Foto GaleriGündemTürkiye’de bankacılığın tarihsel gelişimi

Türkiye’de bankacılığın tarihsel gelişimi

4 / 18 Türkiye’de bankacılığın tarihsel gelişimi
12 Nisan 2021 - 11:06

1. Osmanlı Ekonomisinde Bankacılık

Avrupa’da 19 uncu yüzyılda sanayileşme sürecinin teknolojik ilerlemeyle hızlanması,bankacılıkta önemli gelişmelere yol açmıştı. Bu süreçte yüzyılın ikinci yarısından itibaren bankalar sanayiye ilgi duymaya başlamış, sanayi-finans işbirliği artmış, bu süreç büyümeyi hızlandırmıştı. Para ekonomisinin sınırları genişlemiş, uluslar arası ticaret artmış mali sermaye güçlenmişti. Bir yanda yerel aile bankalarından çok şubeli anonim şirket bankalarına doğru bir gelişme olurken, sanayi ve bankacılık iç içe geçmişti. Özellikle, Fransa ve Almanya gibi ülkelerde karma bankacılık diye adlandırılan banka yatırımlarının sanayiye yatırılması büyük işletmelerin ortaya çıkışını hızlandırmıştı. Anonim Şirket bankalarının sayısı önce İngiltere’de, daha sonra Fransa ve diğer Avrupa ülkelerinde hızla arttı, yerel ve aile bankaların sayıları ise azaldı.

Avrupa’da meydana gelen ve tüm dünyayı etkisi altına alan ticarileşme ve parasallaşma süreci Osmanlı Devleti’ni de etkilemiş, 1838 Ticaret Antlaşması, 1839 Tanzimat Fermanı Osmanlı ekonomisi ve idari yapısında önemli değişiklikleri beraberinde getirmişti.Osmanlı devleti 1838 Ticaret Antlaşması ile bu ticarileşme sürecinin içine çekilince, ithalat yasakları, tekeller kalkmış Osmanlı ekonomisi dünyaya açılmış, bunun sonucunda kısa süre de dış ticaret açıkları artmıştı. Dış ticaretteki büyümeye paralel olarak Osmanlı ekonomisinde finansal faaliyetler çeşitlenmeye başlamıştı. Osmanlı ekonomisinde artan ithalat para talebini artırmış, para darlığı nedeniyle 1840 yılında el ile yazılı Kaime adı verilen iç borçlanma senetleri çıkarılmış, daha sonra basılı kaimelere geçilmişti. 1840 yılında Kaime basımı ile hızlanan iç borçlanma sürecinde bankerler önemli bir role sahip olmuştu. Yapısal gelir yetersizliğinin kısa vadeli borçlanma ile karşılanması sürecinde Galata bankerleri önemli bir rol oynadı. Galata bankerleri dışa açılmayla birlikte para ve kredili alım satım işlerini yürütmüş ve 1854 ile 1881 yılları arasında altın devrini yaşamıştı. Ancak, Düyun-u Umumiye İdaresi kurulduktan sonra Galata bankerleri dış borçlanma sürecinin dışında kalmıştı.Dünyanın ticaret merkezleri ile kambiyo iletişimi ve ona bağlı işlemler Galata’da yürütülüyor,Galata bankerleri Londra ve Paris piyasalarında kendi veya bankası adına %5 ile kısa vadeli topladığı kredileri %10-15’e varan faizler ile hükümete aktarıyordu (Kazgan, 2004). 1839Tanzimat Fermanı ile hızlanan idari yapıdaki reform süreci gelir ihtiyacını artırmış, bütçe açıklarının finansmanı bankacılık faaliyetlerinin artmasında etkili olmuştu. Ticaret antlaşmasıyla para ekonomisinin içine giren Osmanlı Devleti’nin, Tanzimat Fermanıyla maliye, eğitim, idari ve askeri alanda düzenlemelere gitmesi harcamaların hızla artmasına yol açmış, geleneksel kaynaklardan elde edilen gelirler artan giderleri finanse etmede yetersiz kalmıştı (Coşar, 2004a). Devletin gelir ihtiyacı, borçlanma ihtiyacını artırmıştı. Tanzimat’a kadar sadece Padişah ve Saray ile işbirliği yapan bankerler idari yapıdaki reformla birlikte vekil ve vükela ve valilerle de işbirliğine gitmişlerdi(Kazgan,1999). Bu durum mali karışıklığı artırmış, merkezi hazineyi güçlendirmek, bütçe hazırlamak ve bütçe disiplinini kurmak uzun süre mümkün olamamıştı. Harcamaların tahsilat sınırları içinde kalmasını sağlayıcı düzenlemelere gidilse de bütçe düzeni ve disiplini kurulamamış,özel izin ve emirlerle mevcut tahsilat masraflara verilmeye devam etmişti (Cezar, 1984:299).Kaime uygulaması ile karşılıksız para basımı, bankerlerden alınan borçlar, bunlar geri ödenmeden yeni ihtiyaçların ortaya çıkması, borçlanma maliyetinin giderek yükselmesine ve mali kargaşaya neden olmuştu.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster