BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaGündemİşte dünyanın en zengin insanının annesi----

İşte dünyanın en zengin insanının annesi

İşte dünyanın en zengin insanının annesi
15 Mayıs 2022 - 11:06 www.finansgundem.com

Milyarder girişimci Elon Musk'ı tek başına büyüten kadın model, yazar ve diyetisyen Maye Musk kimdir?

Oğluyla birlikte Met Gala'nın kırmızı halısında yürüyor. Twitter'da "Ben ölürsem sizi tanımak güzeldi" diye pek de komik olmayan bir espri yapan çocuğuna kaşlarını çatıp tipik bir anne tavrıyla "Zevzeklik etme evladım" dercesine yanıt veriyor. Gazetelerde oğlu hakkında olumsuz haberler çıkınca herkesten önce o tepki gösteriyor. Ve bunların hepsini sadece bir hafta içinde yapıyor.

Dünyanın en zengin insanı Elon Musk'ın annesi Maye Musk'tan bahsediyoruz elbette... 

50 yaşındaki Elon Musk, pek az kişinin hayal edebileceği bir güce sahip. Ancak görünen o ki o da annesinin gözünde bir türlü büyüyemeyen çocuklardan. Hal böyle olunca Maye Musk, medyada sık sık gündeme geliyor ve kamuoyunda merak uyandırıyor. 

74 yaşındaki Maye Musk son zamanlarda genellikle oğluyla bağlantılı meselelerde gündem oluyor ancak aslında kendisi de oldukça tanınmış bir insan. Zira Musk "dünyanın en zengin insanının annesi" olmadan önce oldukça başarılı bir modellik kariyerine sahipti. Vogue'dan Time'a birçok derginin kapakları için poz veren, 2014'te Beyonce'nin "Haunted" şarkısının klibinde rol alan, kozmetikten diyet kahvaltı gevreğine nice markanın yüzü olan Musk, 2016 yılında New York Times'a verdiği röportajda bu durumu, "Elon ünlü olana kadar ben ünlüydüm" sözleriyle açıklamıştı.

Aslına bakılırsa Musk ailesindeki herkesin kendi alanında oldukça tanınmış olduğunu söyleyebiliriz. Maye Musk'ın halen soyadını taşıdığı eski eşi Errol Musk, geçmişte Zambiya'da bir zümrüt madeni de işletmiş bir girişimci ve mühendis. Son olarak 44 milyar Dolar harcayıp Twitter'ı satın alan Elon Musk'ın faaliyetlerinden uzun uzun bahsetmeye zaten gerek yok. Elon'un erkek kardeşi Kimbal Musk, gıda alanında faaliyet gösteren The Kitchen Restaurant Group'un, Big Green isimli kâr amacı gütmeyen kuruluşun ve şehir tarımı üzerine çalışan Square Roots'un kurucusu. (Elon ve Kimbal'ın ilk girişimleri Zip2'yu birlikte kurduklarını da hatırlatalım.) Kız kardeşleri Tosca Musk ise Passionflix isimli video yayın platformunun kurucusu ve CEO'su olan ödüllü bir Sinema ve televizyon yönetmeni ve yapımcısı.

Maye Musk, 2020 yılında Insider'a verdiği bir röportajda çocuklarının kariyerleri için, "Kendi tutkularının peşinden gittiler, hepsi ayrı yönde ilerledi" diye konuşmuştu.

Hep Elon Musk'tan Bahsediyoruz, Peki Annesi? İşte Elon Musk'ı Tek Başına  Büyüten O Kadın Maye Musk!

GÜZELLİK YARIŞMASINDA FİNALE YÜKSELDİ

Kanada asıllı Güney Afrikalı olan Maye Musk 15 yaşından beri modellik yapıyor. 1969'da Miss South Africa güzellik yarışmasında finale kadar yükselen Musk, hayatının oldukça zor geçtiğini, yakın zamana kadar kendisine gelen tüm teklifleri kabul edecek kadar yoğun çalıştığını birçok sefer dile getirdi.

Üç çocuğunu bekâr bir anne olarak büyütürken bir yandan da iki yüksek lisans derecesi alan Musk, modellik dışında beslenme uzmanlığı ve diyetisyenlik de yapıyordu.

Hürriyet'ten Sevin Turan'ın derlediği habere göre 2019 sonunda yayımlanan "A Woman Makes a Plan: Advice for a Lifetime of Adventure, Beauty, and Success" (Bir Kadın Plan Yaparsa: Ömür Boyu Sürecek Macera, Güzellik ve Başarı için Tavsiyeler) isimli kitabında anlattığına göre, lisede birlikte okumuş olan Maye ve Errol, 1970'te evlendi. Yukarıda da dediğimiz gibi Errol Musk, o yıllarda mühendis olarak çalışıyordu.

Maye Musk, 2019'da Harper's Bazaar dergisine verdiği röportajda, evliliklerinin kısa sürede bozulduğunu, ilişkilerinde çeşitli şiddet olaylarının yaşandığını söylemişti. Errol Musk ise daha önce Rolling Stone'da yayımlanan profilinde, evine izinsiz girdikleri için vurup öldürdüğü üç kişi hariç, hayatı boyunca hiç kimsenin canını kasten yakmadığını belirtiyordu.

2020 yılında Insider'a açıkladığına göre, Maye Musk henüz balayındayken Elon'a hamile kaldı. Ancak Elon (ve diğer kardeşleri) babalarından kopuk büyüdü. Hatta Elon Musk Rolling Stone'a babasını "berbat bir insan evladı" diye tanımlamıştı.

Maye ve Errol Musk'ın evlilikleri neredeyse 10 yıl sürdü. Maye Musk daha önce ayrılmak istediğini ancak evlilikleri resmen bitiren Boşanma Yasası'nın Güney Afrika'da 1979'a kadar yürürlüğe girmediğini belirtti. Çift yasa uygulamaya konduktan birkaç ay sonra boşandı.

MAYE, BESLENME VE DİYETİK ÜZERİNE İKİ YÜKSEK LİSAN TAMAMLADI 

1989 yılında Maye Musk çocuklarıyla birlikte Johannesburg'dan Kanada'ya taşındı. 2018'de CNBC'ye verdiği bir röportajda o tarihlerde ailesini geçindirebilmek için aynı anda beş farklı işte çalışmak zorunda olduğunu anlatmıştı.

Söylediğine göre bir yandan Toronto Üniversitesi'nde araştırma görevlisi olarak çalışıyordu, bu sayede çocukları harç ödemeden bu okulda okuyabiliyordu. Musk aynı zamanda haftada iki akşam modellik ve beslenme dersleri veriyordu. Bir yandan da beslenme uzmanı olarak çalışıyor ve resmen diyetisyen olabilmek için de eğitim alıyordu.

Toronto'da kira kontrolü olan küçük bir dairede yaşıyorlardı. Daire oldukça eskiydi, üstelik buraya taşındıkları dönemde doğru düzgün bir eşyaları da yoktu.

Maye Musk 2015'te Insider'a yaptığı açıklamada dairenin durumunu, "Üç hafta boyunca yerlerdeki zımbaları ve soyulmakta olan duvar kağıtlarını sökmekle uğraştık" diye tarif etmiş ve eklemişti:

"İlk maaşımı aldığımda ilk yaptığımız şey yerleri ucuz bir halıyla kaplatmak oldu. Çünkü koltuğumuz, sandalyemiz filan yoktu. İkinci aldığımız şey ise Elon'un bilgisayarı oldu. Böylece yerde oturup bilgisayarında çalışabilecekti."

Maye Musk'ın o yıllara dair aktardığı anekdotlardan biri de pazar günleri yenmesi geleneksel olan eti bile alamadıklarına dair detaylar içeriyordu. Et alacak durumları olmadığını bilmeyen kesimevi sahibi bir danışanının kendisine her ay bir büyük parça hediye ettiğini belirten Musk, "Bana her ay kocaman bir parça et getiriyor ve 'Çocuklarınız yesin' diyordu. Ben de o eti dörde bölüp üç parçasını donduruyordum. Böylece haftada bir hep birlikte et yiyebiliyorduk" diye konuşmuştu.

"ÇOCUKLARIMA HİÇ YARDIM ETMEDİM"

Maye Musk, bu dönemde çocuklarının da çalışmak zorunda olduğunu söylemişti. Anlattığına göre, kızı Tosca bir yandan okuyor bir yandan da yakınlardaki pahalı bir markette reyon görevlisi olarak çalışıyordu. Elon ise daha üniversiteye başlamadan Microsoft'ta işe girmişti. Bu işi bulmasında annesinin iş arkadaşlarından birinin burada çalışan eşi aracı olmuştu. Elon ve Kimbal daha sonra da yine annelerinin bir arkadaşının desteğiyle bankada çalışmaya başlamıştı.

Ne var ki Maye Musk, çocuklarının bugün geldiği yerlerde kendisinin etkisi olduğunu reddediyor. Yine 2015'te Insider'a yaptığı açıklamada, "Çocuklarıma hiçbir zaman yardım etmedim" diyen Musk, şöyle devam ediyordu: "Ben çok fazla çalışıyordum, çocuklarımın kendi sorumluluklarını üstlenmeleri gerekiyordu. Özellikle Elon okulda başarılı olmak için çok çalışıyordu, ama sadece sevdiği derslerde... Her şeyi biliyordu ama sınıfının hem yaşça hem de fizik olarak en küçüğüydü."

Elon Musk'ın o yıllarda ilgilendiği şeyler kitaplar, bilgisayar programcılığı ve yatırımcılıktı. Hatta annesinin dediğine göre henüz 14 yaşındayken borsaya merak sarmış, Maye Musk da oğluna kendisini heyecanlandıran hisseye yatırım yapabilmesi için 1000 Güney Afrika Randı para vermişti.

"Etkim yok" dese de Maye Musk, Elon ve Kimbal'a kurdukları Zip2'nun ayağa kaldırılması sürecinde büyük destek verdi. Zip2, medya şirketleri ve e-ticaret müşterileri için iş yönergeleri ve haritalar sunan bir yazılım şirketiydi. Maye Musk ise o dönemde Toronto'da diyetisyenlik yapıyor ve ilk kitabı "Feel Fantastic"i (Harika Hisset) yayımlamaya hazırlanıyordu. Musk bir yandan kendi işlerinde çalışırken bir yandan da oğullarını ilk işlerini kurmaları için motive etmeye çalışıyordu.

O dönemde Elon, Silikon Vadisi'ne taşınmıştı. Kimbal ise sürekli kardeşini arayıp telefon faturasının şişmesine neden oluyordu. Anlattığına göre, bu gidişata dur diyen kişi anneleri olmuştu: "Kimbal geceleri sürekli ofisime gelip Elon'u arıyordu, telefonda iş konuşuyorlardı. Telefon faturam ayda 800 dolara çıkınca Kimbal'a işi bırakıp Elon'a katılmasını söyledim."

Maye Musk halen Toronto'da yaşıyordu ama altı haftada bir Silikon Vadisi'ne gidip oğullarını ziyaret ediyordu. Şirketin iş planından stajyerlerin idaresine, hatta baskı ve ofis masraflarına kadar her şeyle ilgilenen Musk ayrıca Elon ve Kimbal'ın yiyecek, giysi, mobilya ihtiyaçlarını karşılıyordu.

Maye Musk, Insider'a geçen yıl yaptığı açıklamada ise annelik tarzını şu sözlerle açıklıyordu: "Bence ben sert bir anneydim ama onlar kolay lokma olduğumu söylüyorlar. Kararı siz verin. Bence kibar olmak, başkalarını düşünmek, onlar için iyi şeyler yapmak önemli. Bence çocuklarım bunu gördü. Bir diyetisyen olarak bunu yaptığımı gördüler. Şimdi onlar da başkaları için iyi şeyler yapıyorlar."

"HAYATIMIN EN İYİ YATIRIMI"

1996 yılında Elon ve Kimbal Zip2'nun ofis kirasını ve diğer masraflarını ödeyebilsin diye, Musk biriktirdiği 10.000 dolar civarındaki parayı oğullarına verdi.

Bunu "Hayatımın en iyi yatırımı" diye nitelendiren Musk, bir keresinde Kimbal'la birlikte sabahın 2'sine kadar fotokopicide bekleyip, Zip2'nun yatırımcı sunumlarını renkli yazıcılarda basıp toparlayabilmesine yardımcı olmuştu.

Maye Musk 2015'te yaptığı açıklamada, "O gece hem çok yorgun hem de çok heyecanlıydık. Daha sonra Palo Alto'nun en iyi restoranına gittik ve çocuklarıma, 'Bir daha birlikte yediğimiz yemeklerde hesabı ödemek için benim kredi kartımı kullanmayacağız' dedim. Gerçekten de düşündüğüm gibi oldu" diye anlatmıştı yaşadıklarını.

1997-1998 yıllarında Zip2 hızla yükselmeye başlayınca hem Elon hem de Kimbal yönetim kurulu toplantılarını sıklaştırma kararı aldı. Maye Musk da yönetim kurulunun bir üyesi olarak her hafta bu toplantılara katılıyor, bir yandan da diyetisyenlik ve modellik kariyerini sürdürüyordu.

O günlerle ilgili Musk, "Her cuma gecesi bir araç kiralayıp yollara düşüyordum. Cumartesi sabahı saat 8.30'da San Francisco, San Jose ya da Sacramento'daki büyük mağazalarda defilelere çıkıyor ardından haftalık toplantılarımız için Zip2'nun ofisine gidiyordum" diye konuşmuştu.

Maye Musk çocuklarının eski fotoğraflarını sık sık paylaşıyor. Ortadakini Twitter'da düzenlenen bir Elon Musk'ı seviyoruz etiket etkinliğinde paylaştı, sağdakini ise Ulusal Kız Çocukları Günü'nde...

 

HERKESE ÇATIYOR

Maye Musk, oğullarına 30 yıl önce verdiği desteği bugün de sürdürüyor. Özellikle de sosyal medyada Elon'a toz kondurmuyor. Örneğin Biden yönetimini Tesla'nın elektrikli araçların yaygınlaşmasındaki rolünü göz ardı ettiği gerekçesiyle sık sık sert bir dille eleştiriyor.

Maye Musk, 2015'te yaptığı açıklamada, "Keşke dünya oğlumun ne kadar iyi niyetli olduğunu anlayabilse" demiş ve şöyle devam etmişti:

"Elon'un niyeti bu gezegeni daha iyi bir yer haline getirmek için fizikte ve mühendislikte mümkün olan her şeyi yapmak. İnsanlar gizli bir amacı olduğunu düşünüyor ama yok. Tek yapmak istediği şey bu. Ve insanların 'Daha fazla para peşinde' demeleri beni gerçekten üzüyor. Hayır, hiçbir zaman böyle bir şey yapmadı."

Maye Musk, Elon hakkında çıkan olumsuz haberlere de sosyal medyadan ateş püskürüyor. Örneğin geçtiğimiz günlerde New York Times'da yayımlanan ve Elon'un Güney Afrika'daki apartheid (ırk ayrımcılığı) yönetimi altında geçen çocukluğuna değinen bir haber Anne Musk'ın hedefi oldu.

Gazetenin haberle ilgili tweet'inde "Elon Musk Güney Afrika'nın elit beyaz toplulukları arasında, apartheid'ın kıyımlarından kopuk biçimde etrafı Siyahi karşıtı propagandayla çevrili halde büyüdü. Twitter'ın kontrolünü ele geçirmesini ifade özgürlüğünün bir kazanımı olarak görüyor, ancak gençliğinde yalan bilginin etkilerinin acısını çekmedi" deniyordu.

Haberde ise Elon'un bu ortamda büyümesinin ırkçılıkla ilgili görüşlerini biçimlendirdiği ve Twitter'ı nasıl yöneteceğinin ipuçlarını verdiği belirtiliyordu. Gazetenin tweet'ine doğrudan yanıt veren Maye Musk, "Güney Afrika'da apartheid'a açık açık karşı çıktığınızda hapse atılırdınız. Rusya'da savaşa açık açık karşı çıktığınızda hapse atılıyorsunuz. @nytimes hükümetlerin aldığı kararlar için çocukları mı suçlayacaksınız?" dedi ve Ukrayna bayrağı eşliğinde #SavaşıDurdurun yazdı.

Bu korumacı tavrı, Musk'ı bazen faka da bastırabiliyor. Mesela bu olaydan bir gün sonra bu kez Elon'un Met Gala'da kendisine eşlik etmesi için müzisyen ve oyuncu Sky Ferreira'ya "ekibi aracılığıyla" teklifte bulunduğunu ancak reddedildiğini öne süren bir tweet'e, "Ekip yoktu. Ben Elon'laydım. Yani, HAYIR 😠" şeklinde tepki verdi. Tweet, New York Post tarafından paylaşılmış gibi görünüyordu ancak hesap sahteydi. Birçok kullanıcının bu konuda kendisini uyarmasına karşın Musk tweet'ini uzun süre silmedi.

HEM SÜPERMODEL HEM BÜYÜKANNE

Maye Musk, günümüzde modellik kariyerine halen devam ederken beslenme danışmanlığını da sürdürüyor. 2017'de 69 yaşındayken CoverGirl isimli makyaj ürünleri markasının en ileri yaştaki sözcüsü olan Musk, o dönemde Elle dergisine verdiği röportajda, "Ben güzellik endüstrisinin akıllanmaya başladığını düşünüyorum. Çok daha fazla temsil ve daha farklı insanlar görüyoruz. 70 yaşıma girmek üzereyken bir CoverGirl olacağımı asla düşünmezdim. CoverGirl burada çok harika şeyler yapıyor" diyordu.

Geçen yıl da ünlü bir yetenek ajansı olan Creative Artists Agency ile anlaşma yapan Musk çeşitli yayınlara katılarak kitabının promosyonuna da devam ediyor.

Musk ve çocukları halen çok yakınlar. Örneğin geçen hafta Elon'la birlikte Met Gala'ya katılan Musk, 2021 yılında da oğlunun sunuculuk yaptığı Saturday Night Live bölümüne konuk olmuştu.

Bir yandan da torunlarıyla vakit geçiren Musk, Elon'un en küçük oğlu X Æ A-12'in ve diğer torunlarının fotoğraflarını ve videolarını sık sık sosyal medya hesaplarından paylaşıyor.

HEDİYE ALAMADILAR 

Nihayet Maye Musk da çocuklarına ve şirkete yakın olabilmek için San Francisco'ya taşındı. İki buçuk yıl burada yaşadıktan sonra da 1999'da New York'a yerleşti.

Musk'ın San Francisco'da olduğu dönemde kızı Tosca da Zip2'da çalışmaya başlamıştı. Üç kardeş annelerine 50'nci yaş günü için büyük bir hediye almak istemiş ancak paraları yetmeyince bir söz vermişlerdi.

Musk, "Bana bir oyuncak ev, bir de kibrit kutusu büyüklüğünde oyuncak araba hediye ettiler ve 'Bir gün senin için bunların gerçeğini alacağız' dediler" demişti.

Bu olayın üzerinden çok geçmeden Zip2, 300 milyon dolar civarında bir fiyata bilgisayar üreticisi Compaq'e satıldı. Artık Musk kardeşler annelerine verdikleri sözü tutabileceklerdi.

Musk, 2015'te Insider'a, "Çok sık bir araya geliyoruz" demiş ve eklemişti: "Üç harika çocuğum olduğu için gerçekten çok şanslıyım. Şu an iyi bir durumdayız, istesek her gün et yiyebiliriz. Ama buna cesaret edemeyiz."

Elon Musk'ın kamuoyu önünde çizdiği profilin en önemli detaylarından biri, "self-made billionaire" yani kendi kendini var etmiş bir zengin olması. Musk buna sık sık değiniyor, hatta zengin bir çocukluk geçirdiği ve babasının bir zümrüt madeni olduğu yönündeki bilgileri de 2019 yılında "Babamın zümrüt madeni yoktu, ben de üniversite hayatım boyunca çalıştım ve 100b dolar kadar borca battım. Zip2 için ikinci bir bilgisayar alacak param bile yoktu, o yüzden geceleri programlama yapıyordum, site de gündüzleri işliyordu. Nereden çıkıyor bu saçmalık?" tweet'iyle yalanladı. Halbuki Musk'ı isyan ettiren bu haberlerin kaynağı babasının röportajlarından başka bir şey değil. Errol Musk, şu an zümrüt madenciliği ile uğraşmıyor ancak 80'lerin ortalarında bir süreliğine bir madenin yarı hissesine sahip olduğunu kendi açıkladı. Anlattığına göre, olaylar şöyle gelişti: Musk ve bir yardımcı pilot, burada satmayı umdukları bir uçakla İngiltere'ye gidiyordu. Uçağın Cidde'de yakıt ikmali yapması gerekiyordu. Ancak uçuş tarihi bir dini bayrama denk geldiğinden, Cidde'ye inmek Musk'a 2000 dolar fazladan maliyet getirecekti. Bunun üzerine henüz Cibuti üzerindeyken Tanganyika Gölü'ne dönmeye karar verdiler. Burada tesadüf eseri uçak almak isteyen bir grup İtalyan'la tanıştılar. Fiyat üzerinde anlaşıldı ve İtalyanlardan birinin prefabrik konutuna gidildi. Adam kasayı açıp deste deste para çıkardı ve Musk'a 80.000 sterlin ödedi. Musk bu büyük miktarın şaşkınlığını yaşarken, hiç beklemediği bir teklifle daha karşılaştı; "Bu paranın yarısına bir zümrüt madeninin yarısını almak ister misin?" diye sordu İtalyan. Musk teklifi kabul edince 6 yıllığına bir madenin ortağı oldu. Bunun oldukça kârlı bir girişim olduğu kısa sürede ortaya çıktı. Johannesburg'da bir kuyumcuyla anlaşan Musk, mühendislik işi nedeniyle ya da tatil amacıyla gittikleri yerlerde sık sık zümrütlerini satıyordu. Hatta iddiasına göre, Elon da henüz 16 yaşındayken bir satış yapmıştı. New York'ta babaları uyurken zümrütleri alıp kaçan Elon ve Kimbal kardeşler Tiffany & Co.'ya gidip biri 800 diğer 1200 dolar karşılığında iki parça sattı. Ancak iki gün sonra aynı mağazaya gittiklerinde 800 dolarlık taşın 24.000 dolarlık bir yüzüğe dönüştüğünü gördüler. Bu durumun canlarını hiç sıkmadığını belirten Errol Musk şöyle devam ediyordu: "Çok zengindik. O kadar çok paramız vardı ki bazen kasamızı bile kapatamıyorduk. Birimiz paralara bastırıyordu öbürümüz kasayı kapatmaya çalışıyordu. Yine de kenarlardan banknotlar çıkardı, onları da kenardan çekip cebimize koyuyorduk."

Musk'ın Twitter stratejisinde şok iddia!

 

Musk: Twitter anlaşması askıya alındı

 

Musk: Çinliler çalışkan, ABD’liler işten kaçıyor

 

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)