Akçakoca Filistin’in yol haritasını çiziyor

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) eski Başkanı Engin Akçakoca, Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) önderliğinde aralarında Filistin’in de bulunduğu çeşitli ülkelerde bankacılık alanında danışmanlık yapıyor. Akçakoca, Ukrayna, Filistin, Sırbistan ve Çek Cumhuriyeti’nin bankacılık sektöründeki sorunlarının çözümü için akıl üretiyor. Bu ülkelerdeki sorunların birbirlerinden farklı olduğunu söyleyen Akçakoca, “Türkiye’de bu işi yaparken icranın başındaydım. Hayatımın en kötü işiydi. Ancak aldığımız sonuçlar bana iş hayatımdaki en büyük tatmini verdi. Şimdi Türkiye’de edindiğim deneyimlerimi bu ülkelere aktarıyorum ve işimi severek yapıyorum” dedi. Akçakoca, BDDK’tan ayrıldıktan sonra sayısız soruşturma ve dava ile uğraştığını söyledi. Annesi Ankara’da olmasına karşın Ankara gitme istediğinin olmadığını belirten Akçakoca, “32 ay bürokratlık yaptım, hayatım tepetaklak oldu” dedi. ‘Keşke bu kadar çabuk unutulmasaydık’ Ak Parti iktidarında dönemin Ekonomi Bakanı olan Abdüllatif Şener’e 2003 yılında istifasını veren Engin Akçakoca, BDDK başkanlığından ayrıldıktan sonra iki yıl süre ile bankacılık sektöründe çalışması yasal olarak yasak olduğu için bu alanda çalışamadığını belirtti. Bu nedenle bildiği bir alan olan bankacılıkta yurtdışında iş aradığını belirten Akçakoca, neredeyse yedi yıldır Uluslararası Para Fonu IMF’nin destek verdiği veya program yürüttüğü ülkelerde çalışıyor. Türkiye’nin sosyal yapısındaki gelişmelerin kendisini huzursuz ettiğini söyleyen Engin Akçakoca, bürokrat olarak olarak çalıştığı dönemi değerlendirirken Türkiye’ye olan sitemini “Keşke bu kadar çabuk unutulmasaydık” sözleriyle dile getirdi. SSK emeklisi olduğunu, paraya çok fazla önem vermediğini belirten Akçakoca, ikiz olan iki torununun geleceği için çalıştığını söyledi. AKÇAKOCA’YA SORU YAĞMURU İşinizi 10 kelimede anlatın. IMF adına Nijerya, Filistin gibi bankacılık sektörleri krizde olan ülkelerin merkez bankaları ve bankacılık düzenleme ve denetleme kurumlarına danışmanlık yapıyorum ve büyük keyif alıyorum. Çünkü sevdiğim bir işi sevdiğim şekilde yapıyorum. Asistanınız sizi nasıl tarif eder? Asistanım beni yarı deli diye tarif edebilir. İş yaptığınız insanlar sizi nasıl anlatırlar? Az, öz, kısa, net, siyah-beyaz, keskin, politikiları az olan biri olarak anlatırlar. Şu anda bulunduğunuz yere geleceğinizi öngörüyor muydunuz? Hayır düşünmüyordum. Bir bankacı olarak emekli olmayı düşünüyordum. Devleti ve BDDK’yı düşünmemiştim. Sizi en çok etkileyen kişi kim? Amerikan Ekspres ve Koç Amerikan Bank’ta amirim olan Dieter Seifert. Yönetim tarzı, geniş bakış açısı, hoşgörüsü, motive etmesi, işi hissettirmeden izlemesi, gerektiğinde uyarması ama olgun bir üslupla. ‘Hobim olmadığı için üzgünüm’ İş hayatında yapmak zorunda olduğunuz, sizi üzen en kötü şey nedir? Eleman çıkarmak. Çok yaşamadım ama yaşadığım zaman etkilenirim, üzülürüm. Aile gibi olma taraftarımyım. Onların da çalıştıkları yeri evleri, aileleri gibi görmelerini isterim. BDDK’da böyle olmuştu, “Sizlerle beraber çalışalım” dedim. BlackBerry’nizi ne zaman kapatırsınız? BlackBerry kullanmıyorum. BlackBerry sigara gibi. Herkes toplantılarda konuşanı dinlemiyor, mesaj yazıyor. Bu insanlar gibi olmak istemiyorum. iPod’unuzda neler var? İPod kullanmıyorum. Suçluluk duyduğunuz keyfiniz nedir? Bir hobim olmadığı için suçluluk duyuyorum. Bugüne kadarki en kötü işiniz neydi? En kötüsü kriz döneminde Tasarruf Mevduatı ve Sigorta Fonu ile BDDK’nın başında olmaktı. ‘Altın kural:?İkna et, iknaya açık ol’ Yaşamınızdaki altın kuralınız nedir? İkna et ama sen de ikna olmaya açık ol. İşte hiç yalan söylediniz mi? Söylemiş olabileceğimi düşünüyorum. İşiniz özel yaşamınızı kötü etkiledi mi? Bürokratlık yaptığım dönemde etkiledi. İş dünyasında olmasaydınız, nasıl bir mesleğiniz olurdu? Müzisyen olmak isterdim. Çok sesli müzik besteleyen biri ya da okestra şefi. Sizin için para ne kadar önemli? Şu anda torunlarımın geleceğini sağlayacak kadar önemli. Genelde parayı hiç önemsemedim. Bunu insanlar eli açık biri olduğumu söyledikleri için iletiyorum. Ne zaman emekli olmak istiyorsunuz? Emekliyim. SSK’lı olmak Türkiye’de kimsenin hoşlandığı bir şey değildir. Nasıl hatırlanmak istiyorsunuz? İyi insandı demelerini arzu ederim. ‘BDDK’daki işimden gurur duydum’ Cüzdanınızda ne taşırsınız? Kredi kartlarımı, ehliyetimi, emeklilik maaşımı çektiğim banka kartımı, eşimin, torunlarımın resimlerini ve kan grubu kartımı taşıyorum. Üstünüzde kaç para taşıyorsunuz? Yurtdışında olunca 400 - 500 dolar gibi bir nakit para. Türkiye’de olduğumda ise yaklaşık 200 lira para taşırım üzerimde. Mutluluk sizin niçin neyi ifade ediyor? BDDK’daki işim zor bir işti. Ancak sonuçlarından en fazla tatmin olduğum ve gurur duyduğum işim oldu. Bu deneyimleri başka ülkelerle paylaşmaktan da mutluluk duyuyorum. KADİFE ŞAHİN / Milliyet