Başbakan Ahmet Davutoğlu, yarınki seçim öncesi son mitingini Ankara'da yapıyor. Davutoğlu, "Bugün arefe, yarın demokrasi bayramı. Bu bayramda bizimle olmaya varmısınız" diye seslendi.
Davutoğlu satır başları ile şunları söyledi:
Türkiye'nin her yerine gitmek isterdik ama zamanımız yoktu. 7 Haziran'dan önce gitmiştik. Bu meydanda tüm kardeşlerimiz var. Bu meydanda Türkiye'nin yüreği var. Bu meydanda Türk, Kürt, Zaza, Laz tüm milletimiz var...
- Bu seçimin Türkiye için ne kadar önemli olduğunu biliyorsunuz. Tüm kardeşlerimizin coşkusunu görüyorum. Bugün son miting. Sesimizi yükseltiyoruz. Yarın bayramı kutlamaya var mıyız? Yarın demokrasi bayramı...
İnşallah yarın akşam balkondan bir demokrasi şöleni yapacağız. İnanıyorum ki 13 yıl birlikte yazdığımız destan için yeni bir ak sayfa oluşturacağız.
7 Haziran'dan sonra yaşananları hep beraber gördünüz. Kimlerin kimlerle kol kola girdiğini hep beraber gördüğünüz. Bir tarafta bu millete güvenmeyenler var. Diğer tarafta ise biz. İnanç ve kararlılıkla her engeli aşacağına inanan AK Parti kadroları var. Onun için biz meydanlardayız.
Tarihi bir dönemecin eşiğindeyiz. Geleceğimiz için çok önemli bir karar vereceğiz. Bütün vatandaşlarımızdan ricam, oylarınızı verirken Türkiye'nin dününü, bugününü ve yarınını düşünerek oy verin. Hangi partiye oy verirseniz verin, selamlaşarak, barış içinde oyunuzu kullanın.
7 Haziran'da tercihini CHP'den yana kullanan vatandaşlara sesleniyorum. Bu akşam bir kez daha düşünün. Elinizi vicdanına koyun 92. yılını kutladığımız cumhuriyetin yükselmesine kimin en fazla katkıda bulunduğunu düşünün. MHP'ye oy vermiş vatandaşlarıma da çağdıra bulunuyorum. Terör tehdidi karşısında kimin sorumluluktan kaçtığını düşünün. Vatanperver MHP'li kardeşlerime sesleniyorum, bir daha düşünün. HDP'ye oy veren vatandaşlarıma da sesleniyorum. HDP'nin Türkiye partisi iddiası için oy verdiniz. Ama bir kez daha düşünün. HDP'nin terörle arkasına mesafe koyamadığını gördünüz. Meclis'te temsil edilmeyen partilerin seçmenlerine de sesleniyorum. Şer odaklarının nasıl harekete geçtiğini görüyorsunuz. Böyle zor dönemlerde Türkiye'nin güçlü, dirayetli yönetimlere ihtiyacı var.