BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaMakro EkonomiFed ekonomiyi depresyona sürükleyebilir----

Fed ekonomiyi depresyona sürükleyebilir

Fed ekonomiyi depresyona sürükleyebilir
14 Ekim 2022 - 12:21 www.finansgundem.com

Çekirdek enflasyonu yüzde 2’ye düşürme hedefinde ısrarcı olursa Fed’in ekonomiyi depresyona sokma ihtimali oldukça yüksek görünüyor.

FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Yüksek enflasyonla mücadeleyi sürdüren Fed’in izlediği politikada yanında olanlar olduğu gibi karşısında olanlar da var. Hatta mücadelenin uzamasının Fed’e karşı olanların sayısında belirgin bir artışa neden olduğu da açık.

Ancak Wharton Business School Finans Profesörü Jeremy Siegel, bu furyaya yeni katılanlardan biri değil. Fed’in şahin duruşunu uzun zamandır eleştiren Siegel, öngörülerine bir yenisini ekliyor: “Çekirdek enflasyonu yüzde 2’ye düşürme hedefi, ekonomiyi depresyona sokabilir.”

Enflasyon verileri ‘gecikmeli’

Insider’dan Matthew Fox’un haberine göre, ABD’de Perşembe günü yayınlanan Eylül ayı TÜFE raporu, enflasyonun inatla yüksek kaldığını gösteriyor ancak bu, Wharton Business School profesörü Jeremy Siegel'i Fed'in agresif faiz artırımlarına devam etmesi gerektiğine ikna etmek için yeterli olmamış gibi gözüküyor. Profesör Siegel, çekirdek enflasyonun yüzde 2'ye düşmesini beklemesi halinde Fed'in ekonomiyi bir depresyona sürükleyeceği konusunda uyarıda bulunuyor.

Aslında Siegel, Fed'in ‘gecikmeli’ enflasyon verilerine aşırı güvenmesinin ekonomiyi bir felakete sürükleyebileceği konusunda bir süredir uyarılarda bulunuyor.

Konut piyasası verileri enflasyondan okumasından geçmiyor

Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, Siegel, başta konut piyasasında olmak üzere önde gelen enflasyon göstergelerinin önemli ölçüde düştüğünü, ancak bunun yıllarca olmasa da aylarca resmi hükümet enflasyon okumalarından geçmediğini vurguluyor. Siegel, “Bu veriler ne zaman çekirdek enflasyona girecek? Aylar hatta belki yıllar sonra” diyerek, Fed’in rekor faiz artırımlarına yönelik eleştirisini temellendiriyor.

Eylül ayı TÜFE raporu, fiyatların sırasıyla aylık yüzde 0,2 ve yıllık yüzde 8,1 artış beklentilerinin ötesinde, aylık yüzde 0,4 ve yıllık yüzde 8,2 oranında arttığını gösteriyor. Siegel, “Rakamlara hiç şaşırmadım çünkü bunlar gülünç. Gerçek enflasyon oranının hiçbir anlamı yok. Çekirdek oranın neredeyse yüzde 50'sini oluşturan konut ise bu rakamların en çarpık olanı” diye açıklıyor.

Profesör Siegel, kira fiyatlarındaki artış oranının geçen yıla göre önemli ölçüde yavaşladığını söylüyor. Siegel ayrıca, şimdi yüksek ipotek oranları nedeniyle emlak piyasasındaki faaliyetlerin yavaşladığını, konut fiyatlarının da mevcut seviyelerden yüzde 15’e yakın bir oranda düşmesini beklediğini vurguluyor.

Siegel, Fed'in sadece bir defaya mahsus olmak üzere 50 baz puanlık Faiz artırımı için yeri olduğunu düşünüyor.

Fed aşırıya kaçmanın eşiğinde

Siegel, Fed'in parasal sıkılaştırma politikasında aşırıya kaçmanın eşiğinde olduğunu düşünüyor. Buna rağmen, FED'in bilançosunda süregelen küçülmelerin yanı sıra Fed’in Eylül ayı TÜFE raporunun ardından Kasım ve Aralık aylarında da faiz oranlarını 75 baz puan artırması bekleniyor.

Bu oran artışları Siegel’in görüşüne göre fazla ileri gitmek anlamına geliyor. Siegel, Fed'in sadece bir defaya mahsus olmak üzere 50 baz puanlık faiz artırımı için yeri olduğunu düşünüyor. Siegel, “Sanırım şu anda çok sıkı bir zamandayız. Görüşüm, son bir 50 baz puanlık artırımın makul olacağı yönünde. Ancak görünen o ki, Kasım ayında 75 ve Aralık ayında da yine 75 baz puanlık artırıma gidecekleri gözüküyor ve bu faiz artırımlarının 2023 yılına da sarkma ihtimalini artırıyor. Bence bu aşırıya kaçmak anlamına geliyor” şeklinde konuşuyor.

Geç kalmanın bedeli depresyon olmamalı

Fed'in içinde bulunduğu muammanın çoğu, parasal kararlarının sarkacının pandemi sırasında çok fazla bir tarafa sallanmasından kaynaklanıyor. Oysa aynı sarkaç şimdi diğer tarafa doğru sallanıyor. Başka bir deyişle, Fed, pandemi sırasında ve enflasyonun yükselme belirtileri gösterdiği 2022 yılının başlarına kadar çok uzun bir süre yüzde faiz oranlarını yüzde 0’da tuttu ve bunun o zaman için uygulanması çok kolay bir plan olduğu bugün daha iyi anlaşılıyor. Siegel'e göre ise parasal sıkılaştırmanın daha erken başlaması gerekiyordu. Siegel, “Şimdi enflasyon yüksek olduğu için faiz artırımlarıyla bir düzeltme yapmak istiyorlar ancak öncü göstergeler düşüşe işaret ediyor” diyor.

Siegel, “Ve bu aşırı düzeltme, ABD ekonomisini zaten beklenen bir resesyondan daha fazlasına, hatta bir depresyona bile sürükleyebilir” şeklinde konuşuyor.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)