BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaKazandıran SohbetlerFatih Savaş: Kurbanı ehil olanlar kesmeli----

Fatih Savaş: Kurbanı ehil olanlar kesmeli

Fatih Savaş: Kurbanı ehil olanlar kesmeli
19 Temmuz 2021 - 07:30 www.finansgundem.com

Koç’tan Yılmaz’a iş ve siyasetin ünlü isimlerini son yolculuklarında dualarla uğurlayan, Özil’den Düzyatan’a spor ve sanat yıldızlarının dini nikahlarını kıyan ünlü ilahiyatçı Fatih Savaş’la Kurban Bayramı üzerine uyarıcı bir sohbet…

VOLKAN KARSAN – FINANSGUNDEM.COM / KAZANDIRAN SOHBETLER

Kazandıran Sohbetler'de bu kez konumuz sevap kazanmak, konuğumuz televizyonlardan tanıdığımız, ödüllü hafız ve ilahiyatçı Fatih Savaş Hoca... Sorularımıza geçmeden önce Kurban Bayramı'nın dini özellikleri dışında, ekonomik ve sosyal olarak hayatımızda önemli bir yeri olduğu konusuna da vurgu yapmak isteriz...

Öncelikle sosyal yanı... Yıl içinde et almakta güçlük çeken dar gelirli ailelere kurban etlerinin dağıtılması en önemli yanı bu bayramın... Ekonomi ile ilgili kısmı ise kurbanlık hayvan satışlarından, kesimine ve derilerinin doğru değerlendirilmesine kadar birden çok unsuru içinde barındırıyor. Bu yıl kurbanlık fiyatlarının bir yıl öncesine göre, yaklaşık yüzde 30 dolayında arttığı belirtiliyor. Büyükbaş hissesi kişi başı en az 1.750 TL olarak öngörülüyor, küçükbaş kurbanlıklar ise 1.500-2.000 TL arasında fiyatlardan başlıyor. Her aşamada vurgu yapılan konu ise ehil kişiler tarafından kurbanın kesilmesi. Bu da şu anlama geliyor: Kasaplara büyük iş düşüyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kurbanlıkların yarısının kasaplar tarafından kesileceğinin tahmin edildiğini, bu kişilere verilecek ücretlerin yaklaşık 665 milyon TL civarında olacağını açıkladı.

Bayraktar'ın vurgu yaptığı diğer bir husus da, kesim hataları yüzünden kurban deri kaybının yüzde 20'lerde olduğu konusu. Bu durum göz önüne alındığında oluşacak kurban derisi satış değeri 150 milyon TL dolayında gerçekleşecek.

Aynı derilerle ilgili Türkiye Deri Sanayicileri Derneği (TDSD) Başkanı Burak Uyguner'in açıklaması ise şöyle: Kurban Bayramı'nda derilerin doğru kesilmesi ve tuzlanmasıyla atık olarak çevreye ve doğaya zarar verecek bir ürünü ekonomiye kazandırıyoruz. Kurban derilerinin kesiminden sonra doğru işlenmesiyle ayakkabı, saraciye, yarı işlenmiş ve bitmiş deri gibi katma değerli ürünler üretiyoruz. Bayramın ekonomimize yaklaşık 3 milyar TL’lik katma değerli deri katkısı sağlayacağını öngörüyoruz.

Bu bilgileri de göz ardı etmeden, bayramın uhrevi ve kutsal tarafını konuşmak üzere söz Fatih Savaş Hoca'da...

“ELİMİZDEN GELDİĞİNCE, DİLİMİZ DÖNDÜĞÜNCE İNSANLARIMIZI DOĞRU BİLGİYLE BULUŞTURMAYA ÇALIŞIYORUZ”

- Sayın Savaş, öncelikle medyada çok yer bulan “Uluslararası Hafızlık / Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması’nda birinciliğiniz ve rahmetli iş adamı Mustafa Koç'un cenaze merasiminde herkesi çok etkileyen duanızdan başlayarak, sizin ilahiyatçı kimliğinizi daha yakından tanıyalım.

- Öncelikle böylesine önemli bir konuyu, şahsımla konuşma isteğiniz, beni çok mutlu etti, sağolun. 1996 yılında Hırvatistan’dan düzenlenen “Uluslararası Hafızlık / Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması”nda Türkiye’yi temsil ettim ve hafızlık noktasında dünya birincisi oldum. Ülkemizin bayrağını yurtdışında dalgalandırmak benim için çok özeldi. Yaklaşık 15 yıl, Zincirlikuyu'da Mezarlıklar Müdürlüğü'nde görev yaptım, bir çok ünlü ismin cenaze namazında görev ifa ettim. Sizin de belirttiğiniz gibi Mustafa Koç'un dualarını yaptım, daha önce sanat, spor, siyaset ve iş dünyasından Müslüm Gürses, Mesut Yılmaz, Mehmet Ali Birand gibi kişilerin dualarını yaptım... Tabii ki hep üzüntülü günlerde değil, sevinçli günlerde de insanlarımızın yanındayım, nikah, doğum gibi mesela... Mesut Özil'in ve Engin Altan Düzyatan'ın dini nikahlarını kıydım.

Sekiz yıldır televizyon programları sunuyorum. 360 TV'de başlayan serüven, sırasıyla TV8, Kanal D, TRT ve son dönemde da Fox TV ve DİYANET TV'de sürüyor. Elimizden geldiğince, dilimiz döndüğünce insanlarımızı doğru bilgiyle buluşturmaya çalışıyoruz. Ramazan’da sahur saatlerinde, yıl içerisinde de haftalık programlarla hem Fox TV, hem de Diyanet TV'de devam ediyor bu görevimiz. Önemli bir sorumluluk olarak görüyorum yaptığım işi, sizlerden de dua bekliyorum.

Bu ibadetin ruhunda Hakk’a yakınlık ve halka fedakârlıkta bulunma anlayışı vardır. Kurban, bir müslümanın bütün varlığını, gerektiğinde Allah yolunda feda etmeye hazır olduğunun bir nişanesidir.

“KURBAN BAYRAMI’NDA KESİLEN KURBANA 'UDHİYYE', HACDA KESİLEN KURBANA İSE 'HEDY' DENİR”

- Kurban Bayramı'nı idrak ediyoruz, genel olarak bir kez daha bu ibadetin sevapları, kimlere sünnettir, vaciptir bu konuda bizi aydınlatır mısınız?

- Öncelikle, Kurban Bayramı'nın tüm insanlık için huzur barış ve esenlik getirmesini Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum.

Etimolojik olarak yaklaşmak ve Allah’a yakınlaşmaya vesile olan şey anlamına gelir kurban... Dinî bir terim olarak ise Allah’a yakın olmak ve O’nun rızasına ermek için ibadet maksadıyla, belirli şartları taşıyan hayvanı usûlüne uygun olarak kesmeyi ve bu amaçla kesilen hayvanı ifade eder. Kurban Bayramı’nda kesilen kurbana 'udhiyye', hacda kesilen kurbana ise 'hedy' denir.

Akıl sağlığı yerinde, hür, mukim ve dinî ölçülere göre zengin sayılan mümin, ilâhî rızayı kazanmak gayesiyle kurbanını kesmekle hem Cenab-ı Hakk’a yaklaşmakta, hem de maddi durumlarının yetersiz olması sebebiyle kurban kesemeyenlere yardımda bulunmaktadır.

Bu ibadetin ruhunda Hakk’a yakınlık ve halka fedakârlıkta bulunma anlayışı vardır. Kurban, bir müslümanın bütün varlığını, gerektiğinde Allah yolunda feda etmeye hazır olduğunun bir nişanesidir.

Mezheplerin çoğuna göre udhiyye kurbanı kesmek sünnettir, Hanefî mezhebinde ise tercih edilen görüş, kurbanın vacip olduğudur.

Kurban, -fıkhî hükmü ne olursa olsun- müslüman toplumların belirli simgesi ve şiarı sayılan ibadetlerden biri olarak asırlardan beri özellikle milletimizin dinî hayatında önemli bir yer tutmaktadır.

KİMLER KURBAN KESMEKLE YÜKÜMLÜDÜR?

Kurban kesmek, akıl sağlığı yerinde, büluğa ermiş (ergen olmuş), dinen zengin sayılacak kadar mal varlığına sahip ve mukim olan her müslümanın yerine getireceği malî bir ibadettir.

Temel ihtiyaçlarından ve borç tutarının dışında 80.18 gram altın veya değerinde para ya da eşyaya sahip olan kimselerin kurban kesmesi gerekir. Ayrıca kurban mükellefiyeti için aranan nisabın üzerinden, zekâtın aksine bir yıl geçmesi şart değildir.

Hayvanın canı çıkmadan boynunu kırmak, derisini yüzmek, bir uzvunu koparmak veya tüyünü yolmak gibi hayvanın acısını arttıracak işlerden kaçınılmalıdır. Bir de en önemlisi bu işi yapanların mesleğinde liyakatlı olması hayvanlara acı çektirmemesi gerekiyor.

“KESİLECEK HAYVANLARI KIBLEYE DÖNDÜREREK KESMEK SÜNNETTİR”

- Kesimlerde canlılara acı çektirildiği konusunda tartışmalar var, dinen doğru kesim nasıl olmalı?

- Eti yenebilen kara hayvanları kurban edilebilir. Bunların etlerinin helal olması için, usûlüne uygun olarak kesilmesi gerekir. Usûlüne uygun kesim şöyle olur. Hanefilere göre besmele çekilerek kesme işlemine başlanır. Hayvanın nefes ve yemek boruları ile iki şah damarının veya bu damarlardan birisinin aynı anda kesilmesi şarttır.  Besmelenin kasten terk edilmesi hâlinde kesilen hayvanın eti Hanefilere göre haram olur. Ama unutarak terk edilirse helâldir. Şâfiîler besmelenin kasten terk edilmesi halinde de etin yenilebileceği görüşünü taşırlar.

Sığır, manda, koyun ve keçi cinsinden hayvanlar yatırılıp çenelerinin hemen altından boğazlanmak suretiyle (zebh), deve ise göğsünün hemen üzerinden kesilir (nahr) ve hayvanın kanının iyice akması için bir süre beklenilir. Kesimden önce bıçak ve benzeri kesici aletlerin hayvanın gözünden uzak bir yerde bilenmeleri sünnettir. Hayvanlardan biri, diğerinin gözü önünde kesilmemelidir.

Kesilecek hayvanları kıbleye döndürerek kesmek sünnettir. Hayvanın canı çıkmadan boynunu kırmak, derisini yüzmek, bir uzvunu koparmak veya tüyünü yolmak gibi hayvanın acısını arttıracak işlerden kaçınılmalıdır. Bir de en önemlisi bu işi yapanların mesleğinde liyakatlı olması hayvanlara acı çektirmemesi gerekiyor. Maalesef yolda kovalanan hayvan görüntüleri, kendilerini yaralayan insanlar bu işin ehil ellerde yapılması gerçeğini daha önemli kılıyor. Bu şuurla görevimizi yapmayı Allah hepimize nasip etsin.

“KURBANIN DERİSİ, BİR FAKİRE VEYA HAYIR KURUMUNA VERİLMELİDİR”

- Bağış yapanların sayısı da gün geçtikçe artıyor, sizin bu konudaki görüşünüz nedir?

- Bu ibadete bağış yoluyla katılanların sayıların yıldan yıla artması gayet sevindirici. Bu hal, kurban ibadetine olan hassasiyetimizi gösteriyor. Kişi, kurbanını bizzat kesebileceği gibi vekâlet yoluyla başkasına da kestirebilir. Zira kurban, hac ve zekât gibi mal ile yapılan bir ibadettir; mal ile yapılan ibadetlerde ise vekâlet caizdir. Çeşitli kurum ve kuruluşlara vekalet yoluyla kurban kestirilebilir.

Hz. Peygamber (s.a.s.), veda haccında Hz. Ali’ye, kurban olarak kesilen develerinin başında durmasını ve bunların derileri ile sırtlarındaki çullarını sadaka olarak vermesini, kasap ücreti olarak bunlardan bir şey vermemesini emretmiştir

- Yıllardır derilerin bağışından başlayan bir de ekonomi tartışması var, ibadete uygun fakir fukaranın yararına olan bakış nasıl olmalı?

- Kurbanın derisi, bir fakire veya hayır kurumuna verilmelidir. Hz. Peygamber (s.a.s.), veda haccında Hz. Ali’ye, kurban olarak kesilen develerinin başında durmasını ve bunların derileri ile sırtlarındaki çullarını sadaka olarak vermesini, kasap ücreti olarak bunlardan bir şey vermemesini emretmiştir. Buna göre kurban derilerinin para karşılığında satılması, kurbanın kesimi veya bakımı için ücret olarak verilmesi caiz değildir. Derinin satılması hâlinde bedelinin yoksullara verilmesi gerekir.

“KURBANLARIMIZI ALLAH İÇİN KESİP ETLERİNİ AİLEMİZE, AKRABA VE KOMŞULARA VE DE İHTİYAÇ SAHİPLERİNE TAKSİM ETMELİYİZ”

- “Hak için kurban, küp için kavurma” diye bir deyim vardır. Bu konuda görüşleriniz neler?

- Bu tabirden, hesapta Hakk'a yaranmak icin kurban kesiyorsam da, kurbanın etini kavurur, küpe basar, afiyetle mideye indiririm; fakire de pek bir şey koklatmam, manası çıkıyor kanımca... Bu çok hoş karşılanacak bir davranış olamaz...

Esasında Allah, Kuran’da “kestiğiniz kurbanların ne etleri, ne de kanları Allah'a ulaşır, ulaşan tek şey sizin takvanızdır” diye buyuruyor. O yüzden kurbanlarımızı Allah için kesip etlerini ailemize, akraba ve komşulara ve de ihtiyaç sahiplerine taksim etmeliyiz... Doğru olan uygulama budur... Allah, bu şuurda olmayı hepimize nasip etsin.

“ALLAH CÜMLEMİZE MAKBUL BİR HAC YAPMAYI NASİP EYLESİN”

- Bilindiği gibi Kurban Bayramı'nın başlamasıyla Hac farizası da sona erer, iki yıldır pandemi nedeniyle maalesef hacca gidemeyen müminler için neler söylemek istersiniz?

- Evet maalesef iki yıldır hacca gidemiyoruz. İnşallah tez zamanda insanlık olarak bu hastalıktan kurtuluruz ve de her yıl olduğu gibi dünya müslümanları hac vazifesini ifa etmek üzere kutsal topraklarda buluşur ve o arınmayı yaşar... Allah cümlemize makbul bir hac yapmayı nasip eylesin inşallah...

Cisco Genel Müdürü Duru: Türkiye, dijital dünyada çok ileride

Gürhan Çam: Dijital bankacılıkta dünya birincisiyiz

Ali Yüce: Çip krizi 100 milyar dolara mal olabilir

Haluk Levent: Pandemi mağduru sanatçılar için seferber olduk

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)