksiklik.”
Parası olan kurtulur
107’nci maddenin de önemli olduğunu kaydeden Bayramoğlu, “ Piyasa bozucu bir takım hareketlerde 500 bin TL’ye kadar ceza veriliyor. Ancak burada pişmanlık gösteren parayı yatırarak kurtuluyor. Ancak aynı işlemde 10 bin lira yatırarak işlem yapana da 500 bin TL ödeme yükümlüğü getiriliyor. Oysa 10-20 bin TL ile işlem yapan birisinin 500 bin TL ödemesi mümkün değil. Bu durumda hapis yatacak. Bu sınır 50 bin TL olmalı. Aksi taktirde bu madde küçük ve orta seviye yatırımcıları çok tedirgin edeceği için ya piyasadan uzaklaşacak ya da yatırımlarını yurt dışından yapmaya başlayacak. Bu da gerçek kaynaklarımızın yurt içinde değerlendirilmesine mani olacak. Hedeflenen caydırıcılık, yasak olan şeyi yapmayı caydırıcılıktan çok, piyasadan caymak ve kaçmak gibi bir noktaya gelebilir ki, bu da hedeflenenin tam tersi bir durum olur” dedi.
Beyaz bir sayfa açılmalı
ALİ Bayramoğlu, sermaye piyasasının 20-25 yıllık geçmişi olduğunu da belirterek şunları anlattı: “Bu süreçte sayıları 3 bin dolayında tahmin ettiğimiz işlemciler sistem dışında kalmış durumda. Hiçbiri de hapis cezası almadı ancak davalar ile boğuşuyorlar. İçinde mutlaka suçlu olanlar da vardır. Fakat burada bir ‘beyaz sayfa’ açmak gerektiği kanatindeyim. En azından cezalar ertelenebilir.. Burada kişiye yönelik değil sisteme yönelik, yani işlem yapmaya yönelik suçlarla ilgili bir düzenlemeye ve yeniden yapılandırma yapmaya ihtiyaç var.”