BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaYaşam-MagazinJaponya'da hamilelere işkence gibi korona önlemleri----

Japonya'da hamilelere işkence gibi korona önlemleri

Japonya'da hamilelere işkence gibi korona önlemleri
29 Ekim 2020 - 17:45 www.finansgundem.com

Ülkede ilan edilen acil durum aylar önce kaldırılmış olmasına karşın Japonya'da hamileler ve doğum yapmaya hazırlananlar üzerinde hala devam eden eşi benzeri görülmemiş kısıtlamalar büyük tepki topluyor.

Geçtiğimiz Japonya'da anne olan Ayaka Kato, ufak bir hastane odasında izole bir şekilde ve tek başına doğum yaptığını ve hatta bebeğin göbek bağını kendisinin kestiğini anlatıyor.

Kato'nun dışarıyla bağlantısına izin verilmediği gibi yemek için bile odasından çıkması yasaklanmış.

Japonya korona virüs vaka sayısı ve ölümlerinde dünyadaki diğer ülkelere göre nispeten başarılı bir grafik çizse de, zorlayıcı tedbirler büyük tepki topluyor.

Japon Jinekoloji ve Kadın Doğum Derneği'nin verilerine göre şu an ülkedeki hastanelerin yüzde 80'i korona virüs nedeniyle baba adaylarının veya partnerlerin doğumda anne adaylarının yanında olmasına izin vermiyor.

Doğuma hazırlık ve doğum sonrası uyum kursları iptal edilirken, doğum sonrası anneleri ziyaret etmeye yasak getirilmiş durumda. Anne adaylarının, destek alabilecekleri aile veya yakınlarının bulunduğu şehirlere dönüp orada doğum yapmalarına da izin yok.

'Önlemler anne adaylarını çaresiz bırakıyor'

Dernek üyesi kadın doktoru Yoko Sagara salgın nedeniyle getirilen bu tür uygulamaların hassas bir dönemde olan anne adaylarını çaresiz bırakıp, depresyona ittiğini söyleyerek bunun sonuçlarının anneler, bebekler ve toplum için ağır olacağını belirtiyor.

Bir yandan korona virüse yakalanma endişesi taşırken diğer yandan kendi başına sancı çekip doğum yapmak zorunda bırakılan anne adayları eşlerinin veya partnerlerinin hayattaki en değerli anlardan biri olan bebeklerinin doğumunu kaçırmalarından da şikayet ediyor.

Bazı hastane ve doğumevleri hamilelik sırasındaki rutin kontrollerde bile baba adaylarını kabul etmiyor.

Yeni baba olan Derek Lee eşinin hamileliğinin salgının başlamasına denk geldiğini, virüs tehlikesine karşı tüm önlemleri aldıklarını anlatıyor. "Evden sadece ultrasona ve kontrollere gitmek için çıkıyorduk. O zaman da maske takıyorduk, dezenfektan kullanıyorduk" diyor.

Bebekleri Eylül'de sezeryanla doğduğunda Derek kızını asansörün önünde yalnızca bir dakika görebilmiş. Ameliyatlı eşinin yanına ise dört gün yaklaştırılmamış.

Geçen ay ilk defa anne olan ve Tokyo'da oturan Avustralyalı Lauren Wade ise Temmuz'daki rutin kontrolde hastaneye yatıştan önce korona virüs testi yapabilmek için hastanenin, koyduğu kurallar gereğince doğumu hızlandırmayı dahi teklif ettiğini anlatıyor.

Hastanelerin doğumdan hemen sonra test bahanesiyle anneleri bebeklerinden ayırdıkları ve bebekleri emzirmemeyi tavsiye ettikleri de vahim iddialar arasında yer alıyor. Benzer şekilde normal doğum yerine sezaryeni tavsiye eden hastaneler olduğu da gelen haberler arasında.

Anne adaylarına destek amacıyla internette örgütlenen Babycome adlı gönüllü kuruluşun temsilcisi üç çocuk annesi Taeko Yamada ise, salgında dışarıya çıkıp buluşma şansı kalmayan anne adaylarını internette buluşturarak doğuma hazırlıktan bebek bakımına pek çok konuda rehberlik yaptıklarını söyledi.

Mina Onda, Japonya'da acil durum devam ederken ikiz kız çocuğu dünyaya getirmiş. Doğum yaptığı gün diğer çocuğunun yuvasının da salgın nedeniyle kapatıldığı haberi gelmiş. Anne-babası yakında yaşadığı için onlardan destek almak istese de bunun çok zor olduğunu söylüyor.

Rusya doktorların korona hakkında konuşmasını yasakladı

'Aile içi şiddet arttı'

Japon Psikiyatri ve Nöroloji Derneği salgınla beraber ilan edilen acil durumda iş ve okullar da tatil olunca kadınların evde yükünün ve bunun sonucunda da boşanma ve aile içi şiddetin arttığını gözlemlemiş.

Benzer şekilde salgın nedeniyle işini kaybeden ve bunalıma giren kadınların da azımsanmayacak sayıda olduğu biliniyor.

Ancak katı kurallara karşı olmayanlar da var. İlk defa anne olan Satsuki Sakaşita doğum yaptığı hastanenin Mayıs sonunda gerçekleşen doğumdan bir ay öncesinde doğumda destek verecek kişilere yasak getirdiğini söyleyerek, "Bu şartlarda doğum yapmak kolay değil. Ama önceliğim hem kendimi hem de bebeğimi korumaktı" diyor.

Dünya Sağlık Örgütü ne diyor?

Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere Amerikan Tıp Derneği ve İngiliz Royal College Kadın Doğum ve Jinekoloji Bölümü gibi konunun uzmanı kuruluşların görüşüne göre korona virüs salgınında bile kadınların doğumda yanlarında destek olabilecek birilerine ihtiyaçları var.

Bu destek doğum stresini azalttığı gibi sağlık çalışanlarının acil durumlara müdahale etmesini kolaylaştırıyor, doğum sırasındaki komplikasyonları da en aza indirebiliyor. Aşırı katı kısıtlamalara başkaldıran Japon anne-baba adayları sonunda çareyi doğumda destek olacak kişilere izin verilmesi talebiyle imza kampanyası başlatmakta buldular.

Benzer bir imza kampanyasının yapıldığı ABD'nin New York eyaletinde kampanya sonuç vermiş ve eyaletin valisi hamilelik ve doğuma getirilen kısıtlamaları kaldırmak durumunda kalmıştı.

 

Pfizer aşısı Oxford-AstraZeneca’dan önce hazır olabilir

Kovid-19'dan 54 günde 3 kardeş hayatını kaybetti

İmamoğlu, önce ameliyat sonra korona oldu

Merkel ülkede yeni alınan Kovid-19 tedbirlerini savundu

 

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)