BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaBRICS’in dolara karşı öfkesi boşuna mı?----

BRICS’in dolara karşı öfkesi boşuna mı?

BRICS’in dolara karşı öfkesi boşuna mı?
05 Haziran 2023 - 17:35 www.finansgundem.com

ABD Doları’nın rezerv para birimi olması nedeniyle sahip olduğu belirgin ayrıcalık saldırı altında. Ancak alternatiflerin bir hüsnükuruntudan öteye geçmeme ihtimali ağır basıyor.

FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan oluşan BRICS ekonomilerinin dolara karşı inatçı duruşlarının beyhude bir çaba olma olasılığı da bulunuyor.

Finansgundem.com’un derlediği bilgilere göre, gelişmekte olan ekonomilerin ABD Doları’nı tahtından etmek için verdiği uğraşlar, yeni bir ortak para biriminde hayata geçebilir. Yine de, BRICS ülkelerinin çabalarıyla başlatılan bu sürecin ölü doğma ihtimali de bulunuyor.

Az sohbet çok hareket

Bloomberg’den Marcus Ashworth'un analizine göre, BRICS ekonomilerinin dolara karşı öfkesi boşa bir tatbikattan öte bir anlam taşımıyor olabilir. ABD Doları’nın yerini alacak ortak bir para biriminden bahsetmek ise şu an için en iyi ihtimalle bir hüsnükuruntudan öteye geçemiyor.

ABD'nin doların açık bir şekilde dünyanın rezerv para birimi olması nedeniyle sahip olduğu belirgin ayrıcalık yine saldırı altında. Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan oluşan gelişmekte olan BRICS ülkeleri, ABD Doları’nı tahttan indirecek bir rakip olduğu dedikodusunu kışkırtarak arada ve kararsız kalan ekonomileri cezbetmeye çalışıyor. Ancak projenin her zamanki nedenlerden dolayı başarısız kalma olasılığı bulunuyor. Belki de projenin başarıya ulaşması için biraz daha az sohbet, biraz daha fazla hareket gerekiyor.

Geçen hafta BRICS dışişleri bakanları, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Kazakistan gibi diğer ülkelerden temsilcilerle birlikte Güney Afrika'nın Cape Town kentinde bir araya geldi. Bu, devlet başkanlarının Ağustos sonunda Johannesburg'da gerçekleştirilmesi planlanan ana etkinlik için bir ısınma turuydu. Ancak Johannesburg’un, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin emri uyarınca tutuklanma riski olmadan katılmasına izin verecek şekilde değiştirilme ihtimali hala bulunuyor. II. Dünya Savaşı sonrası kurallara dayalı dünya düzenini devirmeye yönelik kötü gizlenmiş bir girişim olan bu toplanmaların doğasını tanımlayan ahlaki bir zeminden bahsetmek ise pek mümkün görünmüyor.

Ukrayna'yı işgal etmesinin ardından, 300 milyar dolar değerindeki Rus döviz ve altın rezervleri ABD ve Avrupa tarafından donduruldu ve bu durum, Batı çıkarlarına aykırı hareket eden ülkelerin denizaşırı varlıklarının benzer şekilde alıkonulması olasılığını artırdı. Batı'nın kötü devlet aktörlerine yönelik yaptırımları son yıllarda mantar gibi çoğaldığından, bu yaptırımların ne kadar ileri gitme potansiyeline sahip olduğuyla ilgili bir belirsizlik görülüyor. ABD Hükümeti, Putin'e karşı misilleme eyleminin sonuçlarını görmezden gelemiyor; bu da kişisel çıkarlar bağlamında gelecekte ne yapacağı ve yapmayacağı konusunda daha fazla netlik sağlaması gerektiğini gösteriyor. İroni şu ki, dolarsızlaştırma tam da ABD borç tavanı anlaşmazlığını çözerken başını kaldırıyor.

Alternatif rezerv para birimi

Grubun dünya nüfusunun yüzde 42'sine sahip olduğu göz önüne alındığında, BRICS koalisyonunun etkisi önemli olabilir. Ancak ekonomik olarak grubun, toplam küresel üretimin yalnızca yüzde 23'ünü ve ticaretin yalnızca yüzde 18'ini sağladığı görülüyor. SWIFT’e göre (Society for Worldwide Interbank Financial Transactions) BRICS ülkeleri, döviz işlemlerinin yüzde 42'sinde dolar kullanırken euronun payı yüzde 32’de kalıyor. Ancak grup, Avrupa dışında ve Kuzey Afrika'nın bazı bölgelerinde aynı etkiye sahip değil. Çin yuanı, yurt dışı kullanımı Asya'da veya ticaretle bağlantılı finansın dışında bile önemli ölçüde genişlemediğinden sadece yaklaşık yüzde 2 katkıda bulunuyor.

Bir rezerv para birimi için tanımlayıcı unsur, yurt içi işlemlerde en çok kullanılan ikinci para birimi olmasıdır. Dolar, hemen hemen her ülkenin kendi para biriminden sonra dünya çapında en çok kullanılan takas yöntemidir; hatta bazen yerel para birimlerini bile geçer.

Petrol ve altın da dahil olmak üzere hemen hemen her emtia dolar üzerinden işlem görüyor. Kripto para birimleri bile neredeyse yalnızca dolar ile eşleştiriliyor. Bir rezerv para birimi için de hayati olan, onun bir değer saklama aracı olarak kullanılmasıdır. Uluslararası Para Fonu (IMF), küresel merkez bankası rezervlerinin yüzde 59'unun dolar cinsinden olduğunu, yüzde 20’sinin euro ve yalnızca yüzde 5’inin yuan cinsinden olduğunu tahmin ediyor.

Bloomberg News'in bildirdiğine göre, 19 kadar ülke daha BRICS bünyesine katılmakla ilgileniyor ve 13 ülke şimdiden resmi olarak davet edilmiş durumda. Ancak, her zamankinden daha büyük bir dizi çelişkili çıkar, grubu daha da az yönetilebilir hale getirme tehlikesi taşıyor.

Gündemde ortak bir para birimi bulunuyor. Rusların fikri, bu para bu para birimini kısmen altınla desteklemekten geçiyor ancak altın külçelerini hareket ettirmek basit bir mesele gibi gözükmüyor. ABD Hazine Bakanlığı'nın Yabancı Varlıkları Kontrol Dairesi'nin (Office of Foreign Assets Control) genişleyen erişiminden karşılıklı olarak hoşlanmamalarına rağmen, grubun temel farklılıklarda ilerleme kaydetmesi için epey yolu var görünüyor. Ucuz Rus petrolü şu anda hidrokarbon ithal eden ülkeler için oldukça cazip olsa da, dünya ticareti için uzun vadeli bir temel oluşturamıyor.

Tek bir merkez bankası

Güney Afrika Merkez Bankası Başkanı Lesetja Kganyago geçen ay BRICS destekli herhangi bir yasal ihalenin tek bir merkez bankası gerektireceğini vurguladı. Asya'dan Avrupa'ya uzanan Kuşak-Yol projesinde olduğu gibi, Çin'in daha geniş bir BRICS forumuna hakim olmayacağını ve Şanghay'ı bir BRICS merkez bankası için en olası yer haline getirmeyeceğini hayal etmek imkansız. Çin ile sık sık sınır çatışmaları olan Hindistan'da bunun kolayca gerçekleşmesi de pek olası değil. Liberal demokrasi destekli bir para birimini, sermaye kontrolleri olan totaliter bir devletin hakim olduğu bir kavramla değiştirmek pek makul durmuyor.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (Organization of the Petroleum Exporting Countries - OPEC) bir petro para birimi bulamazsa, coğrafi olarak birbirinden farklı, rastgele bir grup ulusun yeni bir para birimi yaratma noktasında pek şansı yok gibi gözüküyor. Bu süreçte ‘sur’ olarak adlandırılan bir Güney Amerika ticari para birimi kavramı da, daha küçük ülkelerin çıkarları Brezilya'nın çok daha büyük ekonomisi tarafından boğulacağı için var olma savaşı veriyor.

Bazı BRICS ülkeleri kaynak açısından zengin olsa da çoğu kaynak açısından fakir konumda bulunuyor. Bu ülkelerinin hiçbirinin, tek başına veya birlikte, alternatif bir para birimini doğurması ve büyütmesi mümkün gözükmüyor. Tüm bunlardan önce, grup arasında basit ticaret konusunda önemli bir ilerleme kaydedilmesi gerekiyor. Doların hakimiyeti bıktırıcı olsa da yakın bir alternatifin olmadığı görülüyor. Dolar makinesine karşı istediğin kadar öfkelensen de, sözünü dinletmek bu dönemde o kadar da imkan dahilinde gözükmüyor.

BRICS ülkelerinden 'yaptırım' önlemi

 

19 ülke BRICS'e katılmak için başvuruda bulundu

 

BRICS bankasının başkanı belli oldu

 

Rusya, BRICS nezdinde ortak para birimi konusu görüşecek

 

‘Dedolarizasyon’ amacına ulaşabilecek mi?

 

Ticarette “dolarsızlaşma” süreci hız kazandı

 

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)