Küresel iflas riskleri azalıyor

Küresel ekonominin geçen yıldan daha iyi performans göstereceği beklentisin güçlenmesi finans piyasalarına da yansıyor. ABD Başkanı Donald Trump'ın yarattığı korumacılık endişelerinin yatışması, Fransa'da seçimlerin sona ermesiyle politik şok riskinin azalması ve Çin'de pro-aktif politikaların ekonomiye olumlu yansıdığı kanısı küresel iflas risklerini azalttı. Küresel ekonominin bu yıl 2010'dan bu yana en iyi performansı göstereceğini öngören İngiliz bankacılık grubu Standard Chartered'a göre birçok ülke ilgili iflas riski algısı son 1 yıl içinde azaldı.

Bankanın, borçların ödenmeme riskine karşı sigorta maliyeti olarak tanımlanan ve ülkelerin temerrüt riskini ifade eden CDS (Kredi Temerrüt Takası) göstergelerine dayanarak yaptığı analize göre, Fransa, İtalya, ABD ve Almanya'nın CDS'leri kötüye gitse de genel olarak birçok ülkenin görünümü iyiye gitti. 35 ülkenin CDS'lerine bakıldığında CDS'leri 3000 puanın üzerinde seyreden Venezuela'nın yanı sıra Yunanistan ve Ukrayna hala en riskli ülkeler. Ancak bu ülkeler dahil olmak üzere toplam 31 ülkenin spread'leri Mart 2016'dan bu yana daralma kaydetti.

Türkiye'nin 5 yıllık CDS primi yılbaşından bu yana düşüşte. Ocak ayında 300 puana çıkan Türkiye'nin CDS primi nisan ayından bu yana gerileme trendi içinde ve cuma günü akşam saatleri itibariyle 207 puan civarında. Brezilya'nın CDS'leri 201, Portekiz'in 198, Rusya'nın 153 puanda. Almanya 15 baz puan ile CDS'i en düşük ülkelerden.

Yatırımcının en risksiz ülkeler arasında değerlendirdiği İrlanda'nın risk primi 38 puan iken, Japonya'nın CDS'leri 45 puanda. İtalya, 159 puanla Avrupa'da CDS'lerin en yüksek olduğu ülkelerden.

Gelişmiş ülkelerin CDS'leri yükseldi

Standard, son 1 yılda büyük ekonomilerin CDS'lerinin hızlı bir yükseliş gösterdiğine dikkat çekti. Seçim maratonu yaşayan Fransa'nın CDS'lerinin yüzde 65 yükseldiğini kaydeden kuruluş, siyasi çalkantılar yaşayan İtalya'nın CDS'lerinin geçtiğimiz yıl yüzde 42 yükseldiğini bildirdi. Trump'ın küreselleşme karşıtlığıyla gündeme geldiği ABD'nin seçim yılında CDS'lerin yüzde 13 yükseldiği ifade edilirken, Euro Bölgesi'nin lokomotifi olarak görülen Almanya'nın yüzde 5 yükseldiği kaydedildi.

CDS'lerin gerilemesinde petrol fiyatlarının yükselmesi ve gelişmekte olan ülkelerde ekonomik görünümün iyileşmesi etkili oldu. Standard Chartered, küresel ekonominin bu yıl 0.5 puan artışla yüzde 3.7 büyüyeceğini öngörüyor ve bunun 2010'dan bu yana dünya üretimindeki en hızlı büyüme olduğuna dikkat çekiyor.

Analistlere göre 1. çeyrekte ABD'de açıklanan büyüme rakamları hayal kırıklığı yaratsa da küresel ekonomide toparlanma sürüyor. ABD'de ilk çeyrekte büyümenin zayıf kalması tüketimin durumu ile açıklanıyor. Ancak ilk çeyrekte düşen tüketici harcamalarının yılın ikinci çeyreğinde gelir vergisi indirimleriyle iyileşmesi ve bunun ekonomik büyümeye pozitif yansıması bekleniyor. Çin'de pro-aktif politikaların ekonomi üzerinde güçlü olumlu etkiler yarattığı belirtiliyor. Euro Bölgesi'nde ekonominin 8 çeyrek dönemdir yıllık yüzde 1,5-2 hızla büyüdüğü görülüyor. Bu tabloda küresel ekonomik görünüme dair tahminler yukarı doğru revize ediliyor.

Tahvil yeni borsa!

Standard and Chartered, mayıs ayı yatırımcı raporunda tahvil yerine hisse senedi piyasalarının tercih ettiğini, yatırım adresi olarak ise Euro Bölgesi'nin Japonya dışındaki Asya borsalarının, yüksek getirili gelişmekte olan ülke tahvillerinin tercih edilebileceğini bildirdi. Döviz piyasalarıyla ilgili olarak ise, Euro Bölgesi'nde ekonomik görünümün iyileşmesi nedeniyle euro tavsiye eden banka, enfl asyonun risk oluşturduğu dolar ve Brexit görüşmelerini izleyen sterlin için 'tut' tavsiyesinde bulundu. (Dünya / Evrim Küçük)