Cem Ceminay’dan motivasyon eğitimi

1 / 6

---

BERRİN UYANIK BEKAR – FINANSGUNDEM.COM / ÖZEL HABER

Bütün Türkiye her sabah “Cem Ceminay in the morning” cıngılıyla uyandı. Onu, radyolardan yayılan “Günaydın Türkiyem”, “Canım Türkiyem, ben Cem Ceminay” sözleriyle tanıdı. Enerji fışkırıyordu, dinleyicisini kıştırtıyordu. Hele o telefon şakaları yok mu?  Kimilerine göre ‘özenti’ kimilerine göre ‘müthiş eğlenceli’ esprileri, çileli hayatı, trafik tıkanıklığını bile unutturuyordu insana. Evet, belki de herkesten çok o zevk alıyordu bu programdan ama, aslında müthiş bir tecrübe satıyordu o mikrofondan.

Niye mi böyle diyorum, çünkü Cem Ceminay şu anda karşımda, bunu ondan dinliyorum. Radyoya şimdilik ara veren, köşe yazarlığına yüklenen usta bir sanatçıyı dikkatle izliyorum.  Onda, yaşama yeni bir çözüm getirmekten duyduğu hazzı görüyorum. 

Harbiye’den çıkıp, arabayla, Anadolu yakasında Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün az uzağındaki villa cennetine varana kadar beynimin içinde o cıngıl çalıyor. Başlıyor, bitiyor, yeniden başlıyor. Acarkent’e giriyoruz, evin önünde park ediyoruz. Samimi, sempatik bir karşılama. Tam düşündüğüm gibi. Uzaktan da duysam hemen ayırtedeceğim o sesi yanı başımda. Ceminay’ın o neşeli, gülen sesi…

Ünlü radyocunun, radyo öncesini yaşamına kaç kişi tanıktır bilmem ama bu sayının çok olmadığına eminim. Çünkü Amerika yıllarını anlatırken kullandığı sözcükler, mimikleri, gündeme taşıdığı anılar, hem yeni hayatın izlerini taşıyor hem de bunları çok insan bilmez izlenimini uyandırıyor.

Dile kolay, 15 yılı geçmiş ‘fırsatlar ülkesi’nde. Okumuş, çalışmış. Satış ve Pazarlama üzerine eğitim almış, İşletme master’ı yapmış. Amerikan şirketlerinde, Japon firmasında görev almış, işi gereği koca kıtayı soldan sağa, yukarıdan aşağıya dolaşmış. Her mülakatta işi koparmış. Mülakat üzerine, satış-pazarlama tekniği üzerine ustalaşmış. Çok insan tanımış, çok değişik kültürlerle içiçe olmuş. Dostluklar kurmuş. Sadece insan kurdu değil, yönetici kurdu da kesilmiş. Tabi, derin bir tecrübe kazanmış. Vatana dönüş kararı alınca, çocukluk sevdası radyoculuk üzerine staj yapmış, programcı yanını güçlendirmiş.

Türkiye’ye ayak bastığı anda mikrofon başında bulmuş kendini. Ve başlamış gönüllerin fethi…

O fetih şimdi mikrofon aracılığıyla değil, derslerle bankalara, şirketlere uzanıyor. Çünkü Cem Ceminay, ruhlara enerji katmak, motivasyon kazandırmak için eğitimciliğe başlıyor. Yani, toplumu hareket dairesine çekmek, üzerine sinen boşvermişlik tozlarını silkeletmek için, tecrübesiyle, özel projesiyle geliyor.

Finans profesyonellerine, CEO’lara, patronlara, idarecilere, çalışanlara, uyuşukluktan uzak, ‘canlı bir mesai’ vadediyor. Mesajı net:

“Bankalarda, şirketlerde pozitif enerji azalmış.  Kimse motive değil. Bu arkadaşlara bir motivasyon, enerji verilmesi lazım. Düne kadar radyo programıyla aslında bir anlamda bunu yapıyordum ancak şu anda radyoda değilim ve ben bunu seminerlerle finans dünyasında yaparak devam etmek istiyorum. Deneyimlerimi paylaşacağım, insanlara faydalı olabileceğim bir ortam yaratacağım. Herkes işini artık severek yapacak, firmalarda verim artacak. Buna inanıyorum.”

Bu işin kurumsal tarafı. Peki, kuramsal olmayan yanı? Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü’de yapılacak olan mülakat tekniği eğitimlerine, Ceminay’ın deyimiyle,  üniversiteyi bitirip iş hayatına atılacak olan herkes, şu an işsiz olan herkes aday.

Çünkü mülakata girmenin, o odadan istediğini alıp çıkmanın bir sırrı var. Ve o sır, mülakat ne kadar sürerse sürsün, isterse saatlerce sohbete dönsün değişmiyor: Tam iki dakika. Evet, yanlış duymadınız, hayatınızı değiştirecek o 120 saniyeyi nasıl kullanacağınızı bilmezseniz, o sürede patronu ikna edemezseniz, ağzınızla kuş tutsanız nafile! Önemli olan kendinizin ne becerekli, vazgeçilmez bir insan olduğunuzu anlatmak değil, önemli olan karşı tarafın istediği cevabı vermek.

Bunu da o biliyor. Çok ciddiye alıyor. Cem Ceminay bu sırrı öğretmek için gün sayıyor. ‘Pozitif enerji’ kaynağı, Finansgundem.com’a konuşuyor…

Ne diyordu o cıngılda:
Cem Ceminay in the morning
Yakında diyecek ki:
Cem Ceminay’la we are working