Cumhurbaşkanı Said'in 25 Temmuz'daki kararlarının ardından kurulan "Darbe Karşıtı Yurttaşlar" üyelerince oluşturulan "Demokratik Girişim" hareketi, Said'in "ülkedeki krizin kaynağının 2014 Anayasası olduğu" yönündeki ifadelerinin ardından yazılı bir açıklama yayımladı. Açıklamada, "Cumhurbaşkanı Said'in, devletin istikrarını ve egemenliğini garanti altına alan 2014 yılında kabul edilen Tunus Anayasası'nın ihlaline yönelik girişimde bulunmaması gerektiği" belirtildi.
Anayasanın ihlaline yönelik girişimlerin meşru olmadığı kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Anayasal kurumların, özellikle seçilmiş yasama organının ve yargının çalışmalarını kesintiye uğratmak tehlikeli sonuçlar doğuruyor. İktidarı tekelleştirmek, muhalifleri tasfiye etmeye çalışmak ve siyasi hayata darbe vurmak demokratikleşme sürecini akamete uğratıyor."
Bağımsız Seçim Kurulunun güvenilirliğini hedef alan girişimlerin de kınandığı açıklamada, "yürütme otoritesinin; seçim yolları üzerindeki hakimiyetini yeniden tesis etmek, güvenilirliğini hedef almak ve hükümetin iradesini tahrif etmek amacıyla söz konusu Kurulu hedef almasının kabul edilemez bir adım" olduğu kaydedildi.
Cumhurbaşkanı Said dün akşam başkentteki Kartaca Sarayı'nda bazı Anayasa profesörleriyle bir araya gelmişti. Kendisi de bir hukukçu olan Said, toplantı sonrası yaptığı açıklamada "Bugün Tunus'ta yaşanan sorun, geçerliliği kalmayan ve meşruiyeti olmadığı için de uygulanması mümkün olmayan 2014 Anayasası'nın sonucudur" demişti.
Tunus'taki siyasi kriz
Cumhurbaşkanı Said, 25 Temmuz'da Meclisin çalışmalarını dondurması ve başbakanı azletmesinin ardından 22 Eylül'de de bazı yeni kararnameler yayımlamıştı. Bu kararnamelerle cumhurbaşkanının yasama ve yürütme yetkisi genişletilmiş, ayrıca yasa tekliflerinin Anayasaya uygunluğunu denetleyen geçici komisyon da feshedilmişti. Said'in aldığı tüm bu kararlar ülkede bir tür "istisnai durum" oluşmasına yol açmıştı. Ülkedeki krizden çıkmak için birçok siyasi ve sivil toplum kuruluşu geniş kapsamlı "ulusal diyalog" çağrısı yapıyor.