IMF heyeti ile otel odasında görüşmek milletin kimliğine yakışmadı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin IMF heyeti ile görüşmesine değil, otel odasında gizli buluşmaya tepki gösterdiğini söyledi. Erdoğan, "Size hakikaten muhatap alacaklarsa gelsin sizi makamınızda ziyaret etsinler" dedi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, New York'taki son gününde gazetecilere yaptığı açıklamalarda, muhalefetin IMF heyeti ile yaptığı görüşmeyi de değerlendirdi. 

Erdoğan, muhalefetin IMF ile görüşmesile yönelik tartışmaların sorulması üzerine şöyle dedi:

“Siyasette tutarlı olmak önem arz ediyor. Bir taraftan hükümete, iktidara IMF ile münasebeti geliştirip IMF’den kredi vesaire almayı tavsiye edeceksiniz... Ki bu iktidarı biz IMF’ye 23,5 milyar dolar borçla devraldık ve 2013 mayısında IMF’ye olan borcumuzu sıfırladık. Daha sonra IMF bizden 5 milyar dolar borç talebinde bulundu. ‘Veririz’ deyince bunlar baktılar bu iş ciddiye gidiyor, ‘vazgeçtik’ dediler. Bundan sonra zaten IMF’den borç talebi diye hiçbir zaman bizim düşünce dünyamızdan geçen bir şey söz konusu olmadı. Aklımızın ucundan geçmiş değil. Fakat muhalefet ‘İktidarı nasıl yaralarız? Nasıl Türkiye’deki ekonomiyi farklı bir şekilde gösteririz?’ hesabı üzerinden sürekli yalan, iftira atıyor. Tabi bunlar bir kere bunun hastalığı içerisinde olduğu için… Biliyorsunuz IMF’nin kapısını ilk çalan İnönü’dür, onların dönemlerinde başladı.. Biz biliyorsunuz IMF’nin aynı zamanda ortağıyız. Bu da var. Öyle bir durum değil yani çok da fakir fukara değiliz. Medyanın söylediklerine, yazdıklarına baktığımız zaman gizlilikten bahsediyorlar. Ben niye görüştüler falan diye de bir derdin içerisinde değilim. Görüşmüşler, görüşmemişler o ayrı bir konu. Tamam da kimden neyi kaçırıyorsunuz? Bu noktada kaçmaya gerek yok ki... Bir defa IMF’nin temsilcileri size hakikaten muhatap alacaklarsa gelsin sizi makamınızda ziyaret etsin. Niye gidip otellerin odalarında, lobilerde -ki geçmişte lobileri biliriz- oralarda görüşmeler yapıyorsunuz. Tabii bizi üzen budur. Bunlar, bu milletin kimliğine kişiliğine yakışan şeyler değil.”