BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaBankacılıkBankaların karlarını içeride bırakması sağlıklı----

Bankaların karlarını içeride bırakması sağlıklı

Bankaların karlarını içeride bırakması sağlıklı
14 Mayıs 2015 - 11:27 www.finansgundem.com

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "Bankacılık sisteminde de rehavet marjımız yok" şeklinde konuştu

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan Türkiye Bankalar Birliği 58. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu.

Babacan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle;

-Kamu maliyesindeki sıkı duruşun bundan sonraki en önemli sebebi kamu borç sürdürülebilirliği değil, kamunun tasarruf oranlarına destek vermesi

-Bütçe açığının artması cari açığın artması anlamına gelir, o nedenle bütçe açığının artırılmasını istemek gerçekçi yaklaşım değil

-Kamu maliyesinin sıkı durmaya devam etmesi gerekir; özellikle fed'in sıkılaştırmaya gideceği dönemde cari açığın yukarı yönlü trende girmesi çok olumsuz algılanır

-Bankacılık sisteminde de rehavet marjımız yok

-Bankacılık sektörünün sağlığı önemli ama bankalarla ilgili risk algısını artıracak düzenleme yapma marjımız yok

-Makro önlemlerdeki gevşeme cari açığı etkileyecek bu da türkiye'nin risk primini artıracaktır

-Bankaların kârlarını içeride bırakması çok daha sağlıklı

-Düzenlemelerle ilgili haklı talepler var ama bunların bazılarını yapmamız son yıllardaki kazanımlarımızı kaybetmemize neden olabilir
 
YORUMLAR (2)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • AYDIN UÇAR14 Mayıs 2015 14:24

    Ülkemizin ekonomisinin çok önemli iki açığı bulunmaktadır.. Bunlar, tasarruf açığı ve dış ticaret açığıdır. Dış ticaret açığının tasarrufa dönüştürlebileceğini düşünüyorum. Nasıl mı, hemen anlatayım. İthal ettiğimiz bir çok ürün tükeniyor. Sıcak para girişleri ile düşen kur sayesinde ithalatı daha da cazip hale gelebiliyor. Bu silsilenin sonunda ülkemizin üreticiliği gelişemiyor. Ancak tüketiciliği gelişiyor. Diğer taraftan ihtal edilen ürünlerde öyle bir ürün olmalı ki tüketilememeli ancak ithallat oluşturduğu için ihracatı kolaylaştırmalı, bu ne olabilir diye düşündüğümüz zaman akla ALTIN geliyor. ALTIN ithal edersek tükenmez ancak bankalarımızda tasarrufu arttırıcı bir unsur olarak değerlendirilebilir. Diğer taraftan altın ithalatı dış ticatteki negatif etkisi sayesinde ihracatı arttırabilir. Böylece ülkemiz ekomisinin tasarrufları ve dış ticareti olumlu gelişebilir. Bu durum merkez bankasının faiz politikalarında elini güçlendirecektir. Bir katılım bankasının iç kontrol çalışanı olarak bunları öngörebiliyoum. İnşallah devlet yöneticilerimiz de görür, değer verir ve uygular.

  • lala paşa14 Mayıs 2015 12:03

    Artık konuşman gerekmiyor be başkan üç hafta sus ve valizini hazirla 10 yıldır yapamadığını şimdi konuşarak mi yapacan kağıt mendil gibi düşün siz ve heyetiniz vatandaşı bu hale getirmedinizmi