OECD uyardı: Enflasyon hedefleri aştı

OECD, Türkiye'den işçilere ve temel göstergeleri sağlam şirketleri desteklemeye devam etmesini istedi

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), Türkiye'den  işçilere ve temel göstergeleri sağlam şirketleri desteklemeye devam etmesini, TCMB'nin bağımsızlığını yeniden tesis etmesini, enflasyon hedefe doğru yaklaşana kadar reel faizleri pozitif bölgede tutmaya devam etmesini istedi.  

OECD, bugün yayınladığı "Türkiye Ekonomik İnceleme Raporu" Kovid-19 salgını sürecinde Türkiye ekonomisini ve salgının etkilerinin üstesinden gelinmesi için Türkiye'nin yapması gerekenleri değerlendirdi. Türkiye ekonomisi için 2020, 2021 ve  2022 yılı büyüme tahminlerini yukarı yönlü revize etti.  

Aralık ayında yayınladığı raporda, Türkiye ekonomisinin 2020 yılında yüzde 1,3 daralacağı beklentisini ortaya koyan OECD, bu tahminini yüzde 0,2 daralma yönünde revize etti. OECD, Türkiye'de GSYH'nın 2021'de yüzde 2,6 ve 2022'de yüzde 3,5 büyüyeceğini tahmin etti.  

Türkiye için 2020, 2021 ve 2022 enflasyon tahminlerini yüzde 12,2, yüzde 12.0 ve yüzde 10,0 olarak belirleyen OECD, işsizlik oranlarını ise yüzde 13,2, yüzde 13,7 ve yüzde 14,5 olarak tahmin etti. 

Raporda, Kovid 19 salgınını Türkiye'de pek çok şirketi ve işçileri etkilediğini, özellikle turizm, ağırlama ve eğlence sektörlerinin etkilendiğini belirten OECD, kırılgan hane halkının bu kriz karşısında ayrıcalıklı krediler ve yükümlülük ertelenmeleri ile desteklenmeye çalışıldığını ancak şu anda ağır borç yükü ile karşı karşıya kaldıklarını vurguladı.

ENFLASYON HEDEFLERİN ÜZERİNDE

OECD yaşanan kriz sürecinde Türkiye'de enflasyonun hedefin üzerinde kaldığını ve döviz rezervlerinin çok düşük seviyelere indiğini de belirti.

Tespitleri doğrultusunda Türkiye için tavsiyelerde de bulunan OECD, Türkiye'nin geçici olarak etkilenen aktiviteler karşısında işçiler ve temel göstergeleri sağlam şirketleri desteklemeye devam etmesi gerektiğini belirtti. 

Yoksulluk riski ile karşı karşıya olan hane halklarına ayrıcalıklı sağlanan krediler ve tek seferlik transfere sınırlı bir dönem için hedefli bir ödemeye dönüştürülmesi gerektiğini ifade eden OECD, kamu finansmanın var olan hareket alanın şeffaf, geçici ve hedefi mali destek için kullanılması gerektiğini vurguladı.

OECD, mali sıkılaştırmanın toparlanma güçlü şekilde yoluna  girdikten sonra başlaması gerektiğine de işaret etti.

Türkiye'nin Merkez Bankası'nın bağımsızlığını yasal tedbirlerle yeniden tesis etmesi gerektiğini savunan OECD, "Reel politika faizi, enflasyon ve enflasyon bekleyişleri resmi projeksiyon ve hedeflerden uzak oldukça, pozitif bölgede devam ettirilmeli. Şartlar imkân verdikçe döviz rezervleri yeniden oluşturulmalı. Finansal piyasaların bilgi ihtiyacına göre döviz rezerv pozisyonu konusunda aktif iletişim uygulanmalı" dedi.

Kamunun sahip olduğu finansal kuruluşların durumu yeniden değerlendirilmesi ve ağırlıklarının düşürülmesi gerektiğini dile getiren OECD, bankaları kredi tahsisat kararları konusunda nötr bir çerçevenin devam ettirilmesi gerektiğini de ifade etti.

OECD, bankaların tek tek ve bankacılık sisteminin bir bütün olarak stres testi sonuçları kamuoyu ile tartışılması gerektiğini savundu.