BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaZorunlu karşılık oranları daha da inecek!----

Zorunlu karşılık oranları daha da inecek!

Zorunlu karşılık oranları daha da inecek!
23 Ağustos 2016 - 15:49 www.finansgundem.com

Faiz indirimi konusunda fazla yeri kalmayan Merkez Bankası zorunlu karşılık oranlarını indirecek

Garanti Yatırım Araştırma Uzmanı Hilmi Yavaş, faiz indirimi konusunda fazla yeri kalmayan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) önümüzdeki dönemde zorunlu karşılık oranlarında indirimlere
devam edeceğini düşündüklerini belirtti.

Hilmi Yavaş Foreks'e yaptığı açıklamada, TCMB'nin faiz koridorunun üst bandını 25 baz puan indirerek %8.50’e çektiğine değinerek, "Bu indirim konsensüs ve piyasa beklentisine paralel. Politika faizi ve
alt bant ise değiştirilmedi. TCMB’nin önümüzdeki dönemde zorunlu karşılık oranlarında indirimlere devam edeceğini düşünüyoruz" diye konuştu.

Yavaş, TCMB'nin açıklaması ile ilgili olarak genel hatlarıyla metnin önceki Para Politikası Kurulu (PPK) notuna yakın olduğunu belirtti ve şu şekilde konuştu:

"Önceki PPK toplantısında olduğu gibi Faiz indirimine rağmen, “likidite politikasındaki sıkı duruşun korunması” ve “para politikasındaki sıkı duruş” ifadeleri değişmiyor. TCMB’nin üst banttan halen 40 milyar TL civarında fonlama sağlaması da bu durumu teyit ediyor.

Yeni eklenen ifade: “Son aylarda belirgin artışlar gösteren işlenmemiş gıda fiyatlarının kısa vadede aşağı yönlü düzeltme yapabileceği öngörülmektedir. Çekirdek enflasyonun ise kademeli düşüşünü sürdürmesi beklenmektedir”. Temmuz’da yüksek gelen enflasyona rağmen, TCMB’de enflasyon görünümü ile ilgili yeni bir endişenin belirmediğini görüyoruz.

“İç talep büyümeye pozitif katkı verirken, Avrupa Birliği ülkelerinin talebindeki artışın ihracat üzerindeki olumlu etkisi sürmektedir” ifadesi yerine “iç talep bir miktar yavaşlamakla birlikte büyümeye pozitif katkı verirken, Avrupa Birliği ülkelerinin talebindeki artışın ihracat üzerindeki olumlu etkisi sürmektedir” ifadesi getirilmiş. Bir süredir ivme kaybeden iç talep beklentimize paralel bir açıklama. Ancak, “iktisadi faaliyet ılımlı ve istikrarlı büyüme eğilimini korumaktadır” ifadesi ise değişmemiş.

TCMB’nin fonlama kompozisyonunu bu haftakine benzer tutması durumunda (%40 gecelik, %60 haftalık fonlama), ortalama fonlama faizinde (şu an %8.02) kayda değer bir değişiklik olmayacak, %8.00’in bir miktar altına gelecek."

Araştırma Uzmanı Hilmi Yavaş, bundan sonraki süreçte bizi nelerin beklediği sorusuna ise şu şekilde yanıtladı:

"Mart 2016 itibariyle toplamda üst banttaki 225 baz puan indirim ve değişen likidite adımları ile para politikasında sadeleşme sürecinde önemli bir yol kat edilmiş oldu.

TCMB, sadeleşme sonunda sağladığı fonlamanın tamamını o anki ortalama fonlama faizi seviyesine denk olan orandan tek politika faizinden sağlayacağını, bununla beraber dar ve simetrik bir faiz koridorunun bırakılacağına işaret etmişti. En son Enflasyon Raporu sunumunda (23 Temmuz), Sn. Çetinkaya sadeleşme sürecinin “makul” bir sürede sonuçlanmasını beklediğini söylemiş, ancak enflasyon gelişmelerinin ve finansal istikrarın önemli olduğu belirtmişti.

Beklentimiz sadeleşme sonunda fonlama maliyetinin %7.50-7.75 civarına gerileyebileceği yönünde.

TCMB’nin fonlama maliyetini bu seviyeye çekmesi için üst bant indirimlerine devam etmesi bir şart değil. Fonlama kompozisyonunda 1 haftalık repodan sağladığı fonlamanın miktarını arttırarak bunu gerçekleştirebilir. Öte yandan, üst bandın mümkün olduğu kadar geniş kalması, önümüzdeki dönemde TCMB’ye esneklik sağlayacaktır. Ancak, TCMB sadeleşme sürecine başlattığından bu yana fonlama maliyetini düşürmek için bu yöntemi fazla tercih etmeyerek, üst bantta indirimlere devam etti. Uluslararası piyasalardaki gelişmeler de şimdiye kadar sadeleşme süreci boyunca TCMB’nin elini güçlendirdi. Gene de önümüzdeki günlerde 1 haftalık repo’dan sağlanan fonlamanın payı artabilir.

Üst bant bugün itibariyle %8.50 seviyesine düşerken, 1 haftalık fonlama faizi %7.50’de kaldı. Bu, yılbaşına kıyasla çok daha dar bir faiz koridoru demek. TCMB’nin üst bantta indirimlere devam edip etmeyeceğini, enflasyon tarafındaki gelişmelerin belirleyeceğini düşünüyoruz. Özellikle çekirdek enflasyon tarafında Ağustos ve Eylül’de beklenen kademeli düşüşün gerçekleşmemesi durumunda, üst banttaki indirimlerin duracağını düşünüyoruz.

Özellikle gıda fiyatlarındaki oynaklık ve birim işgücü maliyetlerindeki gelişmeler hizmet enflasyonu üzerindeki baskıları yüksek tutuyor. Her ne kadar çekirdek enflasyonda kademeli gerilemenin 1Y2017’de de devam etmesini beklesek de, özellikle gıda fiyatlarındaki baz etkisiyle 1Y2017’de manşet enflasyon üzerinde baskılar artacaktır.

Bu durumda, hizmet enflasyonu üzerindeki baskılar daha da güçlenebilir. Aynı zamanda, uzun zamandır %7.0’nin altına düşemeyen 24 aylık enflasyon beklentisi de enflasyon görünümü için bir risk olmaya devam ediyor. Dolayıyla, TCMB’nin ileriye dönük bir yönlendirme yapmadan üst bantta faiz indirimlerine devam etmesini riskli görüyoruz.

Faiz indirimleri konusunda fazla yeri kalmayan TCMB’nin önümüzdeki dönemde zorunlu karşılık oranlarında indirimlere devam edeceğini düşünüyoruz. TCMB’nin, aktarım mekanizmasının daha verimli çalışmasını sağlayıcı ve kredi büyümesini destekleyici yönde adımlar atmaya devam edeceğini düşünüyoruz. "

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)