BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaBankacılıkFaik Açıkalın'dan bankacılık bombaları!----

Faik Açıkalın'dan bankacılık bombaları!

Faik Açıkalın'dan bankacılık bombaları!
05 Ocak 2016 - 10:02 www.finansgundem.com

Yapı Kredi CEO’su Faik Açıkalın, Yapı Kredi’nin bilançosunu daha dengeli büyüteceğini açıkladı

Yapı Kredi CEO’su Faik Açıkalın, bu yıl kredilerde aslan payını KOBİ bankacılığından kurumsal bankacılığa kadar tüm reel kesimin alacağını düşünüyor. Açıkalın, “2016 yılında etkin sermaye yönetimi öne çıkacağı için risk ağırlıkları daha düşük olan kurumsal ve ticari krediler ile KOBİ kredilerinin bilançolarda büyük payı alması yüksek ihtimal” dedi. Mevduatın ise bankalar için en önemli fonlama kalemi olmaya devam edeceğinin altını çizen Açıkalın, “Sektörün kredi/mevduat oranının korunacağını ve dengeli bir kredi / mevduat büyümesi gerçekleşeceğini bekliyoruz. Mevduatın TL ve yabancı kompozisyonunda ise kurdaki gidişat ve swap maliyetlerinin durumu belirleyici olacak” açıklamasını yaptı.

Dünya'dan Ece Ceyhun'un haberine göre, küresel piyasaları, Türk bankacılık sektöründeki gelişmeleri değerlendiren Yapı Kredi CEO’su Faik Açıkalın, bu yıla ilişkin beklentilerini de paylaştı. Açıkalın, Yapı Kredi olarak da özellikle proje finansmanı konusunda kurumsal ve ticari bankacılıkta, KOBİ bankacılığı ve bireysel bankacılıkta odaklarını sürdürerek dengeli, katma değer yaratan bir büyüme sağlamayı hedeflediklerini anlattı.

Aktif kalitesini ve sermayesini doğru yöneten banka kazanacak

 Faik Açıkalın, 2016 yılında sektörde başarılı olmanın kriterini de 2 faktöre dayandırdı. Bunlardan birinin aktif kalitesi, diğerinin ise sermayenin etkin kullanılması olduğunu aktaran Açıkalın, bankacılık sektöründe bu seneye ilişkin beklentilerini anlatırken şu ifadeleri kullandı:
“2016 yılında Basel III kapsamındaki sermaye yeterliliğine yönelik düzenlemeler, yüksek seyreden TL fonlama maliyetleri ve ekonomik büyümenin gidişatına bağlı olarak aktif kalitesinde bozulma sektörü zorlaması muhtemel gelişmeler olarak karşımıza çıkıyor.”

Sektörün kısa vadede önündeki en önemli gelişmenin BASEL III olacağını vurgulayan Açıkalın, “BASEL III uygulamasına 2019 yılına kadar kademeli geçiş hedefleniyor. Sektörün BASEL III reformlarına uyum sağlayabilmesi için de bir dizi düzenlemeler gündemde olacak. Bu nedenle sermayenin etkin kullanımının dikkat edilmesi gereken en önemli unsur olduğunu düşünüyoruz. Yine aktif kalitesi de kârlılığı belirleyici değişkenlerin başında geliyor. Özellikle bu unsurlara bankaların 2016 yılında çok dikkat etmesi gerektiğini, kârlılık performanslarındaki ayrışmayı bu alanlardaki başarının belirleyeceğini düşünüyoruz” dedi.

Bankacılık sektörünün 2016’da aktiflerinin yaklaşık yüzde 14 büyümesini, kredi ve mevduat tarafında ise büyümenin bu seviyenin bir miktar üzerinde gerçekleşeceğini öngören Açıkalın, özkaynak kârlılığının ise 150 baz puan artışla yaklaşık yüzde 13 civarında olacağını tahmin ettiklerini bildirdi.

Kur, şirketin karını olumsuz etkiledi ama…

2015 yılında ülke potansiyelinin altında kalan ekonomik büyüme ve TL’deki değer kaybı nedeniyle şirketlerin zor bir yıl geçirdiğinin altını çizen Faik Açıkalın, “Kredi büyümesi de geçmiş yıllara nazaran zayıf kaldı. Kurdaki artışın şirketlerin karlılığını olumsuz etkilediğini fakat aktif kalitesi anlamında bunun henüz ciddi bir riske dönüşmediğini görüyoruz. Aralık itibarı ile takipteki krediler oranı yüzde 2.9 gibi düşük bir seviyede. Fakat önümüzdeki dönemde sektörün takipteki kredi oranında sınırlı da olsa bir artış beklenebilir” değerlendirmesini yaptı.

Katma değeri yüksek alanlara odaklandık

Yapı Kredi bir süreden beri izlediği ‘Akıllı Büyüme’ stratejisini 2015 yılında da devam ettirdi. Açıkalın, sağlıklı büyümeye devam ettiklerinin altını çizerek “Yapı Kredi olarak yılın ilk dokuz ayındaki toplam aktif büyüklüğümüzü yılbaşından bu yana yüzde 27 artırarak 247 milyar 752 milyon TL’ye çıkardık. Toplam kredilerimiz yüzde 24 artarak 216.9 milyar TL olarak gerçekleşti. Toplam gelirlerimiz ise bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 17 artarak 7 milyar 326 milyon TL’ye yükseldi. İlk dokuz ayın konsolide net kârını ise 1 milyar 274 milyon TL olarak açıkladık” dedi ve ekledi: “Diğer yandan kaynaklarımızı verimli kullanarak katma değeri yüksek alanlara odaklanmayı sürdürdük. Hem krediler, hem de mevduatta pazar payımızı genişlettik. Nakdi kredilerimizi yılın başından bu yana yüzde 22 artırarak 153.7 milyar TL’ye, gayri nakdi kredilerimizi de yüzde 30 yükselterek 63.2 milyar TL’ye taşıdık. Böylece toplam kredi hacmimizi yüzde 24 artırarak 216.9 milyar TL’ye çıkardık. Aynı dönemde nakdi kredi pazar payımızı da 24 baz puan artırarak yüzde 10,5’e yükselttik.”

2016’da dengeli büyümeyi hedefliyor

2015 yılının 9 aylık döneminde bireysel ihtiyaç kredileri ve KOBİ kredilerinin, Yapı Kredi’nin kredi tarafında büyümesinde ön plana çıkan alanlar olduğu bilgisini de paylaştı. 2015 yılının dokuz aylık döneminde bireysel ihtiyaç kredilerinde yıl başından bu yana yüzde 30, KOBİ kredilerinde ise yüzde 37 büyüme elde ettiklerini hatırlatan Açıkalın, “Toplam mevduat tarafında ise sektörün 7 puan üzerinde bir performansla yılbaşından bu yana yüzde 27 artış sağladık. Böylelikle toplam mevduat hacmimizi 136.3 milyar TL’ye, pazar payımızı ise yüzde 10,5 seviyesine taşıdık. 2016 yılında da özellikle proje finansmanı konusunda kurumsal ve ticari bankacılıkta, KOBİ bankacılığı ve bireysel bankacılıkta odağımızı sürdürerek dengeli, katma değer yaratan bir büyüme sağlamayı hedefliyoruz” diye konuştu.

Tüm bunların ötesinde önümüzdeki yıllarda da zamanının çok ötesinde bir vizyonu yansıtan “Hizmette Sınır Yoktur” anlayışı ile ilklerin bankası olma misyonlarını sürdüreceklerinin de altını çizen Faik Açıkalın, “Tıpkı yıllardır yaptığımız gibi sektörü yenilikçi ve müşteri odaklı yaklaşımımız ile şekillendirmeye devam edeceğiz. Bu vizyon doğrultusunda müşterilerimize tüm kanalların birbiriyle konuştuğu bütünsel bir bankacılık anlayışı sunmak, IT altyapımızı sürekli geliştirmek, ticari ve bireysel bankacılığı aynı anda büyütmek, proje finansmanı olasılıklarını en iyi şekilde değerlendirmek hedeflerimizden en önemlileri” dedi.

Toplam müşteri sayısı 21 milyonu devirdi

Yatırımlarına da devam ettiklerini aktaran Açıkalın, müşteri tabanını büyütmeyi ve dağıtım kanallarını genişletmeyi sürdürdüklerini söyledi. “Aktif müşteri sayımızı ilk dokuz ayda 11 milyona, toplam müşteri sayımızı ise 21.1 milyona çıkardık” diyen Açıkalın, “Yılın ilk dokuz ayında toplam şube sayımız 1.015’e, ATM ağımız ise 4.217’ye yükseldi. 2016 yılında Akıllı Büyüme stratejimiz kapsamında sağlıklı ve kaliteli büyüme hedefimizle her zaman olduğu gibi sürdürülebilir, müşteri odaklı bankacılık anlayışımız devam edecek. Büyüme planımız çerçevesinde son iki senedir şube, ATM ve çalışanlarımıza yaptığımız yatırımlar sayesinde güçlendirdiğimiz hizmet ağımızı daha da geliştireceğiz. Bu yöndeki yatırımlarımızın verimliliğini daha da artırmaya odaklanacağız. Aynı zamanda, aktif kalitemizi, sermaye ve likidite tabanımızı koruyarak kârlılığımızı sürdüreceğiz. Ayrıca dijital kanallara yaptığımız yatırımlar hızlanarak devam ederken, şubelerimiz de müşterilerimiz ile kişisel olarak bir araya gelebildiğimiz iletişim noktalarımız olarak önemini korumaya devam edecek” şeklinde konuştu.

Faik Açıkalın, Yapı Kredi olarak fonlama kaynaklarının çeşitlendirilmesine de çok önem verdiklerini ifade ederek eylül ayında 17 ülkeden 38 bankanın katılımıyla 1.2 milyar dolar sendikasyon kredisi sağladıklarını da belirtti. Reel sektörün dış ticaret işlemleri için kullandırılacak bu kaynağı geçen yıla oranla maliyet düşüşü sağlayarak, yüzde 101 oranında yenilemiş olduklarını aktaran Açıkalın, “Aynı zamanda bono ihraçları, orta vadeli tahvil programı ile fonlama tabanımızı çeşitlendirmeyi de sürdürdük” dedi.

Açıkalın’ın verdiği bilgiye göre Yapı Kredi kredi kartı pazarındaki markası Worldcard ile kredi kartları alacak bakiyesinde yüzde 21.4, kredi kartı cirosunda yüzde 19.4, POS cirosunda yüzde 20.9 ve kart sayısında yüzde 18.0 ile pazar liderliğini sürdürdü.

Faktoring ve Leasing’de pazar lideri

Faik Açıkalın, iştirakler tarafındaki gelişmeleri de şöyle değerlendirdi: “Yapı Kredi olarak kendi sektörlerinde öncü olan portföy, yatırım, leasing ve faktoring alanlarındaki iştiraklerimiz ve yurtdışındaki bankalarımızla güçlü bir finansal hizmet grubuyuz. Üçüncü çeyrek itibarıyla Yapı Kredi Faktoring toplam ciro bazında yüzde 17.4, Yapı Kredi Leasing ise yüzde 18.6 pazar payı ile liderliklerini sürdürdüyorlar. Yapı Kredi Leasing, Ağustos ayı içerisinde 7 bankanın katılımıyla sağladığı 106 milyon dolar sendikasyon kredisi ile kendi alanındaki güvenilirliğini bir kez daha teyit etti. Fitch Ratings ise ilk kez değerlendirdiği Yapı Kredi Yatırım’ın kredi derecesini en yüksek ulusal not olan AAA (tur) olarak belirledi. Böylece sektörünün öncü kurumlarından biri olan Yapı Kredi Yatırım, ilk kez girdiği Fitch Ratings derecelendirmesinde ulusal çapta en yüksek notu almış oldu.”

İlginç zamanlarda yaşayasın

Yapı Kredi CEO’su Faik Açıkalın, “Çinlilerin çok ilginç bir sözü var. Bunu bazen iyi bir dilek, bazen de beddua olarak söylüyorlar. ‘Tanrı seni ilginç zamanlarda yaşatsın’ diyorlar. Biz de oldukça ilginç bir dönemden geçiyoruz. 2015 tüm dünya için zorlu ve karmaşık bir yıl oldu. Dünyanın her yanında karşımıza farklı bir tablo çıkıyor” dedi ve ekledi: “İçeride ve dışarıda belirsizliği artıran pek çok gelişmenin yaşandığı 2015 yılında, Avrupa ekonomilerindeki yavaşlamaya karşın ABD’deki ekonomik toparlanma devam etti ve Fed’in faiz artırım zamanlaması yakından takip edilen konuların başında geldi.”

Fed devam ederse dolar güçlenecek

Bütün yıl süren Fed’in faiz artıracağı beklentisiyle hüküm süren belirsizliğin, nihayet 16 Aralık’ta gelen Faiz artırım kararıyla bir ölçüde azaldığına da değinen Faik Açıkalın, “Bu karar ilk aşamada gelişmekte olan ülke piyasalarında pozitif etki yarattı. Ancak 2016’da, Fed’in belirttiği üzere 4 faiz artışı gerçekleşirse, doların giderek değer kazanacağını söyleyebiliriz. Bu da gelişmekte olan ülke piyasaları üzerinde zamanla yine baskı yaratacaktır. İşte bu dönemde, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın atacağı adımlar ve yapısal reformlara verilecek önem, Türkiye’nin gelişmekte olan ülkeler arasında nasıl ayrışacağı konusunda kilit nokta olacak” yorumunu yaptı.

TL maliyetlerde bir miktar daha artış olabilir

Son dönemde piyasaları en çok ilgilendiren bir diğer gelişme de Çin ekonomisindeki yavaşlama ve bunun küresel yankıları oldu. Öte yandan petrol ihracatı yapan ülkeler de 2015 yılını bir miktar zorlanarak geçirdiler. Faik Açıkalın, “2016 yılına girerken Çin’deki yavaşlamayla birlikte Fed’in faiz artırım kararı, global piyasaları şekillendiren ana makro risk unsuru olmaya devam ediyor. Tüm bu gelişmeler de dolar lehine... Dolayısıyla önümüzdeki dönemde gelişmekte olan piyasalardan fon çıkışları olabileceğini görüyoruz. Türk bankaları için ise TL fonlama maliyeti Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın sıkı para politikasından dolayı yüksek seyrediyor. Buna ek olarak, Fed’in faiz kararı sonrasında kurdaki olası bir değer kaybı piyasa faizlerinde artışa neden olabilir görüşündeyiz. Bunun da TL fonlama maliyetlerinde olumsuz yansımalarını görebiliriz. TL maliyetlerde bir miktar daha artış olabilir. Yabancı para fonlama maliyetinde ise yıl boyunca kademeli bir yükseliş bekliyoruz.”

Bankacılık sektörü için 2015 başarılı bir yıl oldu

Yapı Kredi CEO’su Faik Açıkalın, “2015 Türkiye için de kolay bir yıl olmadı” dedi ve ekledi: “İki seçim sürecinin yaşandığı 2015’te global ve jeopolitik gelişmeler TL’nin değerinde volatilite ve değer kaybına neden oldu. Tüm bu belirsizliklere rağmen makro rakamlar iyi görünüyor. Dolayısıyla bankacılık sektörü için 2015 yılını başarılı bir yıl olarak değerlendirebiliriz.” Açıkalın, bankacılık sektörünün 2015 yılına Merkez Bankası’nın 50 ve 25 baz puanlık faiz indirimleriyle başladığını da hatırlatarak “Kredi büyümesinde yılın ilk yarısında yakalanan ivme son çeyrekte yavaşlamaya başladı. Ayrıca küresel gelişmeler nedeniyle ikinci çeyrekten itibaren fonlama maliyetleri yükseldi. Diğer yandan sektörde

2015 yılından bu yana hakim olan dolarizasyon trendi, bireysel krediler için yükseltilen genel karşılıklar bankaların yükünü artırdı. Ancak yine de sektör yılın ilk dokuz ayı itibariyle kredilerde ve mevduatta yüzde 20 büyüme kaydetti” değerlendirmesini yaptı.

2015 yılından daha olumlu olacağını umduğumuz yeni bir yıla giriyoruz. İş dünyamızın geçmiş yıllarda olduğu gibi bu sene de temkinli fakat cesaretini kaybetmeden yatırımlarına devam etmesini, ülke ekonomisine yapmış oldukları katkıları sürdürmelerini bekliyoruz.
YORUMLAR (3)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)