BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaMakro EkonomiGıda perkandeciliğinde hedef yüksek----

Gıda perkandeciliğinde hedef yüksek

Gıda perkandeciliğinde hedef yüksek
18 Eylül 2014 - 13:30 www.finansgundem.com

Gıda perakendeciliği 2018 yılında 60 milyar dolar ciro, 275 bin istihdamı hedefliyor

Gıda Perakendecileri Derneği’nce (GPD), “Ortak Gelişim - Tüketici Odaklı Tedarikçi ve Perakendeci Verimliliği” başlığı altında her yıl düzenlenmesi planlanan kongrenin ilki 18 Eylül 2014 tarihinde Hilton Convention Center’da gerçekleştirildi.

GPD Başkanı Nihat Özdemir, bugün 36,5 milyarı bulan modern gıda perakendeciliği cirosunun 2018 yılında 60 milyar doları bulmuş olacağını belirterek, “Toplam gıda perakendeciliği cirosunun ise o tarihte 200 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu durumda çalışan sayımızın da 200 binden yaklaşık 275 bine çıkmış olması da kaçınılmaz olacak” dedi.

Gıda Perakendeciler Derneği (GPD), “Ortak Gelişim - Tüketici Odaklı Tedarikçi ve Perakendeci Verimliliği” kongresini, 18 Eylül Perşembe günü Hilton Convention Center’da gerçekleştirdi. İmalatçısı, tedarikçisi ve perakendecisi ile sektörün tüm aktörlerini bir araya getiren kongrede, sektör içi diyaloglar bütün unsurları ile ele alındı.

Sektörün tüm gündemini kapsayan oturumlarda perakendecileri ve tedarikçileri ilk defa bir çatı altında bir araya getiren Kongrede, açılış konuşmalarını GPD Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan ve T.C. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları yaptı.
GPD Başkanı Nihat Özdemir ilk defa gerçekleşen kongre ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu; 3 K anlayışına açıklık getirerek, şunları söyledi:

“Hep birlikte verimliliğimizi artırmak, bu verimliliği sürdürülebilir kılmak, tüm çalışanlarımıza benimsetmek ve müşterilerimize, yani kendi eşlerimiz, çocuklarımız ve ailelerimizin de içinde bulunduğu kitlelere yansıtabilmek için 3K için yola çıkıyoruz. Bu yolculukta bizlerle birlikte yol arkadaşlığı yapmak isteyenlere kapımız sonuna kadar açık. Özellikle Bakanlıklarımızın bizlerin bu dünyaya uyum sağlamasında vereceği destek, ezeli rakibimiz kayıt dışı ile verdiğimiz mücadelede yanımızda durması, her zamankinden daha fazla önem taşıyor. Onlar bu yolculukta şoför koltuğunda oturuyorlar ve tutturacakları rota bizim mutluluk formülümüzün ana bileşeni olacak. Ortak noktalarımızı yani tüketiciyi öne çıkaran, standartlara vurgu yapan mevzuatlar bu konudaki temel yol göstericimiz olacaktır.”

Özdemir: “Artık Y Kuşağını Kucaklıyoruz”

Tüketici profilinin değiştiğine dikkat çeken Nihat Özdemir, şöyle devam etti:

“Ülke nüfusumuzun yüzde 50’si, 29 yaş ve daha küçük yaşlardaki fertlerden oluşuyor. Yani şu sık sık sözü edilen Y kuşağı ile haşır neşir durumdayız. Dedikleri dedik, keyifleri yerinde, rahat ve endişesizler, ailelerinden itibar görüyorlar ayrıca da aile büyükleri pek çok konuda onlara danışıyor.  200 binin üzerindeki çalışanlarımızın yüzde 75’i de tabii ki bu yaşlardaki genç kadın ve erkeklerden oluşuyor. Bu gençlerle müşterilerimize servis veriyoruz, üretim yapıyoruz.  Yani 21. Yüzyıl boyunca bu özelliklere sahip olan alışverişçi kitlemizi anlamak ve taleplerini karşılamak her zamankinden çok daha önemli hale geliyor.”

“Modern gıda perakendeciliği cirosu 2018 yılında 50-65 milyar doları bulmuş olacak”
Konferansta, Türkiye’nin 2023 hedefleriyle birlikte 2018 yılında Gıda Perakendesinin ulaşacağı nokta ile ilgili de açıklamalarda bulunan Nihat Özdemir, şunları söyledi:

“Gelir düzeyi kişi başına yılda 13 bin doları bulmuş, harcama gücü 16 bin dolarlarda olan bir ülkenin gidişatı, hepimizin bildiği gibi kişi başına 20-25 bin dolarlardır ki, zaten hükümetimiz 2023 yılı için bu düzeyleri öngörmektedir. Yani beklentimiz ve umudumuz; ülkemiz de gelir düzeyi yüksek ilk 10 ülke arasındaki yerini alacaktır.

Bugün günde 15 milyon kişiyi ağırlayan biz perakendeciler ve tedarikçiler, 2020 yılında nüfusumuz 81 milyona vardığında, günde 20 milyon, ne istediğini bilen, geleceğinden emin,  standartları hiç olmadığı kadar yüksek, talepleri sonsuz, rahatına düşkün bir kitle ile bugünkünden daha yoğun biçimde muhatap olacağız. Onları mutlu edecek nitelikte hizmet vereceğiz, ürün sağlayacağız.

Bugün 36,5 milyarı bulan modern gıda perakendeciliği cirosu daha 2018 yılında 50-65 milyar doları bulmuş olacak. Toplam gıda perakendeciliği cirosunun ise o tarihte 200 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu durumda çalışan sayımızın da 200 binden yaklaşık 275 bine çıkmış olması da kaçınılmaz olacak.”

Özdemir’in ardından sahneye konuşma yapmak için çıkan ISO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, ilk defa düzenlenen bu kongrenin sektörün tüm paydaşlarının iletişimini güçlendireceğine inandığını ifade ederek, şunları söyledi:

“Perakendeciliğin zorluklarla dolu olduğunu biliyoruz. İthalata dayalı perakendecilikle sürdürülebilir büyüme sağlanamaz. Sanayi ve perakende sektörü arasında şeffaflık, samimiyet ve bilgi paylaşımı yoluyla çözülemeyecek sorun yoktur. Tüketici söz konusu olduğunda gıda güvenliği en önemli konular arasında yer alıyor. Kayıt dışılığın olduğu bir yerde gıda güvenliğinden söz edilemez. Kayıt dışılık sektör içerisinde bir tehdit oluşturuyor. Sorunun çözümünü sadece devletten beklememeliyiz. Gıda sektörü tüm sektörler içerisinde en zorlu sektörlerden biridir. Nereden geldiği nasıl üretildiği bilinmeyen gıda halk sağlığı için en büyük tehdidi oluşturur. Gıda sektöründeki bir diğer sorun ise modern olmayan tarım işletmeleridir. Modernizasyonu tamamlanan tarım işletmeleri yaratmalıyız. Gıda sektöründe güvenilir olmanın en önemli yolu da marka olmaktan geçer. Sektörümüz Avrupa Birliği standartlarını yakalamalı ve güvenilir marka imajını korumalıdır. İşte bu noktada 2023 hedefi olan 500 milyar dolar ihracatı yakalayabiliriz.”

Tarım Bakanlığı olarak gıda alanında 220 bin teknoloji projesi ürettiklerini belirten T.C. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları, ISO Başkanının ardından sahneye çıkarak gıda sektörünün önemine şu sözleriyle dikkat çekti:
“Türkiye’de şu anda 80 milyon nüfus yaşıyor. Bu kadar nüfusa rağmen tarımsal ürün ihracatını yüzde 450 arttırdık. Tarımsal ürün üretim değerini 23 milyar dolardan 62 milyar dolara çıkardık. Tarım ekonomisinde dünya sıralamasında 11’nci 7’nci sıraya, Avrupa’da da 4’ncülükten 1’nciliğe çıkardık.2008 yılında ortaya çıkan dünya gıda krizinden sonra gıdanın ne olduğu çok daha iyi anlaşılır olmaya başladı. Üç türlü mücadele veriliyor, bunlardan biri enerji arz ve talebi yönetme mücadelesi, biri su arz ve talebi yönetme mücadelesi bir diğeri de gıda arz ve talebini yönetme mücadelesidir. Bunların içerisinde en acımasız olanı da gıda arz ve talebini yönetme mücadelesidir. Gıda amaçlı kullanılan unsurlar bio enerjide kullanılıyor. Bio enerjide kullanılınca gıdada ithalatçı olan ülkelerin harcamaları içerisinde gıdanın payı çok daha yükseliyor. Bir taraftan da Tüketici tercihleri değişiyor, nüfus artıyor, konut ihtiyacı artıyor, endüstri gelişiyor, endüstrinin yer ihtiyacı artıyor. Tüm bunlar gıdanın üretildiği tarımsal alanları etkiliyor. Dolayısıyla hep beraber zor ve sorunlu bir sektörü yönetiyoruz. Bunun yanında hala 900 milyon insan dünyada aç yatıyor. 1.2 milyar insan yetersiz besleniyor ve 1.5 milyar dolayında insanda dengesiz ve aşırı beslenmelerle obezite ve benzeri sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Bu ortamda üretilen gıdanın da üçte biride israf oluyor. 1 katrilyon dolar dolayında gıda her yıl israf ediliyor. Bütün bunlar gösteriyor ki bu sektör ne kadar stratejik bir sektör.”

Tarım Bakanlığı olarak gıda alanında çok önemli tedbirler aldıklarını ifade eden Mirmahmutoğulları, gerçekleştirdikleri bazı önemli tarım tedbirleri ile ilgili olarak şunları söyledi:

“Havadan ilaçlamayı kaldırdı. Bu bir çevre cinayetidir. Zirai eczanelere yükseköğrenim ve reçete şartı getirdik. Dünyada 182 aktif maddesi olan ilacın Türkiye’de üretimini ve ithalatını yasakladık. Sertifikalı tarım danışmanlığı getirdik. Sertifikalı tarım danışmanının çifti ile işbirliği yapmasını sağladık. Artık meyveyi dalından indirirken analizini yaptırıyoruz. Meyvede ilaç varsa hasat yapmıyoruz. Ayrıca miras yoluyla tarım arazilerinin bölünmesinin önüne geçtik. Bundan sonrada çalışmalarımıza hızla devam edeceğiz.”
İlki gerçekleşen Gıda Perakende Konferansı, önümüzdeki yıllarda da düzenlenerek, geleneksel hale gelecek.  
 
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)