Mart ayında fon piyasaları
Geçtiğimiz ay tüm dünyada yoğun bir ekonomi gündemi ile geçmiştir. ABD ve Avrupa tarafında ekonomik faaliyete bağlı olarak merkez bankalarının alacakları kararlar konuşulurken, Çin ve Japonya’da büyüme ile ilgili olumsuz beklentiler dikkat çekmiştir. Öncelikle ABD tarafına bakalım: Haziran ayında faiz arttırması beklenen FED’in bu kadar uzun süre beklemeyeceği, Mart ayında bir arttırım yapacağı söylentileri gerçek olmuştur. FED, 15 Mart’ta gerçekleştirdiği toplantıda politika faiz oranını 25 baz puan artırarak %0,75-1,00 aralığına yükseltmiştir. Bunun yanı sıra FED, 2017 yılının geri kalanı için iki, 2018 yılı için 3 faiz artırım beklentisini koruduğunu açıklamıştır.
Avrupa’da enflasyon ve iktisadi faaliyet beklenenden hızlı toparlanmasına rağmen, bölgenin başlıca ekonomilerindeki yaklaşan seçimler siyasi risklerin artmasına neden olmaktadır. ECB, Mart ayındaki toplantısında beklendiği gibi, faiz arttırımına gitmemiştir. Bu arada İngiltere’de BREXIT süreci başlatılmıştır. Ayrılık sonrasına ilişkin koşulları belirlemek için İngiltere ve AB’nin 2 yıl süresi bulunmaktadır.
Ülkemizdeki ekonomik göstergelerdeki gelişmelere bir göz atacak olursak.. İşsizlik oranı hızla artmaya devam etmektedir. Son 7 yılın en yüksek seviyesi geçtiğimiz ay kayıtlara geçmiştir: %12,7. Son aylarda beklentilerin üzerinde artan enflasyon, Mart sonu itibariyle % 11,29 olarak gerçekleşmiştir. Cari açık Ocak ayında geçen yılın aynı ayına göre 561 milyon USD genişleyerek 2,8 milyar USD olmuştur. Dış ticaret açığındaki artış ve turizm gelirlerindeki düşüş bu gelişmede etkili olmuştur. 12 aylık kümülatif cari açık da 33,2 milyar USD’ye yükselmiştir.
Mart ayında en çok kazandıran yatırım aracı Borsa olmuştur. BIST 100 Endeksi % 1,7’lik artış ile 88.947 puandan kapanmıştır. Şubat’ın en çok kazandıranı olan altın ise, bu ay yatırımcısına kaybettirmiştir. Fed’in faiz artıracağı beklentisiyle ABD dolarının güçlenmesi Mart ayının ilk yarısında altın fiyatlarında düşüşe neden olmuştur. Ancak Mart’taki toplantının ardından Fed’in faiz artırımı konusunda hızlı hareket etmeyeceği yönünde sinyal vermesiyle birlikte dolar değer kaybetmiştir. Bu çerçevede, altının ons fiyatı 31 Mart itibarıyla 1.247 USD seviyesinin üzerine çıkmıştır. Borsanın ardından Euro ve dolar, yatırımcısına en çok kazandıran yatırım araçları olmuştur.
Geçtiğimiz ay yatırım fonları ortalama % 0,98 getiri sağlamıştır. Kategori bazında en yüksek getiriye sahip fonlar hisse fonlarıdır. BIST-100’deki artışa paralel olarak yurtiçi piyasalardaki hisse senetlerine yatırım yapan yatırım fonları %2,7’lik bir kazanç yazmışlardır. Hisse fonlarını % 1,2 ile karma ve değişken fonlar takip etmektedir. Altındaki değer kaybıyla beraber altın fonları da % 0,22’lik değer kaybına uğramıştır.
-
30 Nisan 2020, Perşembe
Kovid-19 öncesi ve sonrası BES fonları
Devamını Oku - 10 Şubat 2020, Pazartesi Devamını Oku
-
20 Ağustos 2019, Salı
BES fon yöneticilerine uygulanacak tedbir ve teşvikler
Devamını Oku -
24 Haziran 2019, Pazartesi
Ludens Fon Rating’e göre en başarılı emeklilik fonları
Devamını Oku -
22 Nisan 2019, Pazartesi
Emeklilik Fonlarının performans ölçümünde riskin dikkate alınması
Devamını Oku -
08 Şubat 2019, Cuma
Emeklilik fon yöneticilerinin değişiminin sektördeki yoğunlaşmaya etkisi
Devamını Oku -
26 Kasım 2018, Pazartesi
Yine Yeni Yeniden: BES mimarisi yeniden tasarlanmalı!
Devamını Oku - 15 Ekim 2018, Pazartesi Devamını Oku
-
12 Eylül 2018, Çarşamba
Portföy yönetiminde yenilikçi bir yaklaşım: Otomatik Danışmanlık
Devamını Oku -
14 Ağustos 2018, Salı
Emeklilik fonlarının performansını hangisi belirliyor?
Devamını Oku
- BANKA HİSSELERİ
-
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
- BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
-
Basın Daveti
Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği
06 Şubat 2020, 09:30
Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...
- Tüm Etkinlikleri Göster