Hanefi Avcı'dan bomba açıklamalar

Eski emniyet müdürü Hanefi Avcı Habertürk ekranlarında Ruşen Çakır'ın konuğu oldu. Yargıtay 9. Ceza Dairesinin "Devrimci Karargah Örgütü" davasında "örgüt üyeliği" suçundan verilen hapis cezasını onadığı Hanefi Avcı kararın kendisini şaşırtmadığını söylerken yargı içindeki cemaat örgütlenmesine dikkat çekti.

Avcı Yargıtay kararının hukuki sonuçları için "4-5 yıl daha yatmam gerekiyor. Şu anda bazı kanuni yollar var elimizde. Bu yollar ile infaz kalkarsa kalkar yoksa gidip yatmak zorunda kalırım." dedi. HSYK seçimleri ile cemaati koruyan kalkanın ortadan kalktığını savunan Avcı "asıl operasyonlar bundan sonra yapılacak" iddiasında bulundu. Avcı, hükümetin cemaatle mücadelesinde danışmanlık yaptığı iddiasına da yanıt verdi.

İşte Avcı'nın canlı yayındaki açıklamalarından satır başları:

HANEFİ AVCI HAPSE NASIL GİRDİ?
Zannederim biraz susturmak için alelacele bir komployla içeri gönderildik. Benim başıma gelen her şey kitaptan geldi, son kısımda örgütten bahsediliyor. Oda TV davası da kitabımdan ötürü açıldı. 2 ay içinde 400 bini aşkın satış vardı, sonra bıçak gibi satışlar kesildi. İnsanlar kitabı almaktan korktu.

Olayı sadece iktidar-cemaat meselesi olarak görmemek lazım. Belli bir aydın kesim de kitabı beğenmedi, "abartıyorsun" dendi. Kitapta abartı yok hatta kitabın eksik olduğu kanaatindeyim. Cemaatin 2010 oylamasından sonra aldığı güçle sınırsızca yaptığı şeyler var.

"BİR AN ÖNCE SUSTURULMAM GEREKİYORDU"
Benim hayatım sol örgütlerle mücadeleyle geçti. Cemaatin acelesi vardı, bir an önce susturulmam gerekiyordu.

Bir kişi hariç benimle birlikte yargılanan insanları tanımıyorum. Yargıtay'daki ceza benim için sürpriz değildi. Cemaat yargıyı ele geçirdi, her başta alkışladı. 

Cemaat kendine göre suçlu ilan ediyor, bunu hayata geçirmek için yukarıdan talimat veriliyor. Yargıya hükümetin müdahalesi çok kolay değil. İktidarın müdahelesi suni olur, yargının kendisinin müdahale etmesi lazım. Kitabım sadece cemaati değil, onla birlike cemaate imkan veren hükümeti de eleştiriyordu.

Kitabımda anlattığım olayların bir kısmını müfettişler tahkik etmeye kalktılar, hiçbiri görevini yapmadı. Türkiye'de devletin kendi içinde enformasyonu yoktur.

HÜKÜMET AVCI'YA NEDEN SAHİP ÇIKMADI?
Erdoğan cemaate bağlanan bir çok davada yargıyı savundu. Ahmet Şık'ın kitabı için Avrupa'da yaptığı konuşma biliniyor. Ama sizinle ilgili davada hükümet cephesinden bir tepki görmedik?

Çünkü benim kitabım sadece cemaati değil, cemaate bu olanağı sunan hükümeti de eleştirdi. Cemaat faaliyetlerine dönük şikayetlerimiz üzerine benimle birlikte çok sayıda arkadaşımız gözden çıkartıldı, görevden alındı.

"ASIL OPERASYONLAR BUNDAN SONRA YAPILACAK"
Şu anda soruşturma sıkınıtlı yürüyor. Biraz mesafe alınıyor ama sıkıntılı yürüyor. HSYK seçimleri yeni bitti. Şimdiye kadar en önemli engeli HSYK çıkartıyordu, seçimle birlikte bu sorun aşıldı. Asıl operasyonlar yeni HSYK'nın oluşmasıyla bundan sonra yapılacak.

CEMAATE KARŞI HÜKÜMETİN DANIŞMANI MI OLACAK?
Hiçbiri doğru değil. Ben cemaatin işleyişini ve sistematiğini biliyorum biraz ama böyle bir şey yok. Hayatımda her şey açık ve nettir. Eğer danışmanlık yapacaksak bunu açıktan söylerim açıklarım, fikirlerimi paylaşırım. Bu işin ya sahibisinizdir yürütürsünüz ya da seyircisinizdir. Ortası, danışmanlığı olmaz bu işin.

TEKRAR CEZAEVİNE GİRECEK Mİ?
4-5 yıl daha yatmam gerekiyor. Şu anda bazı kanuni yollar var elimizde. Bu yollar ile infaz kalkarsa kalkar yoksa gidip yatmak zorunda kalırım. Türkiye'de hukuk az da olsa vardır. Bir şekilde doğru yola gireceğini umud ettim hep. Devlete değil akla, vicdana güveniyorum. Mahkemeler yorum yaparak hukukun önünü açtı. 

Cemaatin özel bir kasıtla beni tuttuğu açık. Bana ceza vermek için bahane arandı. Örgüt mensubu statüsünde olduğumuz için daha dar irtibat imkanımız oldu.

Ölçüsüzlük ve sınırsızlık vardı, o gün için hukuk yoktu. Fikrin namusu olan çok insanlar vardı. Kitap yayınlandığı zaman belli medya uzak durdu. Cemaat denilen olgu sadece iktidarın karşısında bir güç değildir.

Devlet kendi görevini kendisi yapması gerekir, teslim ederseniz olacağı budur. Cemaatle herhangi bir temasım olmadı.

Cemaat mensubu kendi dünyasında yaşadığı sürece varlığından rahatsız olmam. Cemaat siyasi aktör olarak ortaya çıktığı için hükümetle karşı karşıyalar.

"BU KADAR HIZLI CEVAP VERECEKLERİNİ TAHMİN ETMİYORDUM"
Cemaate hangi insanın ne zaman çizgiui geçip suç işlemeyeceğini bilemiyoruz. Bu kadar hızlı hesap vereceklerini tahmin etmiyordum.

"ASIL SUÇLU POLİSLER, SAVCILARDIR"
Türkiye'de hiçbir bakan kimin nasıl dinlendiğini bilmiyor. Cemaat operasyon öncesi kamuoyunu oluşturmak için önce kendi mensuplarına bilgi veriyor. Asıl suçlu polisler, savcılardır. Basın mensuplarının çizgiyi aşıp aşmadığı zamanla belli olur.