İbrahim Kafesoğlu anıldı

Ölümsüz Türk Milli Kültürü adlı eserini tanıtırken, "Her millet maddî imkânları ve manevî değerleri ile bir kültür bütünüdür. Bir millet yaşamakta ise, onun bir kültürü olacaktır. Biz de takriben 4000 yıllık tarihe sahip Türk milletinin kültürünü araştırdık. Asya bozkırlarında gerçekleştirilen bu kültürü çeşitli cepheleri ile belirtmeğe çalıştık. Kültür unsurlarının da zamanın ve çevrenin şartlarına uygun bazı değişiklikler gösterdiği, fakat ana vasıflarını daima koruduğu gerçeğinden hareket ederek yaptığımız iş, bütün yönleri ile Türk milletince ortaya konup geliştirilmiş kültürün çatısını kurmak ve onun yüzyıllarca karakterini muhafaza eden özelliklerini tespit etmek gayretinden ibarettir." diyen Türk tarihinin önemli ismi Genel Yayın Koordinatörümüz Celalettin Kafesoğlu'nun babası Prof. Dr. İbrahim Kafesoğlu, vefatının 30. yılında İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü'nce Avrasya Enstitüsü'nde düzenlenen bir törenle anıldı.
 
REKOR KIRAN TÜRK MİLLİ KÜLTÜRÜ
 
4000 bin yıllık Türk Milli Kültürü'nü günümüze taşıyan ve bir akademik çalışma olmasına rağmen 30'u aşan baskı sayısıyla alanında bir rekora da imza atan bu eserin yanı sıra, Türk Milliyetçiliği'nin Meseleleri, Türk İslam Sentezi başta olmak üzere 20'ye yakını kitap 300 araştırma, inceleme eseri ve makaleye imza atan, Selçuklu Tarihi üstadı ve İslam Öncesi Türk Tarihi ve Kültürü konusunda dünya çapında bir isim olarak kabul edilen Prof. Dr. İbrahim Kafesoğlu için "Avrasya'ya Yön Verenler" başlığı altında düzenlenen etkinliğe, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Genel Türk Tarihi Anabilim Dalı'nda, akademik hayatta birlikte çalıştığı Prof. Dr. Mehmet Saray, Prof.Dr. Abdülkadir Donuk ile Ege Üniversitesi Tarih Bölümü'nden emekli Prof. Dr. Tuncer Baykara konuşmacı olarak katıldı.
 
YANLIŞLARI ÇÜRÜTEN ÇALIŞMALAR
 
Kafesoğlu Ailesi'nin de dinleyiciler arasında yer aldığı anma töreninin açılış konuşmasını İstanbul Üniversitesi Avrasya Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Bekir Günay yaptı. İ.Ü Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Ak, İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Mustafa Özkan da Prof. Dr. İbrahim Kafesoğlu'nu anlattı. Genel Türk Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Mualla Uydu Yücel, İbrahim Kafesoğlu'nun hayat hikayesini katılımcılar ile paylaştı. Akademisyen ve öğrencilerden oluşan kalabalık bir izleyici topluluğunun doldurduğu Avrasya Enstitüsü Konferans Salonu'ndaki etkinlikte İ.Ü. Tarih Bölümü emekli öğretim üyesi Prof.Dr.Mehmet Saray, Kafesoğlu Hoca ile birlikte verdiği Tarih mücadelesini, Londra yıllarını ve İbrahim Kafesoğlu'nun çalışmalarını dile getirdi. İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr.Abdülkadir Donuk, akademik hayatta birlikte yol aldığı Hocası Prof. Kafesoğlu'nun Türk Kültür Tarihine yaptığı önemli ve kritik katkıları, Türk tarihine yönelik önemli yanlışlıkları çürüten çalışmalarını belgeleriyle ortaya koydu. Prof. Dr. Tuncer Baykara'da, anılarla Prof. Kafesoğlu ile tanışmalarını, fikri dünyası hakkındaki görüşlerini aktardı.  
 
DÜRÜST AYDIN KAFESOĞLU
 
Davetlilerden İ.Ü.Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Eski Türk Dili Anabilim Dalı eski Başkanı Prof. Dr. Osman Fikri Sertkaya, Prof. Dr. İbrahim Kafesoğlu hakkında konuşurken, o dönemin Tarih, Edebiyat ve Sanat Tarihi kürsü başkanları ünlü profesörlerinin öğlen yemeği maceralarını esprili bir üslupla salona taşıdı. Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof.Dr.Mustafa Erkal, 'dürüst aydın' olarak tanımladığı, ocağın kurucu genel başkanlarından İbrahim Kafesoğlu'nun hatiplik ve yazıdaki ustalığının yanı sıra sadece eğitimci değil teşkilatçı, milli mücadeleci yönünü de gözler önüne serdi. Prof. Dr. Erkal, törenin ardından aydinlarocagi.org internet sitesinde kaleme aldığı yazısında, "Prof.Dr. Kafesoğlu’nun önemli bir özelliği kültür tarihçisi olmasıydı. Tarihi olayları ve belgeleri kültürel bütün ve çerçeve içinde ele alırdı. Bundan dolayı eserlerine olan ilgi büyük olmuştur. Tarih disiplinine kültürel bütün içinde yaklaşması, Kafesoğlu’nun milli endişe sahibi bir ilim adamı olduğunu gösteren önemli bir husustur" dedi.
Prof.Dr. İbrahim Kafesoğlu'nu anma töreni, konuşmaların ardından, katılımcıların fotoğraf çekimiyle sona erdi.