ABDULLAH ÇETİN – FINANSGUNDEM.COM – ÖZEL
Esin Hanım, anneniz bu akşam tansiyon ve guatr ilacını almadı!..
Doktor Hasan Bey, hastanız Ahmet Bey’in göz tansiyonu yeniden nüksetti...
Bağcılar’daki bir araç tamir ve bakım servisinde geçen ay 10 cam kırılması hasarı onarıldı...
Mehmet K’nın sorumlu yönetici olduğu üçüncü şirkette de yangın hasarı bildirildi...
Bay X. Y. konut kredisi taksitlerini zamanında ödüyor ama son iki aydır kredi kartı borcunun asgarisini ödeyip ana borcu geciktiriyor. Geçen ay kirasını da ödememiş..
Karanfilköy semtinde bu yıl ocak ayında doğalgaz faturalarının toplamında yüzde 30 düşüş var...
Son iki haftada Kadıköy civarındaki mantarlı pizza siparişleri yüzde 40 azaldı...
İsim ve bölgeleri farazi olan bu örnekleri, son dönemin gözde kavramlarından veri analitiğinin önemini anlatabilmek için verdik. Şirketler için gerçek bir hazine olan ama kullanılamadığında pek de anlam ifade etmeyen müşteri bilgilerinden söz ediyoruz. Veri analitiği, sigortacıyı sahte hasarlardan, bankacıyı batık kredilerden kurtaran; perakendeciye doğru kampanyaları yaptıran ve daha pek çok alanda faydalar sağlayan sihirli bir anahtara dönüşmüş durumda.
GELİRLERİNİN YÜZDE 25’İNİ AR-GE İÇİN HARCIYOR!
Bu alanda faaliyet gösteren şirketler de elbette hızla büyüyen bu pastadan payına düşeni alıyor. Nitekim veri analitiğinde lider olan ve bu alanda 41 yılı geride bırakan SAS da 2016’da dünya çapında 3.2 milyar dolar gelir elde etti.
SAS Türkiye Ülke Müdürü Hakan Erdemli, veri analitiği çözümleriyle bankacılık, perakende, sigorta, telekom, otomotiv, sağlık sektörleri başta olmak üzere doğru veriye ulaşılıp bu verinin anlamlandırılması kapsamında ürün/hizmet geliştirmeden üretim ve pazarlamaya kadar birçok süreçte stratejik ve hedef odaklı hamleler yapılmasını sağladıklarını vurguluyor.
SAS Türkiye’nin 2016’da da çift haneli büyümeyi sürdürdüğünü vurgulayan Erdemli, “2016 ülkemiz ekonomisi için zor bir yıl oldu. Doğrusu son iki aya kadar biz de yılı büyümeyle kapatabileceğimizden kuşkuluyduk. Ancak siyasi ve ekonomik risklerdeki artış, güvenlik kaygılarının ön plana çıkması şirketleri harekete geçirdi ve bizim için rekor büyüme yılı oldu. Bazı alanlarda yüzde 20’nin de üzerinde büyüyerek SAS’ın global büyüme ortalamasını aştık” diyor.
Erdemli’ye göre, SAS’ın Türkiye ve küresel çaptaki başarılarının ve büyümesinin arkasında, gelirlerinin yüzde 25’ini Ar-Ge harcamalarına ayırması yatıyor. Erdemli, bu oranın sadece faaliyet gösterdikleri alan değil tüm sektörler için de bir rekor olduğunu düşünüyor.
SİGORTA BİLGİ VE GÖZETİM MERKEZİ İLE DE ÇALIŞIYOR
SAS’ın analitik çözümlerini başta bankacılık, telekom, sigortacılık, enerji ve perakende olmak birçok sektörden çok sayıda kurum ve şirket tarafından tercih ediliyor. SAS Türkiye’nin sayısı 100’e yaklaşan büyük ölçekli müşterileri arasında en büyük 20 bankanın tamamı var. Hakan Erdemli, diğer bankaların da çoğuna hizmet verdiklerini söylüyor.
Erdemli, sigorta sektörünün önde gelen kurumları SBM (Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi) ve DASK (Doğal Afet Sigortaları Kurumu) ile çalışmalar yürüttüklerini anlatıyor. SAS Türkiye, başta Aksigorta olmak üzere sigorta şirketlerine de veri analitiği hizmeti sunuyor. Erdemli, veri analitiği çözümünün, özellikle yıllık toplam hasar içinde yüzde 20’lere ulaşan sahte hasarla mücadele için önemli rol oynadığına dikkat çekiyor.
ANNENİZ İLACINI UNUTURSA KUTU SİZE MESAJ GÖNDERİYOR!
Veri analitiğinin ekonomiler ve şirketler için çok kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Hakan Erdemli, hitap ettikleri sektörlerin de her geçen gün arttığına işaret ediyor. Ardından da SAS’ın yurtdışında yeni bir sektör olarak girdiği sağlıkla ilgili hizmetini şöyle anlatıyor:
“Özellikle yaşlı insanların ilaç kullanımıyla ilgili bir çözüm geliştirdik. Bilindiği gibi yaşlı insanlar çok sayıda ilaç kullanıyor ve bunların zamanlaması hayati önem taşıyor. Bahsettiğim sistemi, sensörlerle donatılmış akıllı bir ilaç kutusu olarak düşünebilirsiniz. Hasta ilacını almayı unuttuğunda ya da bilinçli olarak almadığında sensörler aracılığıyla yakınına haber veriliyor. Kutuda ilaç azaldığında yenisinin alınması için de uyarı oluşturulabiliyor. İşte bu sistemin yazılım altyapısını SAS sunuyor.”
Erdemli, yine sensörlü bir lensle örneğin, göz tansiyonu nükseden bir hastanın doktoruna doğrudan mesaj iletebilecek bir teknolojiden bahsediyor. Keza kilo aldığınızı fark eden bileklik ve benzeri giyilebilir cihazlar da size diyet önerebiliyor.
Erdemli, “nesnelerin interneti” (IoT), “öğrenen makineler” (machine learning) gibi kavramların veri analitiğinde sınırsız yeniliklerin önünü açacağına vurgu yapıyor. Bu noktada da 2020 yılına kadar birbiriyle iletişim kuracak cihaz sayısının 26 milyara ulaşacağı öngörüsünü paylaşıyor.
KİŞİYE ÖZEL KAMPANYA İMKANI
Veri analitiğinin hitap ettiği alanlar hayal gücünüzle sınırlı. SAS Orta Doğu, Afrika ve Türkiye Pazarlama Müdürü Nurcan Bıçakçı Arcan perakende sektörü açısından online alışverişlere yönelik kampanyalara da işaret ediyor. Bugün pek çok çözümün online alışveriş yapan müşterilerin davranışlarına göre sınıflandırma yaparak müşteriye uygun içerik gösterilmesini sağladığına değinen Arcan, “SAS bunu gerçek zamanlı yapıyor. Yani tarihsel veriyi de kullanıyor ve markanın müşteriyi tanıyıp ona uygun teklifler götürmesini sağlıyor. Gerçek zamanlı olarak müşteri hareketleri takip edilebildiği için bu tekliflerin de gerçek zamanlı olarak gerektiğinde değişmesine olanak tanıyor” diyor.
VERİ ANALİTİĞİ ÇAĞ ATLADI
SAS Türkiye Ülke Müdürü Hakan Erdemli de, gelişen teknoloji ve dijitalleşmenin yeni organizasyon yapıları ve iş stratejileri gerektirdiğini; bu doğrultuda bulut teknolojileri, nesnelerin interneti, makine öğrenimi, gerçek zamanlı veri analitiği, ses ve görsel kaynaklı veri gibi kavramların iş dünyasındaki süreçleri yakından etkilediğine dikkat çekiyor. Veri akışının geçmişte sınırlı platformlar üzerinden yapıldığını, bu kapsamda veri yönetiminin ve analitiğinin daha yalın sayılabilecek şekilde yürütüldüğünü, dijitalleşme kapsamında günümüzde milyarlarca cihaz ve insanın veri ürettiğini belirten Erdemli, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Kullanıcı, müşteri ve makine verisi derken büyümesi önlenemez veri okyanuslarıyla karşı karşıyayız. Veri açısından 10 yıl öncesine baktığımızda daha durağan iç denizler varken şimdi devasa dalgaları olan uçsuz bucaksız okyanuslar söz konusu. Sığ denizlerde bir kayıkla seyahat edebilirken bugün adeta transatlantiklere ihtiyaç duyuyoruz. Şirket ve kurumların veri okyanuslarında güvenle ve başarıyla seyahat edebilmesi için yeni nesil analitik çözümlerine ihtiyacı var.”
ANALİTİK BULUTA TAŞINIYOR
Yıllardır makine öğrenimi ve veri madenciliği için önemli çalışmalar yürüten SAS, çözümlerini buluta taşıyarak artan işlem gücü ve artan veri işleme hızıyla daha fazla verimlilik sunmayı amaçlıyor. Erdemli, 40 yıldır sundukları hizmetleri SAS VIYA ve SAS Customer Intelligence 360 gibi çözümlerle buluta taşıdıklarını anlatıyor.
KİŞİSEL VERİLERİN İSTİSMARINA KARŞI AĞIR YAPTIRIMLAR VAR
Hakan Erdemli, önemi her geçen gün daha da artan kişisel verilerin korunması kapsamında yapılacak çalışmaların 2017’nin öncelikli konuları arasında olacağını belirtiyor. Erdemli, bu konuda gerekli aksiyonların alınmaması durumunda milyon liralık cezalar ve hapis cezası gibi yaptırımlarla karşılaşılabileceğine dikkat çekiyor. Verinin 40 yıldır ana işleri olduğunu hatırlatan Erdemli, “SAS olarak koruma yaşam döngüsünün kritik 5 aşamasının tamamı için yazılım sunuyoruz. Çok sayıda firmayla bu alanda çalışma başlattık” diyor.