BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaFinans KulisFinansal istikrar korunmalı----

Finansal istikrar korunmalı

Finansal istikrar korunmalı
09 Şubat 2014 - 07:45 www.finansgundem.com

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, vatandaşın döviz borcu yok ama o vatandaşın çalıştığı işyerinin var. Özel sektörün 260-270 milyar dolar borcu var” dedi.

Türkiye’nin en büyük sanayi odası konumundaki İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye’nin yeniden kendi iç gündemiyle ‘kriz’ yaşadığını söyledi ve “12 yılda yakaladığımız finansal istikrarı kaybetme lüksümüz yok. Bu konuda bütün siyasilere ve topluma sorumluluk düşüyor” dedi. Türkiye ekonomisinin 350 milyar dolar dış borcu olan bir ekonomi olduğunu hatırlatan Bahçıvan, “Evet, vatandaşın dövizle borçlanmasının önne geçildi ve bu nedenle vatandaşın döviz borcu yok. Hem vatandaş hem de bazı siyasiler ‘vatandaşın döviz borcu yok’ diye rahatlar ama o vatandaşın çalıştığı işyerinin döviz borcu var. Özel sektörün 260-270 milyar dolar döviz borcu var borcu var” dedi. 

NE PAHASINA OLURSA OLSUN
Hürriyet'ten Sadi Özdemir'in haberine göre; Türkiye’nin ne pahasına olursa olsun bu finansal istikrar iklimini bozmaması gerektiğini söyleyen Erdal Bahçıvan şöyle konuştu: “Hafif kaybolmaya başlayınca, kimse hesap yapamaz geleceği göremez oldu. Faizde, kurlarda, enflasyonda istikrar ve öngörülebilirlik çok çok önemli. Siyasetçinin, işadamının, sokaktaki vatandaşın, memurun, işçinin finansal istikrar sahip çıkması lazım. Birileri ‘neye yarar ki bu finansal istikrar’ diyebilir ama kaybolunca görülür neye yaradığı. Evin, sokağın, işyerinin huzuru kaçınca anlaşılır. Şu kısa sürede bence değeri anlaşıldı ve bu nedenle de herkes dersini almış olmalı.”

ESKİ TÜRKİYE DEĞİLİZ, AMAN DİKKAT
Bahçıvan Şöyle devam etti: “Eski Türkiye değiliz. Neden? Çünkü; 350 milyar dolar dış borcu olan bir ülkeyiz ve bu nedenle kendimizden kaynaklanan bir krizi uzatma lüksümüz olamaz. Bu borç hem tehdit, hem sigorta, hem de fırsat. Eski ekonomi olsa başka türlü olurdu. Şimdi çok daha güçlüyüz ama fatura da çok ağır olabilir.

FELÇ OLURUZ
Kurların bilançolar üzerindeki etkisinin önemine dikkat çeken Erdal Bahçıvan, “Bankalar bilançolara bakıp ne diyecek? Bu kadar kur yükü binerse, seni kötürüm de kör de felç de bırakabilir. Ayakta kalsan da anlamı olmaz” diyor.

En kolay ihracat hedefini aşarız
2014’te ekonomide en kolay aşılacak hedefin ‘ihracat hedefi’ olacağını söyleyen Erdal Bahçıvan, “Sanayici üretimini sürdürecek ve kendi ev ödevlerini yapacak. İhracata daha fazla odaklanacak. Sanayicinin borcu dövizle, geliri de dövizle yapmak zorunda. ‘Bu sene ihracat hedeflerini çok kolay aşacağız. Diğer hedefler için Allah yardım etsin’ diyoruz” dedi.

Yeni bir büyüme hikâyesi yazacaktık
Erdal Bahçıvan, şunları söylüyor: “2012 büyüme yüzde 2.2, 2013 yüzde 3.7-3.8 olabilir. 2014’TE de 3 olsa, 3 yıl ortalaması 3 bile  olmuyor. Böyle düşük bir büyüme ortalaması ciddi uyarıdır.  Tüketime bağlı büyürsen cari açık artıyor, cari açığı azaltırsan büyüme düşüyor. 2014, yeni bir büyüme stratejisi için çok uygun bir seneydi. Şimdi ‘kurlar duracak mı, finansal istikrar ne olacak’ diye konuşur olduk.”

2023 hedefleri ortadan kalkar
Erdal Bahçıvan, cumhuriyetin 100’üncü yılı olan 2023 için konulan ekonomik hedeflere ilişkin de “Bu halimizle hedefler gündemden çıkar. Dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına giremeyiz” dedi. Bahçıvar şöyle devam etti: “Sanayisi, üretimi güçlü tasarrufları yüksek bir ülke olsak siyaset ve seçimler ekonomiyi bu kadar etkilemezdi. Siyaset yapanlar bu gerçekleri kabul ederek yapmak zorunda.”

AB ile flörtün başlaması çok iyi
Erdal Bahçıvan, son günlerde yoğunlaşan Türkiye Avrupa Birliği (AB) görüşmelerinden de son derece umutlu. Bahçıvan, “Bu dönemde en olumlu gelişme AB ile ilişkilerin tekrar canlanması. ‘Bardağın tek dolu tarafı bu flörtün tekrar başlaması’ diyebiliriz. Zaman zaman havaya girip ‘biz bize yeteriz’ diyoruz ama böyle dönemler gösteriyor ki bize AB çok lazım” diye konuştu.
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)