Abdullah Gül'ün Erdoğan'a rakip olması imkansız!

Hürriyet yazarı Deniz Zeyrek iddialara ilişkin ‘Gül’ün, siyasi gücünün zirvesindeki Erdoğan’ın karşısına çıkması imkânsız’ diye yazdı.

Abdullah Gül’ün, 2019’daki Başkanlık seçiminde Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısına aday olarak çıkarılacağı iddia edilmiş ancak Gül'den çok sert açıklama gelmişti.

Hürriyet yazarı Deniz Zeyrek, Saadet Partisi'nden gelen ‘kapımız açık' mesajının ardından gözlerin çevrildiği eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün siyasete dönüşüne ilişkin bir sinyal olmadığını yazdı.

Zeyrek'in Hürriyet'teki bugünkü köşesinde Gül'ün siyasete dönüşüne ilişkin kullandığı ifadeler şöyle:

"Gül'ün siyasete dair görüşleri, eleştirileri ve önerileri çok ama siyasete döneceğine dair hiçbir sinyal yok. Mesela, siyasi bir projesi yok. Kimseyle paylaşmadığı bir projesi varsa da o projeyi hayata geçirecek bir ekibi de yok. Doğrudur, şu anda AK Parti içinde olan birçok siyasetçi ile AK Parti ile yükselen bazı bürokratlar, geçmişte Gül ile yakın ilişkiler içindeydi. Ali Babacan, Beşir Atalay, Ahmet Davutoğlu bu isimlerin başında geliyor. MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın, Cumhurbaşkanı başdanışmanlarından Şükrü Karatepe'nin iktidar ekibine dahil olması da Gül'ün tercihiydi.

Gül'ün ekibi demek mümkün mü?

Başta biraz önce saydığım isimler olmak üzere, siyasette ve asker/sivil bürokraside ve yargıda Gül'ün desteği ile kariyer yapan isimleri Gül'ün ekibi diye nitelemek mümkün mü? Gül ‘Hadi' dediğinde yanında o isimleri bulabilir mi?

Gül'e yakın siyasetçiler, bugünkü pasif konumlarına rağmen böyle bir çağrıya kulak verirler mi sizce?
Ya da artık Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a en yakın isimlere dönüşen asker/sivil bürokratlar, Gül'ün böyle bir adımına sıcak bakarlar mı?

Bu gerçeklere bir de Gül Cumhurbaşkanlığı'ndan ayrıldığından beri kendisine yönelik AK Parti'de ortaya çıkan direnci ekleyin. En son ne zaman "Gül AK Parti'ye dönsün, hasret bitsin" çağrıları duydunuz?
(…) Siyasi projesi ve ekibi olmayan Abdullah Gül'ün, iktidarı eleştirmekle birlikte davasına bağlı kaldığı da başka bir gerçek. Haliyle de siyasi gücünün zirvesinde olan Erdoğan'ın karşısına, hele hele başkalarının siyasi projesiyle rakip çıkması imkânsız.